preach

Significados de "preach" en diccionario turco inglés : 13 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	preach v.	vaaz vermek
We cannot preach in favour of democracy and liberty if we do not set an example ourselves. Kendimiz örnek olmazsak demokrasi ve özgürlük lehine vaaz veremeyiz. More Sentences
2	General	preach v.	tavsiye etmek
Practice what you preach. Tavsiye ettiğini uygula. More Sentences
3	General	preach v.	vaaz etmek
What do we do with Islamic preachers who preach hatred and violence? Nefret ve şiddet vaaz eden İslami vaizlere ne yapacağız? More Sentences
4	General	preach v.	öğüt vermek
To preach is easier than to practice. Öğüt vermek, uygulamaktan daha kolaydır. More Sentences
5	General	preach v.	öğütlemek
If they think it is a wrong system they should practise what they are preach. Bunun yanlış bir sistem olduğunu düşünüyorlarsa, öğütlediklerini uygulamalıdırlar. More Sentences
6	General	preach n.	vaaz
7	General	preach n.	teşvik
8	General	preach n.	tavsiye
9	General	preach n.	tembih
10	General	preach n.	aşılayıcı söz
11	General	preach v.	telkin etmek
12	General	preach v.	vaaz çekmek
13	General	preach v.	vaazetmek

Significados de "preach" con otros términos en diccionario inglés turco: 46 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
Phrasals
1	Phrasals	preach to v.	vaaz vermek
You're preaching to the choir. Koroya vaaz veriyorsun. More Sentences
2	Phrasals	preach about v.	hakkında vaaz vermek
You're the last person who should preach about political correctness. Politik doğruluk hakkında vaaz vermesi gereken son kişi sensin. More Sentences
3	Phrasals	preach to (one) v.	(birine) öğüt vermek
I'm fed up with him always preaching to me. Bana her zaman öğüt vermesinden bıktım. More Sentences
General
4	General	preach to v.	vazetmek
5	General	preach at v.	uyarıda bulunmak
6	General	preach against v.	aleyhinde va'zetmek
7	General	preach a sermon v.	vaaz vermek
8	General	preach the gospel v.	incili yaymak
Phrasals
9	Phrasals	preach down v.	ezmek
10	Phrasals	preach up v.	vaaz vererek bir eylemi yüceltmek
11	Phrasals	preach down v.	baskı yapmak
12	Phrasals	preach up v.	vaaz ile bir şeyi empoze etmek
13	Phrasals	preach down v.	sıkıştırmak
14	Phrasals	preach down v.	öğüt vererek küçük düşürmek
15	Phrasals	preach down v.	çıkışmak
16	Phrasals	preach about something v.	vaaz vermek
17	Phrasals	preach about v.	hakkında öğüt vermek
18	Phrasals	preach against (something) v.	(bir şey) aleyhinde vazetmek
19	Phrasals	preach against (something) v.	(bir şeye) karşı vaaz vermek
20	Phrasals	preach against (something) v.	(bir şeye) karşı uyarmak
21	Phrasals	preach at (one) v.	(birine) vaaz vermek
22	Phrasals	preach at (one) v.	(birine) öğüt vermek
23	Phrasals	preach at (one) v.	(birini) uyarmak
24	Phrasals	preach to (one) v.	(birine) vaaz vermek
25	Phrasals	preach to (one) v.	(birini) uyarmak
Colloquial
26	Colloquial	preach! exclam.	konuş!
27	Colloquial	preach! exclam.	konuş be!
Idioms
28	Idioms	preach to the converted v.	birisini ikna etmeye çalışmak
29	Idioms	preach to the converted v.	beyhude çabalamak
30	Idioms	preach to the choir v.	boşuna dil dökmek
31	Idioms	preach to the converted v.	boşuna çabalamak
32	Idioms	preach to the converted v.	boşuna nefes tüketmek
33	Idioms	preach to the choir v.	boşuna nefes tüketmek
34	Idioms	preach to the converted v.	boşuna dil dökmek
35	Idioms	preach to the converted v.	denize su taşımak
36	Idioms	preach to the converted v.	havanda su dövmek
37	Idioms	preach to the converted v.	tereciye tere satmak
38	Idioms	preach to the choir v.	zaten bilinen bir şeyi bildirmek/ tekrarlamak
39	Idioms	preach to the converted v.	zaten bilinen bir şeyi bildirmek/ tekrarlamak
40	Idioms	preach to deaf ears v.	fikrini ya da inancını değiştirmemekte ısrar eden biriyle tartışmak
41	Idioms	preach to deaf ears v.	tıkalı kulaklara konuşmak
42	Idioms	preach to deaf ears v.	duvara konuşmak
43	Idioms	preach to deaf ears v.	boşa kürek çekmek
44	Idioms	preach to deaf ears v.	boşuna uğraşmak
45	Idioms	preach to deaf ears v.	fikrini değiştirmeye niyeti olmayanları ikna etmeye çalışmak
Speaking
46	Speaking	practice what you preach! expr.	verdiğin nasihatı kendin uygula!