Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
birinden/bir şeyden yana
"birinden/bir şeyden yana"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Idioms
1
Deyim
birinden/bir şeyden yana
in somebody's/something's favour
expr.
"birinden/bir şeyden yana"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 45 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrasals
1
Öbek Fiiller
tercihi birinden/bir şeyden yana olmak
incline toward someone or something
f.
2
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) yana olmak
come down on (someone or something)
f.
3
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) yana olmak
come out for (someone or something)
f.
4
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) yana olmak
come out in favor of (someone or something)
f.
5
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) yana karar vermek
decide for (someone or something)
f.
6
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) yana karar vermek
decide in favor of (someone or something)
f.
7
Öbek Fiiller
tercihini (birinden/bir şeyden) yana kullanmak
go with (someone or something)
f.
8
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) yana olmak
lean toward (someone or something)
f.
9
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) yana karar vermek
rule for (someone or something)
f.
10
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) yana olmak
side with (someone or something)
f.
11
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) yana olmak
take up for (someone or something)
f.
Phrases
12
İfadeler
(birinden/bir şeyden) yana olmak
slant in favor of (someone or something)
f.
13
İfadeler
(birinden/bir şeyden) yana bir yazı yazmak
slant in favor of (someone or something)
f.
14
İfadeler
(birinden/bir şeyden) yana bir şey sunmak
slant in favor of (someone or something)
f.
15
İfadeler
(birinden/bir şeyden) yana olmak
slant toward (someone or something)
f.
16
İfadeler
(birinden/bir şeyden) yana bir yazı yazmak
slant toward (someone or something)
f.
17
İfadeler
(birinden/bir şeyden) yana bir şey sunmak
slant toward (someone or something)
f.
18
İfadeler
(birinden/bir şeyden) yana
in favor of (someone or something)
expr.
Colloquial
19
Konuşma Dili
birinden/bir şeyden yana olmak
be for someone or something
f.
20
Konuşma Dili
birinden/bir şeyden yana olmak
be for doing something
f.
21
Konuşma Dili
birinden/bir şeyden yana olmak
be for someone or something
f.
22
Konuşma Dili
birinden/bir şeyden yana olmak
be for doing something
f.
23
Konuşma Dili
tamamen (birinden/bir şeyden) yana
all for (someone or something)
expr.
24
Konuşma Dili
tamamen (birinden/bir şeyden) yana
all for (someone or something)
expr.
Idioms
25
Deyim
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
stack the cards in the favor of (someone or something)
f.
26
Deyim
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
stack the deck in the favor of (someone or something)
f.
27
Deyim
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
stack the odds in (someone's or something's) favor
f.
28
Deyim
şansı (başka birinden/bir şeyden) yana kılmak
stack the odds in (someone's or something's) favor
f.
29
Deyim
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
stack the odds in the favor of (someone or something)
f.
30
Deyim
şansı (başka birinden/bir şeyden) yana kılmak
stack the odds in the favor of (someone or something)
f.
31
Deyim
(birinden/bir şeyden) yana olmak
come down on the side of (someone or something)
f.
32
Deyim
tercihini (birinden/bir şeyden) yana kullanmak
give (a) preference to (someone or something)
f.
33
Deyim
(birinden/bir şeyden) yana düşünmek
give (someone or something) the benefit of the doubt
f.
34
Deyim
şans (birinden/bir şeyden) yana olmamak
have the cards stacked against (someone or something)
f.
35
Deyim
şans (birinden/bir şeyden) yana olmamak
have the cards stacked up against (someone or something)
f.
36
Deyim
şans (birinden/bir şeyden) yana olmamak
have the deck stacked against (someone or something)
f.
37
Deyim
(birinden/bir şeyden) yana karar vermek
rule in favor of (someone or something)
f.
38
Deyim
(birinden/bir şeyden) yana
partial to (someone or something)
s.
39
Deyim
kartlar/şans (birinden/bir şeyden) yana
the cards are stacked in (someone's or something's) favor
expr.
40
Deyim
kartlar/şans (birinden/bir şeyden) yana
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
41
Deyim
(birinden/bir şeyden) yana
for (someone or something)
expr.
42
Deyim
durum/şans (birinden/bir şeyden) yana değil
the cards are stacked against (someone or something)
expr.
43
Deyim
durum/şans/ihtimaller (birinden/bir şeyden) yana değil
the cards/odds are stacked against somebody/something
expr.
44
Deyim
şans/durum (birinden/bir şeyden) yana olmamak
the deck is stacked against (someone or something)
expr.
45
Deyim
durum/şartlar (birinden/bir şeyden) yana
the odds are stacked in (someone's or something's) favor
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of birinden/bir şeyden yana
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy