merit - Turc Anglais Dictionnaire

merit

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "merit" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 36 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
merit n. erdem
This is its great merit, and not any provision on its reform.
Bu onun en büyük erdemidir ve reformuna ilişkin herhangi bir hüküm değildir.

More Sentences
merit n. liyakat
We select our employees solely on merit.
Çalışanlarımızı yalnızca liyakate bakarak seçiyoruz.

More Sentences
General
merit n. hak
Its mandate merits an update so that it is brought into line with the current situation.
Yetkisi, mevcut durumla uyumlu hale getirilmesi için güncellenmeyi hak etmektedir.

More Sentences
merit n. değer
What is exactly the merit of the Advisory and Monitoring Group?
Danışma ve İzleme Grubunun değeri tam olarak nedir?

More Sentences
merit n. özellik
These two projects both have the merit of being creative and low-cost.
Bu iki projenin de özelliği yaratıcı ve düşük maliyetli olmaları.

More Sentences
merit v. hak etmek
She merited all the praises they gave her.
Ona yapılan tüm övgüleri hak ediyordu.

More Sentences
Trade/Economic
merit n. liyakat
We select our employees solely on merit.
Çalışanlarımızı yalnızca liyakate bakarak seçiyoruz.

More Sentences
Politics
merit n. liyakat
We select our employees solely on merit.
Çalışanlarımızı yalnızca liyakate bakarak seçiyoruz.

More Sentences
Technical
merit n. değer
What is exactly the merit of the Advisory and Monitoring Group?
Danışma ve İzleme Grubunun değeri tam olarak nedir?

More Sentences
merit v. hak etmek
She merited all the praises they gave her.
Ona yapılan tüm övgüleri hak ediyordu.

More Sentences
Common Usage
merit n. fazilet
General
merit n. ödül
merit n. yararlık
merit n. değim
merit n. istihkak
merit n. marifet
merit n. yaraşırlık
merit n. hüner
merit n. ehliyet
merit n. üstün özellik
merit n. üstün değer
merit n. mükemmeliyet
merit v. layık olmak
merit v. liyakat göstermek
merit v. -e değmek
merit v. -e layık olmak
Trade/Economic
merit n. iyi taraflar
merit n. meziyet
merit n. yetenek
Law
merit n. haklılık payı olan iddia
merit n. sağlam temele dayanan iddia
Politics
merit n. istihkak
Technical
merit v. değmek
Religious
merit n. (çeşitli dinlerde) sevaplar için bahşedilen manevi ödül
merit v. (ilahi lütuf veya mükafat) talep etmek
merit v. manevi olarak ödüllendirilmek

Sens de "merit" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 75 résultat(s)

Anglais Turc
General
merit system n. devlet memurluğunda başarıya göre atama ve terfi sistemi
order of merit n. liyakat nişanı
figure of merit n. başarım ölçüsü
figure of merit n. kar haddi
merit badges n. başarı madalyaları
scientific merit n. bilimsel liyakat
certificate of merit n. üstün başarı belgesi
high merit n. yüksek liyakat
principle of merit n. liyakat esası
principle of merit n. liyakat prensibi
merit holder n. liyakat sahibi
merit holder n. fazilet sahibi
merit badges n. liyakat rozetleri
merit badge n. erkek izcilere özel projelerde verilen başarı madalyası
figure of merit n. belirli bir sistem, malzeme veya prosedürün verimliliğini temsil eden sayısal ifade
acquire merit v. sevap işlemek
acquire merit in god's sight v. sevaba girmek
have merit v. dayanağı olmak
have merit v. yabana atılmamak
have merit v. mantıklı olmak
merit [obsolete] v. ödüllendirmek
merit [obsolete] v. karşılığını vermek
merit based adj. liyakata dayalı
merit based adj. liyakat bazlı
without merit adj. meziyetsiz
Idioms
judge something on its own merit v. bir olayı/durumu kendi içinde değerlendirmek
pass with merit v. yüksek başarı göstererek geçmek
Trade/Economic
merit good n. erdemli mal
merit goods n. erdemli mallar
merit pay n. başarı ödülü
merit good n. değer malları
merit system n. ehliyet sistemi
merit report n. hakediş raporu
merit rating n. liyakat değerlendirmesi
merit rating system n. liyakat değerlendirme sistemi
merit rating system n. liyakat derecelendirme sistemi
merit system n. liyakat sistemi
merit rating n. liyakat değerlemesi
merit salary increase n. liyakata göre maaş artışı
merit increase n. liyakat zammı
merit rating n. liyakat derecelendirmesi
merit rating n. liyakat derecelendirilmesi
merit system n. yeterliğe göre ödüllendirme sistemi
Law
without merit adj. dayanağı olmayan
without merit adj. dayanaksız
without merit adj. haksız
Politics
order of merit n. devlet üstün hizmet madalyası
Technical
band merit n. bant kalitesi
Computer
figure of merit n. başarım ölçüsü
merit dump file n. merit döküm dosyası
Telecom
figure of merit n. performans katsayısı
figure of merit n. yararlılık katsayısı
Electric
band merit n. bant kalitesi
figure of merit n. bileşenin verimliliği
Radio
figure-of-merit of receiving system n. alma sisteminin güvenilirlik değeri
Automotive
sludge merit n. tortu miktarı
Aeronautic
figure of merit n. verim ölçüsü
Education
certificate of merit n. takdir belgesi
merit-based scholarship n. üstün başarı bursu
Military
united states order of merit n. abd liyakat madalyası
decoration of merit n. liyakat nişanı
order of merit n. liyakat nişanı
legion of merit n. liyakat madalyası
civil merit n. sivil liyakat (nişanı)
turkish armed forces medal of merit n. tsk liyakat madalyası
taf decoration of merit n. tsk liyakat nişanı
taf legion of merit n. tsk liyakat madalyası
legion of merit n. abd ordusu şeref nişanı
medal for merit n. abd'de sivillere savaş veya barış zamanı sundukları üstün hizmet karşılığı verilen liyakat madalyası
mmm (member of the order of military merit) abrev. (kanada'da) askeri liyakat nişanı üyesi kimse
Sport
olympic diploma of merit n. olimpiyat üstün hizmet ödülü
olympic diploma of merit n. uluslararası olimpiyat komitesi'nin spor için üstün hizmetleri veya olimpiyat oyunlarına verdiği katkıları için kişiye verdiği üstüne hizmet ödülü
Weight Lifting
award of merit n. liyakat ödülü
Abbreviation
nzom (new zealand order of merit) n. yeni zelanda liyakat nişanı
Star Wars
merit adoptive n. fazilet üvey