astonishment - Turco Inglés Diccionario

astonishment

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "astonishment" en diccionario turco inglés : 10 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
astonishment n. hayret
On Tuesday we awoke in astonishment to a manifestation of a new form of totalitarianism.
Salı günü totalitarizmin yeni bir biçiminin tezahürüne hayretler içinde uyandık.

More Sentences
astonishment n. şaşkınlık
To my astonishment I even agree with my own Foreign Office, for the first time ever.
Şaşkınlığıma rağmen ilk defa kendi Dışişleri Bakanlığımla bile aynı fikirdeyim.

More Sentences
General
astonishment n. şaşkınlık
I would like to share with you my astonishment.
Şaşkınlığımı sizlerle paylaşmak istiyorum.

More Sentences
Common Usage
astonishment n. hayret etme
General
astonishment n. donakalma
astonishment n. şaşma
astonishment n. büyük şaşkınlık
astonishment n. şaşırma
astonishment n. afallama
Ottoman Turkish
astonishment n. istiğrab

Significados de "astonishment" con otros términos en diccionario inglés turco: 17 resultado(s)

Inglés Turco
General
be petrified with astonishment v. donup kalmak
gape with astonishment v. ağzı açık kalmak
be greeted with astonishment v. şaşkınlıkla karşılanmak (haber vb)
be petrified with astonishment v. kal gelmek
be petrified with astonishment v. kalakalmak
be petrified with astonishment v. donakalmak
be petrified with astonishment v. kala kalmak
cannot hide one's astonishment v. şaşkınlığını gizleyememek
cause astonishment v. hayret uyandırmak
arouse astonishment v. şaşkınlık uyandırmak
arouse astonishment v. hayret uyandırmak
cause astonishment v. şaşkınlık uyandırmak
gaze at someone in astonishment v. şaşkınlıkla bakmak
gaze at someone in astonishment v. hayretle bakmak
leave (someone) open-mouthed with astonishment v. parmak ısırtmak
receive with astonishment v. hayretle karşılamak
be unable to hide one's astonishment v. şaşkınlığını gizleyememek