anlaşma yapmak - Turc Anglais Dictionnaire

anlaşma yapmak

Sens de "anlaşma yapmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 14 résultat(s)

Turc Anglais
General
anlaşma yapmak make a deal v.
We were able to make a deal with them.
Onlarla bir anlaşma yapabildik.

More Sentences
anlaşma yapmak make an agreement v.
We did not make an agreement on what the amounts are for the CFSP.
ODGP için miktarların ne olacağı konusunda bir anlaşma yapmadık.

More Sentences
anlaşma yapmak conclude v.
The Rio Summit had already taught us that concluding agreements that cannot be enforced is an empty exercise.
Rio Zirvesi bize uygulanamayacak anlaşmalar yapmanın boş bir çaba olduğunu öğretmişti.

More Sentences
Trade/Economic
anlaşma yapmak make an agreement v.
We did not make an agreement on what the amounts are for the CFSP.
ODGP için miktarların ne olacağı konusunda bir anlaşma yapmadık.

More Sentences
General
anlaşma yapmak contract v.
anlaşma yapmak stipulate v.
anlaşma yapmak strike a deal v.
anlaşma yapmak enter into an agreement with somebody v.
anlaşma yapmak paction [scotland] v.
Phrasals
anlaşma yapmak stitch up v.
anlaşma yapmak condescend (on/upon) [scotland] v.
Idioms
anlaşma yapmak cut a deal v.
anlaşma yapmak close a deal with v.
Politics
anlaşma yapmak conclude an agreement v.

Sens de "anlaşma yapmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 18 résultat(s)

Turc Anglais
General
geri almak için bir çeşit anlaşma yapmak make some sort of deal to get it back v.
el altından anlaşma yapmak truck v.
(kamu kaynaklarına erişimi olanlar ve yetkili konumda bulunanlar anlaşma halinde) dolandırıcılık yapmak bobol v.
gizli anlaşma yapmak pack [obsolete] v.
ön anlaşma yapmak precontract v.
Phrasals
(iki veya daha çok taraf arasında) anlaşma sağlamak/ara buluculuk yapmak arbitrate between v.
(iki taraf arasında) anlaşma sağlamak/ara buluculuk yapmak arbitrate between (someone and someone else) v.
birisiyle bir şey için anlaşma yapmak contract with someone for something v.
savcıyla birinin daha hafif bir suçtan ceza almasını sağlayacak bir anlaşma yapmak plead down to (something) v.
resmi bir anlaşma yapmak stitch up v.
ile anlaşma yapmak contract with v.
(bir şey) için (resmi bir ticari teklif/anlaşma) yapmak tender (something) for (something) v.
Idioms
özel/iyi bir anlaşma yapmak catch a break v.
özel/iyi bir anlaşma yapmak get a break v.
Trade/Economic
(alacaklıyla) anlaşma yapmak discharge [obsolete] v.
Law
dolandırma amacıyla üçüncü bir şahısla gizli anlaşma yapmak collude v.
suç işlemek üzere gizli anlaşma yapmak connive v.
uzun vadeli anlaşma yapmak improve [scotland] v.