netice

"netice" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 60 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	netice	consequence i.
The consequence of individual crimes should be collective punishment. Bireysel suçların neticesi toplu cezalandırma olmalıdır. More Sentences
2	Yaygın Kullanım	netice	outcome i.
We need to have concrete outcomes. Somut neticelere ihtiyacımız var. More Sentences
3	Yaygın Kullanım	netice	result i.
This method is likely to produce better results. Bu yöntemin daha iyi neticeler vermesi muhtemel. More Sentences
General
4	Genel	netice	effect i.
Veronica was discovering her new policy was having an unexpected effect. Veronica yeni politikasının beklenmedik bir neticesi olduğunu keşfediyordu. More Sentences
5	Genel	netice	end i.
Tom slept in an awkward position, and ended up with a kinked neck. Tom'un tuhaf bir pozisyonda uyumasının neticesi boyun tutulması oldu. More Sentences
6	Genel	netice	function i.
The raised sea levels are a function of global warming. Deniz seviyesinin yükselmesi küresel ısınmanın bir neticesidir. More Sentences
7	Genel	netice	implication i.
I have difficulty anticipating the financial implications of a new political regime. Yeni bir siyasi rejimin finansal bakımdan neticelerini öngörmem güç. More Sentences
Law
8	Hukuk	netice	result i.
As a result of these momentous decisions, our new neighbours will be Ukraine, Belarus and Moldova. Bu önemli kararlar neticesinde yeni komşularımız Ukrayna, Belarus ve Moldova olacaktır. More Sentences
General
9	Genel	netice	correlate i.
10	Genel	netice	issue i.
11	Genel	netice	find i.
12	Genel	netice	sequel i.
13	Genel	netice	aftermath i.
14	Genel	netice	harvest i.
15	Genel	netice	sequent i.
16	Genel	netice	rowen i.
17	Genel	netice	fruitage i.
18	Genel	netice	denouement i.
19	Genel	netice	judgement i.
20	Genel	netice	termination i.
21	Genel	netice	pursuance i.
22	Genel	netice	judgment i.
23	Genel	netice	inference i.
24	Genel	netice	product i.
25	Genel	netice	upshot i.
26	Genel	netice	corollary i.
27	Genel	netice	sum i.
28	Genel	netice	consequent i.
29	Genel	netice	event i.
30	Genel	netice	fruit i.
31	Genel	netice	attendant i.
32	Genel	netice	eventuality i.
33	Genel	netice	payoff i.
34	Genel	netice	deduction i.
35	Genel	netice	produce i.
36	Genel	netice	reflection i.
37	Genel	netice	ultimate i.
38	Genel	netice	apotelesm [obsolete] i.
39	Genel	netice	attendment i.
40	Genel	netice	upcome i.
41	Genel	netice	child i.
42	Genel	netice	hatch i.
43	Genel	netice	browst [scotland] i.
44	Genel	netice	loose [obsolete] i.
45	Genel	netice	deliverable i.
46	Genel	netice	derivement [obsolete] i.
47	Genel	netice	consectary i.
48	Genel	netice	dissolution i.
49	Genel	netice	coronation i.
50	Genel	netice	final result i.
51	Genel	netice	finish i.
52	Genel	netice	sequela i.
53	Genel	netice	succeeding [obsolete] i.
54	Genel	netice	coroll. (corollary) kısalt.
Colloquial
55	Konuşma Dili	netice	payoff i.
Idioms
56	Deyim	netice	dead-end i.
Law
57	Hukuk	netice	conclusion i.
Technical
58	Teknik	netice	sequence i.
59	Teknik	netice	conclusion i.
Archaic
60	Eski Kullanım	netice	upshoot i.

"netice" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 38 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	olası netice	eventuality i.
2	Genel	netice ve talep	conclusion and request i.
3	Genel	vahim netice	utterance i.
4	Genel	elde edilmek istenen netice	final cause i.
5	Genel	alınan ilk netice	firstborn i.
6	Genel	uzak netice	superconsequence [obsolete] i.
7	Genel	netice olarak husule gelmek	ensue f.
8	Genel	netice vermek	come up with result f.
9	Genel	netice vermek	produce result f.
10	Genel	netice vermek	get result f.
11	Genel	netice vermek	give result f.
12	Genel	netice vermek	show result f.
13	Genel	netice almak	get result f.
14	Genel	netice almak	obtain result f.
15	Genel	netice almak	achieve result f.
16	Genel	netice çıkarmak	make a deduction f.
17	Genel	iyi bir netice almak	get a good result f.
18	Genel	(bir takıma karşı) iyi bir netice almak	get a good result (against a team) f.
19	Genel	istenmeyen netice yüzünden suçlamak	incriminate f.
20	Genel	netice yaratmak	follow f.
21	Genel	netice eğilimli	result-oriented s.
22	Genel	dolaylı fakat kaçınılmaz netice olan	flow-on [australia/new zealand] s.
23	Genel	iyi netice vererek	to good purpose zf.
24	Genel	netice olarak	in conclusion zf.
25	Genel	netice itibarıyla	consequently zf.
26	Genel	netice anlamı veren son ek	-ion snk.
Phrases
27	İfadeler	netice itibariyle	with the result that expr.
Idioms
28	Deyim	gerçeklerin kabullenmesini sağlan olay/netice	reality check i.
29	Deyim	gerçeklerin kabullenmesini sağlan olay/netice	a reality check i.
30	Deyim	netice olarak	for good and all expr.
Speaking
31	Konuşma	sonuç ile (netice ile) ilgili sizleri bilgilendireceğim	I will inform you of the outcome expr.
Law
32	Hukuk	cezai netice	punitive consequence i.
33	Hukuk	netice kabilinden doğan zararlar	consequential damages i.
34	Hukuk	hukuki netice	legal effect s.
Insurance
35	Sigortacılık	netice hasarları	consequential damages i.
Volleyball
36	Voleybol	netice seti	deciding set i.
Archaic
37	Eski Kullanım	(belirli bir) netice vermek	issue f.
38	Eski Kullanım	netice olarak	on the whole zf.