oybirliğiyle

Meanings of "oybirliğiyle" in English Turkish Dictionary : 11 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	oybirliğiyle	unanimously adv.
The Council has also recognised the importance of this directive and has unanimously agreed on a common position. Konsey ayrıca bu direktifin önemini kabul etmiş ve oybirliğiyle ortak bir tutum üzerinde anlaşmaya varmıştır. More Sentences
Trade/Economic
2	Trade/Economic	oybirliğiyle	unanimous adj.
On Iraq, the Council welcomed the unanimous approval of UN Security Council Resolution 1511. Irak konusunda Konsey, BM Güvenlik Konseyi'nin 1511 sayılı kararının oybirliğiyle onaylanmasını memnuniyetle karşıladı. More Sentences
General
3	General	oybirliğiyle	unanimate adj.
4	General	oybirliğiyle	by common consent adv.
5	General	oybirliğiyle	as a man adv.
6	General	oybirliğiyle	una voce adv.
Colloquial
7	Colloquial	oybirliğiyle	with one accord expr.
8	Colloquial	oybirliğiyle	by common consent expr.
Abbreviation
9	Abbreviation	oybirliğiyle	nem. con. (nemine contradicente) adv.
Latin
10	Latin	oybirliğiyle	nem con adv.
11	Latin	oybirliğiyle	nemine contradicente adv.

Meanings of "oybirliğiyle" with other terms in English Turkish Dictionary : 12 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	oybirliğiyle kabul etmek	unanimously accept v.
I therefore recommend that we unanimously accept the offer of conciliation when we vote tomorrow. Bu nedenle yarın yapacağımız oylamada uzlaşma teklifini oybirliğiyle kabul etmemizi öneriyorum. More Sentences
2	General	oybirliğiyle alınmış	unanimous adj.
People often look askance at unanimous decisions, suspecting a degree of inattention. İnsanlar genellikle oybirliğiyle alınan kararlara şüpheyle bakar ve bir dereceye kadar dikkatsizlikten şüphelenirler. More Sentences
3	General	oybirliğiyle kararlaştırmak	decide unanimously v.
4	General	oybirliğiyle karar vermek	decide unanimously v.
5	General	oybirliğiyle kabul edilmek	be unanimously adopted v.
6	General	oybirliğiyle olmayan	nonunanimous adj.
7	General	oybirliğiyle yapılan	consentaneous adj.
8	General	oybirliğiyle alınmış	solid adj.
Law
9	Law	oybirliğiyle karar	unanimous decision n.
Politics
10	Politics	oybirliğiyle kabul etmek	unanimously approve v.
11	Politics	oybirliğiyle seçmek	coopt v.
12	Politics	oybirliğiyle kabul edilmek	be unanimously accepted v.