geçme - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

geçme



Sens de "geçme" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 49 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
geçme passing n.
General
geçme contagion n.
geçme detournement n.
geçme encroachment n.
geçme splice n.
geçme lapsing n.
geçme permeation n.
geçme fitting n.
geçme intervention n.
geçme tenon n.
geçme dovetail n.
geçme transition n.
geçme pass n.
geçme dowel n.
geçme transit n.
geçme promotion n.
geçme lapse n.
geçme dissemination n.
geçme transcension n.
geçme elapsing n.
geçme fit n.
geçme bell-and-spigot joint n.
geçme slip-on n.
geçme joint n.
geçme joggle n.
geçme passage n.
geçme scarf n.
geçme accroachment n.
geçme elapsion n.
geçme overreach n.
geçme dovetailed adj.
geçme by adv.
geçme over adv.
geçme fitted into prep.
Colloquial
geçme fittin n.
Trade/Economic
geçme passage n.
Technical
geçme dovetail n.
geçme lap dissolve n.
geçme joggle n.
geçme insert n.
geçme overtaking n.
geçme tenon n.
Mechanic
geçme fit n.
Television
geçme lap dissolve n.
Lighting
geçme transmission n.
Automotive
geçme slip-on n.
Marine
geçme transit n.
Food Engineering
geçme infection n.
Archaic
geçme superation n.

Sens de "geçme" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
ırza geçme rape n.
ders geçme notu passmark n.
General
dalga geçme making fun of somebody n.
eyleme geçme transincident n.
kendinden geçme rapture n.
sınıf geçme promotion n.
ırzına geçme rape n.
geçme parçası joggle n.
karşıdan karşıya geçme fobisi agyiophobia n.
modası geçme obsolescence n.
kendinden geçme hali trance n.
bir yerden mola vermeden geçme transit n.
kendinden geçme ecstasy n.
harekete geçme energizing n.
zaman geçme lapse n.
ırzına geçme violation n.
kırılıp geçme diffraction n.
geçme parça mating part n.
zapta geçme recording n.
kana geçme septicaemia n.
birbirine geçme engagement n.
iç içe geçme telescoping n.
harekete geçme energising n.
yerine geçme prevailing n.
geçme (zaman) lapsing n.
kendinden geçme durumu rapturousness n.
kendinden geçme transports n.
delip geçme penetration n.
kendinden geçme hali ecstasy n.
karşıya geçme crossover n.
dalga geçme japing n.
kendinden geçme frenzy n.
dalga geçme jape n.
kendinden geçme stupor n.
daha üst bir sınıfa vb geçme promotion to n.
dalga geçme kidding n.
kayda geçme recording n.
sıyırarak geçme shave n.
kendinden geçme blackout n.
dalga geçme jibe n.
dalga geçme gibe n.
kendinden geçme transport n.
kendinden geçme trance n.
yerine geçme substitution n.
kendinden geçme swoon n.
dalga geçme wipe n.
yerine geçme displacement n.
dalga geçme ridicule n.
geçme (sınırını) transgression n.
dalga geçme wiper n.
geçme işareti cue mark n.
yerine geçme supersedence n.
geçme (zaman) lapse n.
geçme yeri scarf n.
ruh vb geçme transmigration n.
bir tondan diğer bir tona geçme gradation n.
kovanlı geçme cup joint n.
lambalı geçme rabbet n.
geçme cıvata driftbolt n.
geçme yeri rabbet joint n.
kanaldan geçme parası lockage n.
karşıdan karşıya geçme traverse n.
kendinden geçme abandon n.
harekete geçme prompt n.
boyunduruk geçme bridle joint n.
iç içe geçme intertwinement n.
kendinden geçme elocation n.
kullanıma geçme inurement n.
vatandaşlığa geçme belgesi certificate of naturalization n.
vatandaşlığa geçme belgesi certificate of naturalisation n.
gizli geçme blind joint n.
önüne geçme prevention n.
üzerinden geçme crossing n.
oylamaya geçme closure n.
(zaman) geçme lapse n.
sınavdan geçme pass n.
geçme yeri passing n.
hareketli geçme running fit n.
geçme lamba tease tenon n.
yerine geçme succession n.
taklidini yaparak biriyle dalga geçme sendup n.
kana geçme septicemia n.
dalga geçme gybe n.
ders geçme notu passing mark n.
ders geçme notu passing grade n.
ders geçme notu passmark n.
ders geçme notu pass mark n.
hızla geçme zapping n.
harekete geçme taking action n.
faaliyete geçme activation n.
(zaman) geçme process n.
yönetime geçme accedence n.
pas geçme call n.
dalga (geçme) rag n.
dalga geçme tantalization n.
dalga geçme tantalisation n.
harekete geçme dürtüsü acturience n.
harekete geçme eğilimi acturience n.
iğneleyici eleştiri veya dalga geçme acid n.
birbirine iltimas geçme backscratching n.
kumanda ile televizyon kanallarını peş peşe geçme channel-surfing [usa] n.
dalga geçme nugation [obsolete] n.
dalga geçme toying n.
içinden geçme trajection n.
boylu boyunca geçme trajection n.
yüzerek geçme tranation [obsolete] n.
üzerinden geçme transmeation n.
kendinden geçme transportation [obsolete] n.
yasal ve etik sınırların ötesine geçme durumu twilight zone n.
birbirine geçme engagement n.
akıp geçme elapsion n.
kendinden geçme enravishment n.
bir üst modele geçme upgradation n.
matrak geçme jibe n.
şaka veya aldatıcı övgü ile dalga geçme mamaguy n.
misilleme amacıyla bir ülkenin egemenlik alanını geçme yetkisi marque n.
geçme hakkı (the) right of way n.
hızlıca harekete geçme yeteneği wits n.
(çömezlerle) dalga geçme hazing n.
üstünden geçme brushup n.
yeniden geçme hakkı repassage n.
kendinden geçme rhapsody n.
dalga geçme lulz n.
gülüp geçme lulz n.
dalga geçme lolz n.
gülüp geçme lolz n.
dalga geçme ridicle n.
dalga geçme rig [uk] n.
harekete geçme démarche n.
daha üst seviyeye geçme graduation n.
bir şeyin diğerini geçme miktarı odds n.
bir şeyin diğerini geçme derecesi odds n.
(bir şeyi) geçme override n.
geçme miktarı overrun n.
üstünden geçme runover n.
(uyuşturucu etkisi ile) kendinden geçme rush n.
(uyuşturucu etkisi ile) kendinden geçme flash n.
kendinden geçme disguisedness n.
yerine geçme displantation n.
kendinden geçme dwam n.
kendinden geçme dwalm n.
kendinden geçme dwaum n.
birbirine düzgünce geçme dovetailing n.
ırzına geçme constupration [obsolete] n.
eyleme geçme fırsatı inning n.
iç içe geçme intrication n.
başkasının arazisinden geçme ücreti paage [obsolete] n.
(önceki deneyimden kaynaklı) harekete geçme fleshment n.
dalga geçme scoffery n.
dalga geçme scoffing n.
başka boyuta geçme self-annihilation n.
kendi kendine suçun önüne geçme self-policing n.
kendi ile dalga geçme self-ridicule n.
kayda geçme showing n.
geçme (sınırını) prevarication n.
bakmadan geçme skip n.
hızlıca geçme skip n.
dalga geçme spoofery n.
maytap geçme spoofery n.
daha ilkel bir ifade biçimine geçme substitution n.
gerçeğin ötesine geçme superlation [obsolete] n.
yerine geçme supersedure n.
geçme ile tutturmak joggle v.
geçme yapmak dovetail v.
uç kısımları geçme yapacak şekilde birleştirmek lap timbers v.
(tahtaları) zıvana-kinişli geçme veya oluklu bağlantı ile yan yana veya uç uca monte etmek match v.
den (geçme) by prep.
yerine geçme anlamı veren son ek -diastasis suf.
yerine geçme repl (replace) abrev.
Phrasals
vurup geçme ram through v.
geçme notu alamamak flush it v.
Colloquial
ağızla osuruk sesi yapıp dalga geçme razzing n.
bedensel görünüşüyle dalga geçme/eleştirme/aşağılama body shaming n.
harekete geçme zamanı game time n.
harekete geçme çağrısı clarion call n.
dalga geçme ribbing n.
maytap geçme ribbing n.
dalga geçme shy n.
benimle dalga geçme don't monkey around with me expr.
benimle dalga geçme don't play (around) with me expr.
birinim planlarının önüne geçme in someone's way expr.
Idioms
boş geçme a goose egg n.
alay etme/geçme the business n.
matrak geçme the business n.
eski kablolu kanal aboneliğine son verip başka aboneliklere (online tv platformları) geçme cord-cutting n.
kumanda ile tv kanallarını peş peşe geçme channel-zapping n.
kumanda ile tv kanallarını peş peşe geçme channel surfing n.
artık harekete geçme zamanı piss or get off the can n.
artık harekete geçme zamanı piss or get off the pot n.
harekete geçme zamanı time to make the move n.
son anda geçme garrison finish n.
yarışın son anında arkadan gelip birinciyi geçme garrison finish n.
yeni bir alana geçme/girme inroad n.
kandırarak ırza geçme a fate worse than death n.
sözü geçme a say (in something) n.
(bir şeyde) sözü geçme a say (in something) n.
başına hafif güneş geçme a touch of the sun n.
(bir şeyde) sözü geçme a voice (in something) n.
(bir kararda) sözü geçme voice (in something) n.
(bir kararda) sözü geçme say (in something) n.
kilolarıyla dalga geçme body shaming n.
fiziksel görünüşüyle dalga geçme body shaming n.
kanaldan kanala geçme channel zapping n.
birini geçme çabası one-upmanship n.
tarihe geçme the history books v.
(kamera) kayda geçme on camera adv.
iğne deliğinden geçme camel through the eye of a needle expr.
iğne deliğinden geçme a camel through a needle's eye expr.
harekete geçme zamanı geldiğinde when the chips are down expr.
yeniden direksiyona geçme back on the horse expr.
vaktinden önce harekete geçme don't jump the gun expr.
kolayca (kesme/geçme) like a knife through butter expr.
tereddütteyken harekete geçme when in doubt, do nothing expr.
Speaking
benimle dalga geçme don’t make fun of me expr.
benim ile dalga geçme dont pull my leg expr.
benimle dalga geçme don't joke with me expr.
deyip geçme do not underrate expr.
deyip geçme do not underestimate expr.
hemen savunmaya geçme don't get so defensive expr.
Trade/Economic
başkasının toprağına geçme accroachment n.
başkasının toprağına geçme encroachment n.
büyük deftere mükerrer geçme double posting n.
doğal biçimde yerine geçme natural succession n.
faaliyete geçme maliyeti starting-load cost n.
faliyete geçme masrafları start up costs n.
faaliyete geçme (şirket vb) launching n.
faaliyete geçme starting-up n.
gümrüklerden geçme müsaadesi clearance n.
mesaj geçme transmission n.
modası geçme obsolescence n.
mükerrer geçme double posting n.
sınırların üstünden geçme boundary spanning n.
ülke topraklarından geçiş sırasında hiç durmadan başka bir ülkeye geçen mallar için gümrüksüz geçme transit n.
Law
başka bir arazi üzerinden geçme hakkı wayleave n.
bir başkasının arazisi üzerinden geçme hakkı right of way n.
dünyevi yaşamdan çıkıp ruhani hayata geçme yemini abjuration n.
gayrireşit birinin ırzına geçme statutory rape n.
geçme hakkı right of way n.
geçme hakkı right of passage n.
gayrireşit birinin ırzına geçme carnal abuse n.
ırza geçme defloration n.
ırza geçme maksadıyla saldırı assault with intent to rape n.
ırza geçme abuse n.
kandırarak ırza geçme seduction n.
küçük kız çocuğunun ırzına geçme abuse of female child n.
önüne geçme forestalling n.
önüne geçme forestalment n.
önüne geçme forestallment n.
tahta geçme accession n.
Politics
ikinci kez tahta geçme reenthronement n.
vatandaşlığa geçme nationalisation n.
vatandaşlığa geçme nationalization n.
Industry
mevcut çalışanların, ortakların yerine yenisinin geçme oranı churn n.
Technical
bindirme kırlangıç kuyruğu geçme dovetail lap-joint n.
bindirme kırlangıçkuyruğu geçme lapped dovetail n.
burç-geçme kablo ucu sleeve n.
bindirme geçme lapped scarf n.
boşluklu geçme clearance fit n.
birbirine geçme interlock n.
birbirine geçme koruması engagement protection n.
birbirine geçme interpenetration n.
çıtalı geçme tongue-and-groove joint n.
çiğneyip geçme overrun n.
dar sıkı geçme close fit n.
delip geçme transpiercing n.
dişli geçme cogging n.
dişli geçme threaded joint n.
düdükağzı geçme beveled halving n.
düz geçme flanş slip-on flange n.
dişli geçme döşeme splined floor n.
en küçük geçme derinliği minimum depth of engagement n.
erkek geçme parçası tenon n.
erkek-dişi geçme parçaları tongue-and-groove n.
geçme (taşıt) passing n.
geçme sac match-plate n.
geçme çarklar mounted wheels n.
faaliyete geçme switch n.
geçme boru insert pipe n.
geçme dili tenon n.
geçme kurtağzı dovetail n.
geçme anahtar box spanner n.
geçme anahtar boxing spanner n.
geçme kaplama tahtası removable side panel n.
geçme ray gauntlet n.
faalıyete geçme değeri switching value n.
geçme ek housed joint n.
geçme kafa bitirimi bayonet cap finish n.
geçme manşon insert sleeve n.
geçme derece snap flask n.
geçme başlı polietilen bağlantı elemanları socket-type polyethylene fittings n.
geçme ray gantlet n.
geçme köklü kanat straddle-root blade n.
geçme freze arbor-type cutter n.
geçme nipel insert nipple n.
geçme köklü türbin kanadı turbine blade with straddle root n.
geçme çıkıntısı joggle n.
geçme süresi flow time n.
geçme cıvata driftbolt n.
geçme ara parçası insert sleeve n.
geçme tahta matchboard n.
geçme tapa insert plug n.
geçme anahtar pass key n.
geçme kap insert capsule n.
geçme katsayısı by-pass coefficient n.
faaliyete geçme değeri switching value n.
geçme kablo ucu joining sleeve n.
geçme boru drawtube n.
geçme dişi joggle n.
geçme valf insert valve n.
geçme anahtar box wrench n.
geçme görüş uzaklığı passing sight distance n.
gevşek geçme loose fit n.
gözenekten geçme permeation n.
gizli geçme blind joint n.
hafif sıkı geçme snug fit n.
harekete geçme start n.
hızlı geçme zapping n.
harekete geçme activation n.
istatistiksel olarak yolun yanından geçme metodu statistical pass-by method n.
içinden geçme pass-through n.
kare uçlu geçme anahtar square drive socket n.
kaymalı geçme slip lit n.
kırlangıç kuyruğu şekilli geçme dovetail joint n.
kırlangıç kuyruğu geçme dovetail joint n.
kırlangıçkuyruğu geçme dovetail joint n.
kaymalı geçme slip joint n.
konik geçme burç ferrule n.
kovanlı geçme cup joint n.
kurtağzı geçme hook-and-but joint n.
konik geçme cones n.
konik geçme tapered n.
konik geçme boru rakoru compression ring n.
makas kollarının geçme ayarı overlap n.
lambalı geçme rabbet n.
lamba-zıvanalı geçme tongue-and-groove joint n.
normal kırlangıçkuyruğu geçme common dovetail n.
otomatik yedeğe geçme automatic switchover n.
pas geçme wave off n.
presle geçme press fit n.
sıkı geçme driving fit n.
sıkı geçme shrink fit n.
sıcak geçme shrink fit n.
serbest geçme free fit n.
sıvının bir yüzeyden diğer yüze geçme süresinin belirlenmesi determination of liquid strike-through time n.
sıkı geçme snug fit n.
sıkı geçme close fit n.
sıkı geçme basıncı press-fitting pressure n.
sudan geçme ve yüzme deneyi fording and flotation test n.
tonozla geçme vaulting n.
tırnaklı geçme tooth joints n.
tırnaklı geçme sistemi claw type n.
tek parçadan yapılmış silindir şeklinde geçme yatak insert bushing n.
üstten geçme top fittings n.
yarım kırlangıç kuyruğu geçme dovetail halved joint n.
yuva geçme cup joint n.
yerine geçme substitution n.
zıvanalı geçme mortise joint n.
yivli geçme rabbet joint n.
yivli geçme rabbet n.
zıvanalı geçme mortise and tenon joint n.
zıvana lambalı geçme tongue-and-groove joint n.
yerine geçme succession n.
(birbirine) geçme/kavraşma hızı engaging speed n.
geçme sac match plate n.
geçme tahta matched board n.
borunun geçme/vidalama yeri screwage [dated] n.
(gaz veya yakıt) motor supabından geçme preadmission n.
aksamların ucunda geçme yaparak birleştiren kimse scarfer n.
aksamların ucunda geçme yaparak birleştiren kişi scarpher n.
sığ yerden geçme shallow fording n.
freze oluklu geçme yapmak spline v.
geçme parçası ile birleştirmek tenon v.
geçme yapmak dovetail v.
lambalı geçme yapmak rabbet v.
ucunda geçme yapmak scarf v.
Computer
harekete geçme startup n.
harekete geçme start-up n.
otomatik yedeğe geçme automatic switchover n.
yerine geçme substitution n.
üzerinden geçme crossing n.
uyku moduna geçme hibernating n.
sonraki sayfaya geçme komutu ekle add form feed expr.
Informatics
faaliyete geçme değeri switching value n.
Telecom
ortalama arızaya geçme süresi mean time between failures n.
Mechanic
ara geçme transition fit n.
bol geçme clearance fit n.
birbirine geçme mesh n.
kayar geçme sliding fit n.
sıkı geçme shrink fit n.
sıkı geçme interference fit n.
tatlı geçme medium fit n.
Television
kumanda ile televizyon kanallarını peş peşe geçme channel-hopping n.
Textile
mekik geçme pick n.
Architecture
geçme tonoz bird's-mouth n.
geçme tonoz crow's-foot n.
Construction
daha sağlam bir mafsal oluşturmak adına ilave yatık destek ile güçlendirilmiş geçme tusk n.
daha sağlam bir mafsal oluşturmak adına ilave yatık destek ile güçlendirilmiş geçme tusk tenon n.
boyunduruk geçme bridle joint n.
çatal geçme open mortise-joint n.
çatal geçme slot-mortise n.
geçme parçalar mating parts n.
geçme hattı abutment line n.
kırlangıç kuyruğu geçme fish tail n.
kısa geçme stub tenon n.
kinişli geçme rabbeting n.
kırlangıç kuyruğu geçme coging joint n.
kırlangıç kuyruğu geçme swallow-tail n.
lamba-zıvanalı geçme tongue-and-groove joint n.
testere dişli geçme saw file joint n.
yarım bindirme geçme half-lap scarf n.
geçme tahtalardan yapılmış şey match boarding n.
geçme tahtalardan yapılmış şey matched boarding n.
Lighting
düzgün geçme regular transmission n.
geçme ile tam yayındırıcı perfect transmitting diffuser n.
izotrop yayınık geçme isotropic diffuse transmission n.
karışık geçme mixed transmission n.
yarı yayınık geçme mixed transmission n.
yayınık geçme diffuse transmission n.
Woodworking
geçme planyası jointer n.
yastıklı geçme groove-and-tongue joint n.
yastıklı geçme jogle-joint n.
zıvanalı geçme tongue joint n.
zıvanalı geçme mortise joint n.
geçme cıvata driftpin n.
yivli (geçme) foliated adj.
Automotive
ara geçme transition fit n.
akımın geçme yönü direction of current flow n.
boşluklu geçme clearance fit n.
boşluksuz geçme wringing fit n.
çeki demiri geçme aksesuar hitch insert n.
direksiyon mili ileri geri (içe geçme) ve yükseklik alçaklık ayarı kontrolleri steering column tilt/telescope controls n.
geçme bağlantı bajonet fixing n.
geçme bağlantı spigot n.
geçme çıkıntısı joggle n.
geçme supap kılavuzu guide liner n.
geçme yatak elemanı insert bearing n.
geri vites dişlisine geçme shifting into reverse n.
hassas geçme yatak precision insert bearing n.
kaygan geçme slip fit n.
otomatik olarak yedeğe geçme automatik switchover n.
pitten geçme cezası drive through penalty n.
pres geçme press fit n.
pres geçme press-fit n.
rahat geçme slicking n.
sağ şeride geçme pulling in n.
sıkı geçme shrink fit n.
sıkı geçme shrink-fit n.
sudan geçme wading n.
tatlı geçme medium fit n.
vites geçme problemleri gear shifting problems n.
Traffic
araç geçme passing n.
kırmızı ışıkta veya yaya geçidi olmayan yerden karşıdan karşıya geçme jaywalking n.
kırmızı ışıkta geçme cezası fine for running a red light n.
kırmızıda geçme don't run a red light n.
kırmızıda geçme jaywalking n.
kırmızı ışıkta geçme jaywalking n.
bir aracın diğerinin önüne geçme hakkı right n.
Aeronautic
pisti pas geçme go-around n.
bant geçme süzgeci band pass filter n.
basınçlı geçme force fit n.
ilk pas geçme noktası initial missed approach point n.
ilk pas geçme noktası initial missed approach waypoint n.
kalkışa geçme noktası take-off point n.
pas geçme noktası missed approach point n.
pas geçme usulü missed approach procedure n.
pas geçme prosedürü missed approach procedure n.
pas geçme execute missed approach n.
preste geçme force fit n.
pas geçme missed approach n.
düz uçuşa geçme level-off n.
üstünden geçme flyover n.
Marine
bir boğazdan geçme transfretation [obsolete] n.
dar bir denizden geçme transfretation [obsolete] n.
tarafsız bayrağa geçme transfer to a neutral flag n.
karanın etrafından dolaşıp diğer tarafına geçme doubling a cape n.
Medical
geçme kapak flip-off n.
yerine geçme substitute n.
kendinden geçme lipothymy n.
kendinden geçme lipothymia n.
kana geçme septaemia n.
Psychology
karşıdan karşıya geçme korkusu dromophobia n.
karşıdan karşıya geçme korkusu agyrophobia n.
karanlık yerlerdeki ormanlardan geçme korkusu nyctohylophobia n.
kendinden geçme trance n.
köprüden geçme korkusu gephysrophobia n.
köprüden geçme korkusu gephydrophobia n.
köprüden geçme korkusu gephyrophobia n.
teğet geçme tangentiality n.
köprülerden geçme takıntısı gephyromania n.
Veterinary
hayvanlardan insanlara da geçme ihtimali bulunan, çabuk bulaşan ölümcül bir bakteriyel hayvan hastalığı malleus n.
Math
teğet geçme tangency n.
Geometry
içbükeylikten dışbükeyliğe geçme inflection n.
içbükeylikten dışbükeyliğe geçme inflexion n.
Physics
kolay geçme snug fit n.
rahat geçme snug fit n.
ışık ışınının bir noktadan başka noktaya minimum sürede geçme ilkesi fermat's principle n.
Biology
bir canlıdan diğerine geçme heteroecism n.
sahip olunan yüksek niteliklerden ilkel hale geçme durumu retrogression n.
hayvan ve bitkilerin düşük formlardan daha yüksek formlara geçme gücüne sahip olduklarını ileri süren bir doktrin development theory n.
hızlı gelişme nedeniyle larva aşamalarına yumurta içinde geçme compression n.