|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
caddede arabayla tur atıp fahişe arayan adam |
swinger i.
|
|
2 |
Genel |
arabayla taşıma |
cartage i.
|
|
3 |
Genel |
arabayla çarpıp kaçma |
hit-and-run accident i.
|
|
4 |
Genel |
arabayla yapılan kısa gezinti |
tootle i.
|
|
5 |
Genel |
(arabayla, bisikletle) yolculuk |
ride i.
|
|
6 |
Genel |
arabayla götürmek |
give somebody a lift f.
|
|
7 |
Genel |
arabayla götürmek |
give a ride f.
|
|
8 |
Genel |
arabayla geri götürmek |
drive back f.
|
|
9 |
Genel |
arabayla birini almak |
pick up f.
|
|
10 |
Genel |
arabayla önünden geçmek |
drive by f.
|
|
11 |
Genel |
arabayla uzaklaşmak |
drive away f.
|
|
12 |
Genel |
arabayla gitmek |
drive off f.
|
|
13 |
Genel |
arabayla dolaşmak |
roll f.
|
|
14 |
Genel |
arabayla geri dönmek |
drive back f.
|
|
15 |
Genel |
arabayla geçmek |
drive by f.
|
|
16 |
Genel |
arabayla gezmek |
ride f.
|
|
17 |
Genel |
arabayla gitmek |
drive away f.
|
|
18 |
Genel |
arabayla sahilden gitmek |
drive on coast (highway) f.
|
|
|
19 |
Genel |
arabayla götürmek |
give a lift f.
|
|
20 |
Genel |
arabayla uzaklaşmak |
drive off f.
|
|
21 |
Genel |
arabayla uzaklaşmak |
run off f.
|
|
22 |
Genel |
arabayla bırakmak |
take (someone) to (somewhere) by car f.
|
|
23 |
Genel |
arabayla gezintiye çıkmak |
go for a drive f.
|
|
24 |
Genel |
arabayla götürmek |
drive f.
|
|
25 |
Genel |
(arabayla) gitmek |
drive f.
|
|
26 |
Genel |
birini arabayla götürmek |
give somebody a lift f.
|
|
27 |
Genel |
arabayla almak |
pick up f.
|
|
28 |
Genel |
ezmek (arabayla) |
run over f.
|
|
29 |
Genel |
arabayla (ağaca vb) çarpmak |
bump into f.
|
|
30 |
Genel |
arabayla (ağaca vb) çarpmak |
run into f.
|
|
31 |
Genel |
arabayla (ağaca vb) çarpmak |
butt against f.
|
|
32 |
Genel |
arabayla (ağaca vb) çarpmak |
jar against f.
|
|
33 |
Genel |
arabayla (ağaca vb) çarpmak |
knock against f.
|
|
34 |
Genel |
arabayla gitmek |
go by car f.
|
|
35 |
Genel |
arabayla götürmek |
tool f.
|
|
36 |
Genel |
okulun önünden arabayla geçmek |
drive past one's school f.
|
|
37 |
Genel |
arabayla gelmek |
come by car f.
|
|
38 |
Genel |
işe arabayla gitmek |
drive to work f.
|
|
|
39 |
Genel |
arabayla işe gitmek |
drive to work f.
|
|
40 |
Genel |
(arabayla) bırakmak |
run f.
|
|
41 |
Genel |
çalılık araziden arabayla geçmek |
bush-bash [australia] f.
|
|
42 |
Genel |
çalılık araziden arabayla geçmek |
scrub-bash f.
|
|
43 |
Genel |
(arabayla, bisikletle) dönmek |
hang f.
|
|
44 |
Genel |
arabayla bırakmak |
run f.
|
|
45 |
Genel |
arabayla gitmek |
drive f.
|
|
46 |
Genel |
arabayla gitmek |
tool f.
|
|
Phrasals |
|
47 |
Öbek Fiiller |
arabayla (birini) almak |
pick up f.
|
|
48 |
Öbek Fiiller |
arabayla oradan oraya götürmek/taşımak |
ferry (someone) around f.
|
|
49 |
Öbek Fiiller |
arabayla oradan oraya götürmek/taşımak |
ferry someone around f.
|
|
50 |
Öbek Fiiller |
bir yerden başka bir yere arabayla gitmek |
drive between f.
|
|
51 |
Öbek Fiiller |
arabayla bir yerden geçmek |
drive through f.
|
|
52 |
Öbek Fiiller |
arabayla dolaşmak |
drive around f.
|
|
53 |
Öbek Fiiller |
arabayla gitmek |
drive up f.
|
|
54 |
Öbek Fiiller |
arabayla uzaklaşıp gitmek |
drive off f.
|
|
55 |
Öbek Fiiller |
(bir yerden) arabayla geçmek |
drive through f.
|
|
56 |
Öbek Fiiller |
(arabayla) bir şeyin yakınında durmak |
pull up to something f.
|
|
57 |
Öbek Fiiller |
(arabayla) bir uçtan diğer uca geçmek |
drive across f.
|
|
58 |
Öbek Fiiller |
(arabayla) boydan boya geçmek |
drive across f.
|
|
59 |
Öbek Fiiller |
(arabayla) (köprüden vb) karşıya geçmek |
drive across f.
|
|
60 |
Öbek Fiiller |
(arabayla) içeri girmek |
drive in (to something) f.
|
|
61 |
Öbek Fiiller |
arabayla turlamak |
cruise around in something f.
|
|
62 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyle, araçla, arabayla) üstünden geçmek |
run over with (something) f.
|
|
63 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyle, araçla, arabayla) ezmek |
run over with (something) f.
|
|
64 |
Öbek Fiiller |
arabayla alıp bir yere geri götürmek |
run back f.
|
|
65 |
Öbek Fiiller |
araçla/arabayla taşımak |
cart someone or something off f.
|
|
66 |
Öbek Fiiller |
(trenle, uçakla, arabayla) gelmek |
come by f.
|
|
67 |
Öbek Fiiller |
(trenle, uçakla, arabayla) gelmek |
come by something f.
|
|
68 |
Öbek Fiiller |
arabayla turlamak |
cruise around in f.
|
|
69 |
Öbek Fiiller |
birini bir yerde arabayla gezdirmek |
drive someone around something f.
|
|
70 |
Öbek Fiiller |
birine arabayla bir yeri gezdirmek |
drive someone around something f.
|
|
71 |
Öbek Fiiller |
arabayla/araçla bir şeyin etrafında dolanmak/dolaşmak |
drive something around something f.
|
|
72 |
Öbek Fiiller |
arabayla oradan oraya götürmek/taşımak |
ferry around f.
|
|
Colloquial |
|
73 |
Konuşma Dili |
içkili bir ortamda ayık kalıp alkollü kişileri arabayla bırakacak olan kişi |
designated driver i.
|
|
74 |
Konuşma Dili |
taşrada gezmek için arabayla yoldan ayrılmak |
boon f.
|
|
75 |
Konuşma Dili |
arabayla gezintiye çıkmak |
go out for a drive f.
|
|
76 |
Konuşma Dili |
çıkıp arabayla gezmek |
go out for a drive f.
|
|
77 |
Konuşma Dili |
(arabayla) seni/sizi bırakayım mı? |
(can I) give you a lift? expr.
|
|
78 |
Konuşma Dili |
(arabayla) seni gideceğin yere kadar götüreyim mi? |
(can I) give you a lift? expr.
|
|
|
79 |
Konuşma Dili |
(arabayla) sizi gideceğiniz yere kadar götüreyim mi? |
(can I) give you a lift? expr.
|
|
80 |
Konuşma Dili |
(arabayla) seni gideceğin yere bırakabilir miyim? |
(can I) give you a lift? expr.
|
|
81 |
Konuşma Dili |
(arabayla) sizi gideceğiniz yere bırakabilir miyim? |
(can I) give you a lift? expr.
|
|
82 |
Konuşma Dili |
(arabayla) beni bıraktığın/bıraktığınız için teşekkür ederim |
thank you for the lift expr.
|
|
83 |
Konuşma Dili |
(arabayla) beni bıraktığın/bıraktığınız için teşekkür ederim |
thank you for the ride expr.
|
|
Idioms |
|
84 |
Deyim |
arabayla bırakmak |
drop off f.
|
|
85 |
Deyim |
arabayla bırakmak |
give a lift f.
|
|
86 |
Deyim |
arabayla gezintiye çıkmak |
take for a drive f.
|
|
87 |
Deyim |
arabayla gezintiye çıkmak |
go for a drive f.
|
|
88 |
Deyim |
birini arabayla gideceği yere bırakmak |
give someone a ride f.
|
|
89 |
Deyim |
birini arabayla gideceği yere bırakmak |
give someone a lift f.
|
|
90 |
Deyim |
birini arabayla bırakmak |
give somebody a lift f.
|
|
91 |
Deyim |
(bisikletle/arabayla) çıkıp gezmek |
go out for a spin f.
|
|
92 |
Deyim |
(bisikletle/arabayla) gezmeye çıkmak |
go out for a spin f.
|
|
93 |
Deyim |
(bisikletle/arabayla) gezintiye çıkmak |
go for a spin f.
|
|
94 |
Deyim |
(bisikletle/arabayla) çıkıp gezmek |
go for a spin f.
|
|
95 |
Deyim |
(birinin) kuyruğuna/kıçına yapışmak (arabayla) |
sit on (one's) tail f.
|
|
96 |
Deyim |
(arabayla) hızlı/süratli gitmek |
keep/put the pedal to the metal [us] f.
|
|
97 |
Deyim |
bisikletle/arabayla (bir yere) kadar gitmek |
go for a spin (to some place) f.
|
|
98 |
Deyim |
bisikletle/arabayla çıkıp gezmek |
go for a spin (to some place) f.
|
|
99 |
Deyim |
bisikletle/arabayla (yakın bir yere) gitmek/gidip gelmek |
go for a spin (to some place) f.
|
|
100 |
Deyim |
arabayla gezintiye çıkmak |
go out for a ride f.
|
|
101 |
Deyim |
çıkıp arabayla gezmek |
go out for a ride f.
|
|
102 |
Deyim |
bisikletle/arabayla (bir yere) kadar gitmek |
go out for a spin (to some place) f.
|
|
103 |
Deyim |
bisikletle/arabayla çıkıp gezmek |
go out for a spin (to some place) f.
|
|
104 |
Deyim |
bisikletle/arabayla (yakın bir yere) gitmek/gidip gelmek |
go out for a spin (to some place) f.
|
|
105 |
Deyim |
arabayla, bisikletle gitmek |
ride the roads f.
|
|
106 |
Deyim |
arabayla gezmeye |
for a drive expr.
|
|
107 |
Deyim |
(arabayla) kısa bir gezintiye |
for a drive expr.
|
|
108 |
Deyim |
arabayla gezmeye |
for a ride expr.
|
|
109 |
Deyim |
(arabayla) kısa bir gezintiye |
for a ride expr.
|
|
110 |
Deyim |
arabayla gezmeye |
for a spin expr.
|
|
111 |
Deyim |
(arabayla) kısa bir gezintiye |
for a spin expr.
|
|
112 |
Deyim |
(arabayla) seni/sizi bırakayım mı? |
give you a lift expr.
|
|
113 |
Deyim |
(arabayla) seni gideceğin yere kadar götüreyim mi? |
give you a lift expr.
|
|
114 |
Deyim |
(arabayla) seni gideceğin yere bırakabilir miyim? |
give you a lift expr.
|
|
115 |
Deyim |
(arabayla) sizi gideceğiniz yere bırakabilir miyim? |
give you a lift expr.
|
|
116 |
Deyim |
(arabayla) sizi gideceğiniz yere kadar götüreyim mi? |
give you a lift expr.
|
|
Speaking |
|
117 |
Konuşma |
(arabayla) seni bırakayım mı? |
do you want a lift? expr.
|
|
118 |
Konuşma |
(arabayla) beni bıraktığın/bıraktığınız için teşekkür ederim |
thanks for the ride expr.
|
|
119 |
Konuşma |
(arabayla) beni gideceğim yere bırakabilir misin? |
could I have a lift? expr.
|
|
120 |
Konuşma |
(arabayla) beni bıraktığın/bıraktığınız için teşekkür ederim |
thanks for the lift expr.
|
|
121 |
Konuşma |
(arabayla) seni gideceğin yere bırakabilir miyim? |
could I give you a lift? expr.
|
|
122 |
Konuşma |
seni gideceğin yere bırakayım mı? (arabayla) |
may I give you a lift? expr.
|
|
Law |
|
123 |
Hukuk |
arabayla dalıp mağazayı soyma/yağma etme |
ramraiding i.
|
|
124 |
Hukuk |
arabayla dalıp mağazayı soyma/yağma etme |
ram-raiding i.
|
|
125 |
Hukuk |
(arabayla) birini çiğnemek |
run over a person f.
|
|
Technical |
|
126 |
Teknik |
kızaklı arabayla gitme |
sledging i.
|
|
Automotive |
|
127 |
Otomotiv |
arabayla dolaşmak |
drive f.
|
|
128 |
Otomotiv |
arabayla bir saatlik mesafede |
within an hour's drive expr.
|
|
Traffic |
|
129 |
Trafik |
(arabayla) gidilen yönün tam tersi yöne dönme |
turn round [brit] i.
|
|
Slang |
|
130 |
Argo |
caddede arabayla tur atıp fahişe arayan adam |
a curb-crawler (us) i.
|
|
131 |
Argo |
caddede arabayla tur atıp fahişe arayan adam |
a kerb-crawler (brit) i.
|
|
132 |
Argo |
arabayla tur atıp fahişe arayan kimse |
curb-crawler i.
|
|
133 |
Argo |
arabayla çalıların arasından geçme |
bushbashing [australia/new zealand] i.
|
|
134 |
Argo |
arabayla giderken birisiyle oral ilişki yaşamak |
get/receive road dome from someone f.
|
|
135 |
Argo |
arabayla giderken birisiyle oral ilişki yaşamak |
give someone road dome f.
|
|