assure

Sens de "assure" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 33 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Common Usage
1	Common Usage	assure v.	garanti etmek
I can assure you that it was highly prized in the Czech Republic. Çek Cumhuriyeti'nde çok değerli olduğunu garanti edebilirim. More Sentences
General
2	General	assure v.	güvence altına almak
They must be resolved to assure the future of the region. Bölgenin geleceğini güvence altına almak için kararlı olunmalıdır. More Sentences
3	General	assure v.	garanti etmek
Dan assured Linda that he wasn't going to hurt her. Dan ona zarar vermeyeceğini Linda'ya garanti etti. More Sentences
4	General	assure v.	ikna etmek
The principal assured me of her honesty. Okul müdürü, onun dürüstlüğü konusunda beni ikna etti. More Sentences
5	General	assure v.	garantilemek
His three victories have assured him a place in the finals. Aldığı üç galibiyet onun finallerdeki yerini garantilemiş oldu. More Sentences
Trade/Economic
6	Trade/Economic	assure v.	sağlamak
These reforms are certainly needed in order to assure protection of EC financial interests. Bu reformlar, AT mali çıkarlarının korunmasını sağlamak için kesinlikle gereklidir. More Sentences
7	Trade/Economic	assure v.	temin etmek
Within the bounds of the Council's powers, I can assure you that we will investigate the matter. Konseyin yetkileri çerçevesinde konuyu araştıracağımız konusunda sizi temin edebilirim. More Sentences
Law
8	Law	assure v.	temin etmek
I can however assure you here and now that it makes no sense whatsoever. Ancak sizi burada temin ederim ki bu teklif hiçbir anlam ifade etmemektedir. More Sentences
Technical
9	Technical	assure v.	sağlamak
Very large windows assure abundant natural daylight. Çok büyük pencereler bol miktarda doğal gün ışığı sağlar. More Sentences
10	Technical	assure v.	temin etmek
I can assure her, however, that there is no sphere in which the Commission will act irresponsibly. Ancak Komisyon'un sorumsuzca hareket edeceği hiçbir alan olmadığı konusunda kendisini temin edebilirim. More Sentences
Common Usage
11	Common Usage	assure v.	temin etmek (rahatlatıcı/ikna edici sözlerle)
12	Common Usage	assure v.	sigorta etmek
General
13	General	assure v.	güvenceye almak
14	General	assure v.	sağlama bağlamak
15	General	assure v.	sigorta ettirmek
16	General	assure v.	sağlama almak
17	General	assure v.	sigortalamak
18	General	assure v.	kesinlemek
19	General	assure v.	inandırmak
20	General	assure v.	söz vermek
21	General	assure v.	sigorta etmek
22	General	assure v.	sağlamlaştırmak
23	General	assure v.	inandırmaya çalışmak
24	General	assure v.	güven vermek
25	General	assure v.	kesinleştirmek
26	General	assure v.	teskin etmek
27	General	assure v.	cesaretlendirmek
Trade/Economic
28	Trade/Economic	assure v.	ikna etmek
29	Trade/Economic	assure v.	sigorta etmek
Law
30	Law	assure v.	sigortalamak
31	Law	assure v.	temlik etmek
Insurance
32	Insurance	assure v.	sigorta etmek
Technical
33	Technical	assure v.	emin olmak

Sens de "assure" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 22 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	assure somebody that v.	inandırmak
2	General	assure of v.	güvence vermek
3	General	assure of v.	açık oynamak
4	General	assure oneself v.	emin olmak
Phrasals
5	Phrasals	assure someone of something v.	birini bir konuda temin etmek
6	Phrasals	assure someone of something v.	birine bir şeyi garanti etmek
7	Phrasals	assure someone of something v.	birine bir konuda güvence vermek
8	Phrasals	assure someone of something v.	birine bir konuda söz vermek
9	Phrasals	assure someone of something v.	birini bir konuda teskin etmek
10	Phrasals	assure (one) of (something) v.	(birini bir şeye) ikna etmek
11	Phrasals	assure (one) of (something) v.	(birini bir konuda) temin etmek
12	Phrasals	assure (one) of (something) v.	(birine bir şeyi) garanti etmek
13	Phrasals	assure (one) of (something) v.	(birine bir konuda) güvence vermek
14	Phrasals	assure (one) of (something) v.	(birini bir konuda) teskin etmek
15	Phrasals	assure (one) of (something) v.	(birini bir konuda) rahatlatmak
16	Phrasals	assure (one) of (something) v.	(birinin bir konudaki) endişesini/korkusunu gidermek
Phrases
17	Phrases	let me assure you expr.	seni temin ederim ki
Speaking
18	Speaking	I can assure you expr.	seni temin ederim
Trade/Economic
19	Trade/Economic	assure stability v.	istikrar sağlamak
Law
20	Law	assure upon v.	taahhüt etmek
21	Law	assure upon v.	söz vermek
Star Wars
22	Star Wars	assure our victory! expr.	zaferimizi güvenceye al!