güvence vermek

Sens de "güvence vermek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 12 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	güvence vermek	guarantee v.
We have ensured that the level of Chinese commitments offers this guarantee. Çin'in taahhütlerinin düzeyinin bu güvenceyi vermesini sağladık. More Sentences
2	General	güvence vermek	reassure v.
We should like to have been reassured that these fundamental rights are being respected. Bu temel haklara saygı gösterildiği konusunda bize güvence verilmesini isterdik. More Sentences
3	General	güvence vermek	pledge v.
4	General	güvence vermek	assure of v.
5	General	güvence vermek	give v.
6	General	güvence vermek	rock v.
7	General	güvence vermek	pignerate v.
Idioms
8	Idioms	güvence vermek	make sure v.
9	Idioms	güvence vermek	make certain v.
Trade/Economic
10	Trade/Economic	güvence vermek	give security v.
Politics
11	Politics	güvence vermek	insure v.
Archaic
12	Archaic	güvence vermek	impledge v.

Sens de "güvence vermek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 9 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	karşılıklı güvence vermek	interpledge v.
2	General	kendi adına güvence vermek	preengage v.
Phrasals
3	Phrasals	birine bir şeyi yapacağına dair güvence vermek	reassure someone of something v.
4	Phrasals	ile ilgili güven/güvence vermek	reassure someone about something v.
5	Phrasals	birine bir konuda güvence vermek	assure someone of something v.
6	Phrasals	(birine bir konuda) güvence vermek	assure (one) of (something) v.
7	Phrasals	ile ilgili güven/güvence vermek	reassure about v.
8	Phrasals	yapacağına dair güvence vermek	reassure of v.
Politics
9	Politics	karşılıklı güvence vermek	mutual guarantees v.