(büyük) ihtimalle

Significados de "(büyük) ihtimalle" en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	(büyük) ihtimalle	likely adv.
I'd very likely have gone home if you hadn't invited me out. Beni dışarı davet etmeseydiniz büyük ihtimalle eve gitmiş olurdum. More Sentences

Significados de "(büyük) ihtimalle" con otros términos en diccionario inglés turco: 54 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	büyük ihtimalle	likely adv.
Jane is more than likely to come. Jane büyük ihtimalle gelecek. More Sentences
General
2	General	büyük ihtimalle	most probably adv.
Most probably, she'll come. O, büyük ihtimalle gelecek. More Sentences
3	General	büyük ihtimalle	very likely adv.
It's very likely he'll come. Büyük ihtimalle gelecek. More Sentences
4	General	büyük ihtimalle	most likely adv.
This small device most likely saved our lives. Bu küçük alet büyük ihtimalle hayatımızı kurtardı. More Sentences
5	General	büyük ihtimalle	quite likely adv.
It's quite likely that Tom won't be there. Büyük ihtimalle Tom orada olmayacak. More Sentences
Colloquial
6	Colloquial	büyük bir ihtimalle	in all likelihood adv.
In all likelihood, you will pass the entrance exam if you use this textbook. Büyük bir ihtimalle, bu ders kitabını kullanırsan, giriş sınavını geçeceksin. More Sentences
7	Colloquial	büyük bir ihtimalle	in all probability adv.
In all probability, the money will not be paid. Çok büyük bir ihtimalle para ödenmeyecek. More Sentences
General
8	General	büyük bir ihtimalle meydana gelmek	be slated v.
9	General	büyük ihtimalle	in all likelihood adv.
10	General	büyük ihtimalle	supposably adv.
11	General	büyük bir ihtimalle	probably adv.
12	General	büyük ihtimalle	presumedly adv.
13	General	büyük ihtimalle	presumably adv.
14	General	büyük ihtimalle	highly likely adv.
15	General	büyük ihtimalle	it’s more than likely adv.
16	General	büyük ihtimalle	odds are adv.
17	General	büyük ihtimalle	presumptively adv.
Phrases
18	Phrases	büyük ihtimalle	as likely as not expr.
19	Phrases	büyük bir ihtimalle	as likely as not expr.
20	Phrases	büyük ihtimalle	five will get you ten expr.
21	Phrases	büyük ihtimalle	(the) odds are (that) expr.
Colloquial
22	Colloquial	büyük ihtimalle	in all likelihood adv.
23	Colloquial	büyük ihtimalle	in all probability adv.
24	Colloquial	çok büyük/yüksek olasılıkla/ihtimalle	a pound to a penny expr.
25	Colloquial	büyük ihtimalle/olasılıkla	the betting (line) is (that) expr.
26	Colloquial	büyük ihtimalle/olasılıkla	the betting is that expr.
27	Colloquial	büyük ihtimalle/olasılıkla	the betting is (that) expr.
28	Colloquial	büyük ihtimalle	like enough expr.
29	Colloquial	büyük ihtimalle ölecek	fixing to die expr.
30	Colloquial	büyük ihtimalle	as likely as not expr.
31	Colloquial	büyük ihtimalle	most/very likely expr.
32	Colloquial	büyük ihtimalle	likely as not expr.
33	Colloquial	büyük bir ihtimalle	likely as not expr.
Idioms
34	Idioms	büyük ihtimalle	a good bet n.
35	Idioms	büyük ihtimalle	a safe bet n.
36	Idioms	çok büyük/yüksek olasılıkla/ihtimalle (bir şey olacağını veya durumun öyle olduğunu) düşünmek	bet (someone) a pound to a penny v.
37	Idioms	büyük ihtimalle/olasılıkla başaracak olmak	be in with a shout v.
38	Idioms	(bir şeyi/bir şeyi yapmayı) büyük ihtimalle/olasılıkla başaracak olmak	be in with a shout (of something/of doing something) v.
39	Idioms	büyük ihtimalle	all lombard street to a china orange expr.
40	Idioms	çok büyük ihtimalle	all but certain to expr.
41	Idioms	büyük ihtimalle/yüksek ihtimalle	all lombard street to a china orange expr.
42	Idioms	internet üzerinden yapılan bir tartışma uzadıkça büyük ihtimalle/çoğunlukla adolf hitler veya nazilerle ilgili bi karşılaştırma yapılır	godwin's law expr.
43	Idioms	internet üzerinden yapılan bir tartışma uzadıkça büyük ihtimalle/çoğunlukla konu adolf hitler'e veya nazilere gelir	godwin's law expr.
44	Idioms	çok büyük olasılıkla/ihtimalle	wager (someone) a pound to a penny expr.
45	Idioms	(bir şeyi) yakından incelersen büyük ihtimalle altından (başka bir şey) çıkar	scratch (something) and you'll find (something else) expr.
46	Idioms	(bir şeyi) eşelersen altından büyük ihtimalle (başka bir şey) çıkar	scratch (something) and you'll find (something else) expr.
47	Idioms	büyük ihtimalle/olasılıkla başaracak	in with a shout expr.
48	Idioms	büyük ihtimalle	like as not expr.
49	Idioms	(bir şeyi) yakından incelersen büyük ihtimalle altından (başka bir şey) çıkar	scratch a and you'll find b expr.
50	Idioms	(bir şeyi) eşelersen altından büyük ihtimalle (başka bir şey) çıkar	scratch a and you'll find b expr.
Speaking
51	Speaking	büyük ihtimalle onlara doğruyu söylemeyeceğim	I probably won't tell them the truth expr.
52	Speaking	büyük ihtimalle	there's a good chance of that expr.
Slang
53	Slang	büyük ihtimalle	prolly adv.
British Slang
54	British Slang	büyük ihtimalle	happen expr.