Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
before time
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"before time"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 5 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
before time
zf.
ilk vaktiyle
2
Genel
before time
zf.
ilk
3
Genel
before time
zf.
vaktiyle
4
Genel
before time
zf.
önce
5
Genel
before time
zf.
erken
"before time"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 33 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
complete/finish the job in time/before the deadline
f.
işi vaktinde yetiştirmek
2
Genel
before its time
zf.
süresinden önce
Colloquial
3
Konuşma Dili
be before (one's) time
f.
biri doğmadan, başlamadan önce olmak
4
Konuşma Dili
be before (one's) time
f.
birinin zamanından önce olmak
5
Konuşma Dili
be before somebody's time
f.
biri doğmadan, başlamadan önce olmak
6
Konuşma Dili
be before somebody's time
f.
birinin zamanından önce olmak
7
Konuşma Dili
be before somebody's time
f.
birinin hatırlayabileceği zaman diliminden önce olmak
8
Konuşma Dili
be before somebody's time
f.
biri hatırlamaz
Idioms
9
Deyim
be before of your time
f.
zamanının ilerisinde olmak
10
Deyim
be before of your time
f.
çağının ilerisinde olmak
11
Deyim
be before of your time
f.
döneminin ilerisinde olmak
12
Deyim
be before one's time
f.
çevresindekilerden çok ilerde olmak
13
Deyim
be before one's time
f.
zamanından önce gelişmek
14
Deyim
be before your time
f.
çağının/zamanının ötesinde olmak
15
Deyim
be before your time
f.
çağının/zamanının ilerisinde olmak
16
Deyim
before one's time
expr.
çağının/zamanının ilerisinde
17
Deyim
before your time
expr.
doğmadan önce
18
Deyim
before your time
expr.
dünyada yokken
19
Deyim
before one's time
expr.
çağının/zamanının ötesinde
20
Deyim
(and) not before time!
expr.
nihayet!
21
Deyim
(and) not before time!
expr.
zamanı gelmişti!
22
Deyim
(and) not before time!
expr.
sonunda!
23
Deyim
before someone's time
expr.
biri doğmadan önce
24
Deyim
before someone's time
expr.
biri dünyada yokken
25
Deyim
before someone's time
expr.
birinin henüz aklı başında değilken
26
Deyim
before someone's time
expr.
biri çok küçükken
Speaking
27
Konuşma
not before time!
expr.
biraz geç kalmamışlar mı!
28
Konuşma
before one's time
expr.
dünyada yokken
29
Konuşma
before one's time
expr.
doğmadan önce
30
Konuşma
not before time!
expr.
eh zamanıydı!
31
Konuşma
not before time!
expr.
geç bile kalındı!
32
Konuşma
it's just a matter of time before they find you
expr.
seni burada bulmaları an meselesi
33
Konuşma
not before time!
expr.
zamanı gelmişti!
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of before time
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy