negotiate

Significados de "negotiate" en diccionario turco inglés : 38 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
Common Usage
1	Common Usage	negotiate v.	görüşmek
I have negotiated with many people from the United States administration. Birleşik Devletler yönetiminden pek çok kişiyle görüştüm. More Sentences
2	Common Usage	negotiate v.	müzakerede bulunmak
They'll negotiate. Onlar müzakerede bulunacaklar. More Sentences
General
3	General	negotiate v.	tartışmak
Let's negotiate. Tartışalım. More Sentences
4	General	negotiate v.	geçmek
She slowed down to negotiate the corner. Köşeyi geçmek için yavaşladı. More Sentences
5	General	negotiate v.	müzakere yapmak
This is no way to negotiate. Bu şekilde müzakere yapılamaz. More Sentences
6	General	negotiate v.	müzakerelerde bulunmak
I then negotiated for two years on behalf of the Committee on Agriculture. Daha sonra Tarım Komitesi adına iki yıl boyunca müzakerelerde bulundum. More Sentences
7	General	negotiate v.	pazarlık etmek
We want to negotiate. Pazarlık etmek istiyoruz. More Sentences
8	General	negotiate v.	pazarlık yapmak
They negotiated with the employers about the working hours. İşverenlerle çalışma saatleri konusunda pazarlık yaptılar. More Sentences
Trade/Economic
9	Trade/Economic	negotiate v.	görüşme yapmak
He has been negotiating with North Korea to acquire ballistic missile technology. Balistik füze teknolojisi edinmek için Kuzey Kore ile görüşmeler yapıyor. More Sentences
10	Trade/Economic	negotiate v.	müzakere etmek
We will have to negotiate with the Commission and the Council. Komisyon ve Konsey ile müzakere etmemiz gerekecek. More Sentences
Law
11	Law	negotiate v.	müzakere etmek
The Palestinians also need a strong voice to negotiate with Israel. Filistinlilerin de İsrail ile müzakere edebilmek için güçlü bir sese ihtiyacı var. More Sentences
Politics
12	Politics	negotiate v.	müzakere etmek
That is unacceptable in a partner with whom any state, any government is expected to negotiate. Bu, herhangi bir devletin, herhangi bir hükümetin müzakere etmesi beklenen bir ortak için kabul edilemez. More Sentences
Technical
13	Technical	negotiate v.	görüşmek
I want to negotiate. Ben görüşmek istiyorum. More Sentences
General
14	General	negotiate v.	başarmak
15	General	negotiate v.	ciro etmek
16	General	negotiate v.	akdetmek
17	General	negotiate v.	zor bir durumu atlatmak
18	General	negotiate v.	ciro etmek (çek/bono)
19	General	negotiate v.	kırdırmak
20	General	negotiate v.	kırdırmak (senet)
21	General	negotiate v.	imzalamak
22	General	negotiate v.	aşmak
23	General	negotiate v.	aşmak (engeli)
24	General	negotiate v.	müzakere ederek sonuca bağlamak
25	General	negotiate v.	paraya çevirmek
26	General	negotiate v.	devretmek
Trade/Economic
27	Trade/Economic	negotiate v.	alıp satmak
28	Trade/Economic	negotiate v.	ciro etmek
29	Trade/Economic	negotiate v.	devretmek
30	Trade/Economic	negotiate v.	görüşmede bulunmak
31	Trade/Economic	negotiate v.	müzakerede bulunmak
32	Trade/Economic	negotiate v.	nakletmek
33	Trade/Economic	negotiate v.	senet ve benzeri değerli kağıtları devretmek
34	Trade/Economic	negotiate v.	senet ve benzeri değerli kağıtları ciro etmek
35	Trade/Economic	negotiate v.	senet ve benzeri değerli kağıtları kırdırmak
36	Trade/Economic	negotiate v.	senet ve benzeri değerli kağıtları satmak
37	Trade/Economic	negotiate v.	tedavüle çıkarmak
Computer
38	Computer	negotiate n.	anlaş

Significados de "negotiate" con otros términos en diccionario inglés turco: 30 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	negotiate the bend v.	viraj dönmek
2	General	negotiate the bend v.	virajı dönmek
3	General	negotiate the bend v.	virajı almak
4	General	fail to negotiate the bend v.	virajı alamamak
5	General	negotiate a cheque v.	çeki kırdırmak
6	General	negotiate a cheque v.	çeki ciro etmek
7	General	negotiate a ransom v.	fidye pazarlığı yapmak
8	General	negotiate a contract v.	sözleşme müzakere etmek
9	General	negotiate a curve v.	viraji almak/dönmek
10	General	negotiate relationships v.	İlişkileri tartışmak
Phrasals
11	Phrasals	negotiate with someone over something v.	bir şeyle ilgili biriyle müzakerede bulunmak/müzakere yapmak/pazarlık yapmak
12	Phrasals	negotiate with someone about something v.	bir şeyle ilgili biriyle müzakerede bulunmak/müzakere yapmak/pazarlık yapmak
13	Phrasals	negotiate (with one) about (something) v.	(biriyle bir konuyu) görüşmek
14	Phrasals	negotiate (with one) about (something) v.	(biriyle bir şey) hakkında müzakerede bulunmak
15	Phrasals	negotiate (with one) about (something) v.	(biriyle bir konuyu) tartışmak
16	Phrasals	negotiate (with one) about (something) v.	(biriyle bir konuda) pazarlık etmek
17	Phrasals	negotiate (with one) over (something) v.	(biriyle bir konuyu) görüşmek
18	Phrasals	negotiate (with one) over (something) v.	(biriyle bir şey) hakkında müzakerede bulunmak
19	Phrasals	negotiate (with one) over (something) v.	(biriyle bir konuyu) tartışmak
20	Phrasals	negotiate (with one) over (something) v.	(biriyle bir konuda) pazarlık etmek
21	Phrasals	negotiate with (one) v.	(biriyle) müzakerede bulunmak
22	Phrasals	negotiate with (one) v.	(biriyle) tartışmak
23	Phrasals	negotiate with (one) v.	(biriyle) pazarlık etmek
Trade/Economic
24	Trade/Economic	negotiate a bill v.	bir poliçeyi ciro etmek
25	Trade/Economic	negotiate a bill v.	bir senedi ciro etmek
Politics
26	Politics	power to negotiate n.	müzakerelerde bulunma yetkisi
27	Politics	negotiate a negotiation v.	bir müzakereyi başlatmak
28	Politics	negotiate on full membership v.	tam üyelik müzakeresi yapmak
Computer
29	Computer	auto-negotiate expr.	otomatik anlaş
30	Computer	auto negotiate expr.	otomatik olarak anlaş