bikini - Turc Anglais Dictionnaire

bikini

Sens de "bikini" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 4 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
bikini n. bikini
Layla had pictures of her in a bikini.
Leyla'nın bikinili resimleri vardı.

More Sentences
Technical
bikini n. bikini
Layla had pictures of her in a bikini.
Leyla'nın bikinili resimleri vardı.

More Sentences
Textile
bikini n. bikini
Layla had pictures of her in a bikini.
Leyla'nın bikinili resimleri vardı.

More Sentences
Geography
bikini n. pasifik okyanusu'nda bir mercan adası

Sens de "bikini" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 5 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
bikini bikini n.
Layla had pictures of her in a bikini.
Leyla'nın bikinili resimleri vardı.

More Sentences
Technical
bikini bikini n.
Layla had pictures of her in a bikini.
Leyla'nın bikinili resimleri vardı.

More Sentences
Textile
bikini bikini n.
Layla had pictures of her in a bikini.
Leyla'nın bikinili resimleri vardı.

More Sentences
General
bikini two-piece n.
Textile
bikini two-piecer n.

Sens de "bikini" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 19 résultat(s)

Turc Anglais
General
bikini şov bikini show n.
bikini bölgesi kılları bikini line hair n.
bikini bölgesi bikini line n.
mayo ve bikini giyince kasıklarda mayonun ve bikininin dışında kalan tüyler bikini line hair n.
bikini giymiş kadın woman in bikini n.
bikini altı briefs n.
(özellikle vücudun bronzlaşmayan kısımlarına ait) bikini/mayo izi tan line n.
amerikan bayraklı bikini american flag bikini n.
bikini bölgesine yapılan ağda brazilian wax n.
üstü mayo altı bikini gibi olan iki parçalı plaj giysisi tankini n.
bikini bölgesi ağdası bikini wax n.
Idioms
bikini vücudu beach body n.
Textile
boyundan bağlamalı bikini halter-neck bikini top n.
göğüsleri saran bir kumaştan oluşan askısız bir bikini üstü bandeau n.
bikini külot bikini-briefs n.
(kadın) bikini külot bikini pants n.
şort bikini altı boy shorts n.
şort bikini altı boyshorts n.
Slang
kızıl renkli bikini bölgesi kılı firebox n.