listeye - Turkish English Dictionary

listeye

Meanings of "listeye" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
General
listeye down prep.

Meanings of "listeye" with other terms in English Turkish Dictionary : 100 result(s)

Turkish English
General
kara listeye alınmak be blacklisted v.
You've been blacklisted.
Kara listeye alınmışsın.

More Sentences
Computer
listeye ekle add expr.
Slovenia was added to the list this year, bringing the number of participating countries to 28.
Slovenya bu yıl listeye eklenerek katılımcı ülke sayısını 28'e çıkardı.

More Sentences
General
listeye alma registry n.
listeye dahil olma listing n.
kara listeye alan kimse blacklister n.
listeye geçirmek table v.
listeye girmek enter for v.
listeye kaydetmek docket v.
kara listeye almak blacklist v.
son elemeyi yapmak üzere listeye almak shortlist v.
listeye yazmak list v.
arkadaş eklemek (listeye vb) add a friend v.
listeye dahil etmek add someone to the list v.
listeye alınmak be added to the list v.
listeye almak add someone to the list v.
listeye eklemek add someone to the list v.
listeye almak put someone on the list v.
listeye dahil etmek put someone on the list v.
listeye eklemek put someone on the list v.
listeye almak catalogue v.
kara listeye almak blacklist someone v.
listeye almak catalog v.
listeye girmek make the list v.
listeye girmek enter the list v.
listeye geçirmek table v.
listeye almak registrate v.
yeniden listeye yazmak relist v.
listeye ya da tabloya girmek insert v.
listeye girmek list v.
listeye dahil olmak list v.
listeye girmek billet [obsolete] v.
beyaz listeye almak white-list v.
beyaz listeye almak whitelist v.
(herkese açık listeye) isim girmek post v.
(herkese açık listeye) isim eklemek post v.
listeye kaydetmek docquet v.
listeye eklemek stock-take v.
listeye dahil etmek stock-take v.
listeye yazılmamış unlisted adj.
listeye girmemiş unlisted adj.
listeye alınabilir registrable adj.
3. (Askeri) askeri faturalandırılmamış veya bir listeye kaydedilmemiş unbilled adj.
listeye göre listwise adv.
Phrasals
listeye eklemek chalk up v.
(bir listeye vb/aralarına) dahil etmek number someone with something v.
bir listeye adını yazdırmak put down v.
birini veya bir şeyi bir listeye kaydetmek/eklemek write (someone or something) down as (something) v.
birini veya bir şeyi bir listeye olarak yazmak write (someone or something) down as (something) v.
birinin adını bir listeye ..olarak yazmak/kaydetmek write someone down as something v.
birinin adını bir listeye ...olarak eklemek write someone down as something v.
birinin adını bir listeye olarak yazmak write someone down as something v.
birinin adını bir listeye not etmek write someone down as something v.
birini bir listeye/kategoriye dahil etmek list someone as something v.
birini bir listeye/kategoriye eklemek list someone as something v.
(bir şeye, listeye, veri tabanına) eklemek record in (something) v.
(birini/bir şeyi) bir listeye dahil etmek list (someone or something) among v.
(birini/bir şeyi) bir listeye yazmak list (someone or something) among v.
(birini/bir şeyi) bir listeye eklemek list (someone or something) among v.
birini (bir şey için) listeye yazmak/eklemek put someone down (for something) v.
birinin adını (bir şey için) listeye yazmak put someone down (for something) v.
bir listeye dahil etmek list among v.
bir listeye yazmak list among v.
bir listeye eklemek list among v.
bir listeye kaydetmek/eklemek write down as v.
Colloquial
kara listeye alma bozo filter n.
listeye bak look at the list expr.
kara listeye alınan/alınmış çalışan dnu (do not use) expr.
Idioms
birini listeye dahil etmek put one's name down for v.
birini kara listeye almak put someone in one's black books v.
listeye girmek enter for v.
kara listeye alınmak be in someone's black books v.
kara listeye alınmak be in someone's bad books v.
(birini bir şey) için bir listeye yazmak/eklemek put (one) down for (something) v.
(birinin adını bir şey) için bir listeye yazmak put (one) down for (something) v.
kara listeye girmiş in (one's) bad graces adj.
kara listeye girmiş in someone's bad graces adj.
kara listeye alınmış in one's black book adj.
kara listeye alınmış put in one's black book adj.
Trade/Economic
kara listeye alma blacklisting n.
soruları önceden hazırlanmış ve bu listeye göre yürütülen mülakat checklist interview n.
kara listeye almak put a black mark against v.
listeye girmemiş unlisted adj.
Law
gri listeye koymak greylist v.
(jüri) listeye girmek panel v.
Politics
listeye yazdırma registering n.
listeye geçirmek register v.
Industry
(birini) uzun listeye eklemek long-list v.
Insurance
listeye göre as per list expr.
Tourism
her yemeğin fiyatının belirtildiği listeye göre seçimi yapılması sistemi a la carte n.
Technical
listeye geçirmek list v.
Computer
aşağıdaki listeye list expr.
eski listeye ekle add matches to list expr.
listeye sınır limit to list expr.
listeye devam et continue list expr.
listeye geri dön back to list expr.
listeye ekle add to list expr.
listeye geri dön go back to list expr.
sözcükleri otomatik olarak listeye ekle automatically add words to list expr.
Slang
kara listeye yazmak take names v.
kara listeye almak crap-list v.