|
Category |
Turkish |
English |
|
Common Usage |
|
1 |
Common Usage |
kırmızı orman meyvesi |
berry n.
|
|
General |
|
2 |
General |
amerikan kırmızı sincapı |
american red squirrel n.
|
|
3 |
General |
kırmızı yüz |
florid n.
|
|
4 |
General |
kırmızı biber |
cayenne pepper n.
|
|
5 |
General |
kırmızı akik |
sardonyx n.
|
|
6 |
General |
kırmızı renge karşı körlük |
red blindness n.
|
|
7 |
General |
gazetede kırmızı başlık |
rubric n.
|
|
8 |
General |
kırmızı tebeşir çizimi |
red chalk drawing n.
|
|
9 |
General |
kırmızı dut |
red mulberry n.
|
|
10 |
General |
koyu kırmızı |
claret n.
|
|
11 |
General |
kırmızı veya beyaz çiçekli ahududu |
salmonberry n.
|
|
12 |
General |
kırmızı üçgül |
crimson clover n.
|
|
13 |
General |
kırmızı kil |
red clay n.
|
|
14 |
General |
kırmızı papağan |
lory n.
|
|
15 |
General |
kırmızı kuş üzümü |
red currant n.
|
|
16 |
General |
kırmızı yaban mersini |
cowberry n.
|
|
17 |
General |
kırmızı biber |
chili n.
|
|
18 |
General |
kırmızı telefon |
hot line n.
|
|
|
19 |
General |
parlak kırmızı renk |
minium n.
|
|
20 |
General |
kırmızı şarap meyve suyu ve soda karışımı ile elde edilen alkollü punç |
sangaree n.
|
|
21 |
General |
kırmızı balık |
amberfish n.
|
|
22 |
General |
kırmızı yanak |
florid n.
|
|
23 |
General |
kırmızı nokta |
red dot n.
|
|
24 |
General |
kırmızı şebboy |
gilliflower n.
|
|
25 |
General |
kırmızı renk |
rubric n.
|
|
26 |
General |
tatlı bir tür kırmızı biberin tozuyla yapılan baharat |
paprika n.
|
|
27 |
General |
kırmızı ışık |
safelight n.
|
|
28 |
General |
bazı kuşlarda gerdandaki kırmızı uzantı |
wattle n.
|
|
29 |
General |
kırmızı harflerle yazılmış |
rubric n.
|
|
30 |
General |
kan kırmızı |
crimson n.
|
|
31 |
General |
koyu kırmızı boya |
lake n.
|
|
32 |
General |
ortası siyah çizgili kırmızı gagalı siyah ve beyaz renkli büyük bir batı afrika leyleği |
saddlebill n.
|
|
33 |
General |
morumsu kırmızı renk |
magenta n.
|
|
34 |
General |
kırmızı şarap |
ruby n.
|
|
35 |
General |
doğal kırmızı kobalt sülfat |
erythrite n.
|
|
36 |
General |
yazı başlığı (kırmızı) |
rubric n.
|
|
37 |
General |
kırmızı tebeşir |
raddle n.
|
|
38 |
General |
kırmızı pirinç |
red brass n.
|
|
39 |
General |
kırmızı toprak |
terra rossa n.
|
|
40 |
General |
kırmızı balmumu |
sealing wax n.
|
|
41 |
General |
kırmızı deniz otu |
dulse n.
|
|
42 |
General |
parlak kırmızı |
cinnabar n.
|
|
43 |
General |
kitaplarda kırmızı harflerle basılan yazı |
rubric n.
|
|
44 |
General |
kırmızı biber |
capsicum n.
|
|
45 |
General |
kırmızı pulpa |
red pulp n.
|
|
46 |
General |
trafik lambasında kırmızı ışık |
red light n.
|
|
47 |
General |
kırmızı böceği |
cochineal insect n.
|
|
48 |
General |
kırmızı boya |
cochineal n.
|
|
49 |
General |
eski kitaplarda kırmızı harflerle basılan kısım |
rubric n.
|
|
50 |
General |
koyu kırmızı |
deep red n.
|
|
51 |
General |
koyu kırmızı renk |
crimson n.
|
|
52 |
General |
kırmızı oy |
negative vote n.
|
|
53 |
General |
eflatuni kırmızı |
purplish red n.
|
|
54 |
General |
kırmızı balık |
goldfish n.
|
|
55 |
General |
kırmızı gagalı dağkargası |
chough n.
|
|
56 |
General |
kırmızı şarap meyve suyu ve soda karışımı ile elde edilen alkollü punç |
sangria n.
|
|
57 |
General |
kırmızı renge karşı kör |
red blind n.
|
|
58 |
General |
kırmızı bandıra |
red ensign n.
|
|
|
59 |
General |
kırmızı biber |
chili pepper n.
|
|
60 |
General |
kırmızı yeşil sistemi |
red and green system n.
|
|
61 |
General |
kırmızı halı |
red carpet n.
|
|
62 |
General |
parlak kırmızı |
vermillion n.
|
|
63 |
General |
kırmızı kalem |
red pen n.
|
|
64 |
General |
kırmızı kalem |
red pencil n.
|
|
65 |
General |
kırmızı lekeli dil |
strawberry tongue n.
|
|
66 |
General |
yüzdeki kırmızı leke |
strawberry mark n.
|
|
67 |
General |
kırmızı et |
red meat n.
|
|
68 |
General |
kırmızı ışık |
red light n.
|
|
69 |
General |
kırmızı lahana |
red cabbage n.
|
|
70 |
General |
kırmızı tuğla |
red brick n.
|
|
71 |
General |
kırmızı tuğla |
redbrick n.
|
|
72 |
General |
kırmızı şarap |
claret n.
|
|
73 |
General |
deridedeki kırmızı nokta |
blotch n.
|
|
74 |
General |
kırmızı biber |
chilli n.
|
|
75 |
General |
parlak kırmızı |
carmine n.
|
|
76 |
General |
mora çalan kırmızı |
magenta n.
|
|
77 |
General |
kırmızı başlıklı kız |
little red riding hood n.
|
|
78 |
General |
kırmızı kilden yapılmış toprak kap kacak |
redware n.
|
|
79 |
General |
kırmızı bronz |
red bronze n.
|
|
80 |
General |
kırmızı şarap kadehi |
claret n.
|
|
81 |
General |
kırmızı şarap şişesi |
burgundy bottle n.
|
|
82 |
General |
bordeaux cinsi en iyi kırmızı şarap |
cabernet n.
|
|
83 |
General |
kırmızı kurdele |
red ribbon n.
|
|
84 |
General |
güney amerika yerlilerinin yüzlerine sürdükleri kırmızı renkte bir boya |
chica n.
|
|
85 |
General |
kırmızı elma |
red apple n.
|
|
86 |
General |
kırmızı balon |
red balloon n.
|
|
87 |
General |
kırmızı ışık |
stoplight n.
|
|
88 |
General |
kırmızı ceketli adam |
man in the red jacket n.
|
|
89 |
General |
kırmızı çalı çayı |
red tea n.
|
|
90 |
General |
kırmızı çalı çayı |
bush tea n.
|
|
91 |
General |
kırmızı çalı çayı |
rooibos tea n.
|
|
92 |
General |
kırmızı çalı çayı |
redbush tea n.
|
|
93 |
General |
pembe veya kırmızı rengin bir tonu |
pompadour n.
|
|
94 |
General |
kırmızı altın |
rose gold n.
|
|
95 |
General |
kırmızı/kızarmış gözler |
red eyes n.
|
|
96 |
General |
kırmızı ev |
red house n.
|
|
97 |
General |
kırmızı gül |
red rose n.
|
|
98 |
General |
kırmızı ruj |
red lipstick n.
|
|
99 |
General |
kırmızı üzümlerin olgunlaşıp renklerinin yeşilden pembe tonlarına dönmesi |
veraison n.
|
|
100 |
General |
berber dükanının kapısındaki kırmızı beyaz işaret |
barber's pole n.
|
|
101 |
General |
kırmızı solucan |
brandling n.
|
|
102 |
General |
kırmızı biber |
cayenne n.
|
|
103 |
General |
kırmızı veya beyaz burgonya şarabı |
beaujolais n.
|
|
104 |
General |
kırmızı pelerin |
red cape n.
|
|
105 |
General |
bir kırmızı şarap türü |
merlot n.
|
|
106 |
General |
elizabet ingiltere'sinde yalnızca üst sosyal konumdaki kişilerin giyebildikleri kırmızı renkli kostüm |
crimson clothing n.
|
|
107 |
General |
noel babanın kırmızı burunlu geyiği |
rudolph n.
|
|
108 |
General |
kırmızı elbise |
red dress n.
|
|
109 |
General |
kırmızı tükenmez kalem |
red pen n.
|
|
110 |
General |
kırmızı yüzey |
red surface n.
|
|
111 |
General |
kırmızı kil |
adamic earth n.
|
|
112 |
General |
kırmızı toprak |
adamic earth n.
|
|
113 |
General |
yuvarlak kırmızı renkli mücevher |
carbuncle [old-fashioned] n.
|
|
114 |
General |
18.yy'da kadınların giydiği kırmızı kısa ve şapkalı giysi |
cardinal n.
|
|
115 |
General |
koyu eflatuni kırmızı |
raspberry n.
|
|
116 |
General |
çin geleneğine göre iyi şans getirdiği düşünülen, kırmızı bir zarf içinde verilen para. |
red packet n.
|
|
117 |
General |
kırmızı giysi |
red n.
|
|
118 |
General |
kırmızı kürklü hayvan |
red n.
|
|
119 |
General |
kırmızı alarm |
red alert n.
|
|
120 |
General |
çin yeni yılı'nda bekar gençlere verilen kırmızı zarf içindeki para |
red envelope n.
|
|
121 |
General |
belli bir grupta kırmızı başlığı ile ayırt edilen kimse |
redhead n.
|
|
122 |
General |
kırmızı çizgi |
redline n.
|
|
123 |
General |
kırmızı hat |
redline n.
|
|
124 |
General |
kırmızı olma |
redness n.
|
|
125 |
General |
giysi ya da üniformasında kırmızı tişört bulunan topluluk, dernek, vb. üyesi |
redshirt n.
|
|
126 |
General |
kırmızı şarap yapımında kullanılan bir üzüm türü |
cabarnet sauvignon n.
|
|
127 |
General |
kırmızı kahverengi |
umber n.
|
|
128 |
General |
bir tür üzüm ve bu üzümden yapılan kırmızı şarap |
zinfandel n.
|
|
129 |
General |
siyah veya kırmızı uçlu kurşunkalem |
keelivine n.
|
|
130 |
General |
siyah veya kırmızı uçlu kurşunkalem |
keelyvine pen n.
|
|
131 |
General |
gürültülü şekilde patlayan kırmızı top şeklinde bir havai fişek |
cherry bomb n.
|
|
132 |
General |
çevresinden kırmızı kurdele ile sarılmış ve içine mum yerleştirilmiş bir portakaldan yapılan noel süsü |
kriss kringle n.
|
|
133 |
General |
kırmızı renk |
lastery n.
|
|
134 |
General |
parlak kırmızı |
vermily [obsolete] n.
|
|
135 |
General |
koyu kırmızı |
puce n.
|
|
136 |
General |
yerliler tarafından brezilya ve bolivya'nın amazon ormanlarında yaşadığı ileri sürülen insan boyutunda tembel hayvana benzer kırmızı kürklü bir yaratık |
mapinguari n.
|
|
137 |
General |
yerliler tarafından brezilya ve bolivya'nın amazon ormanlarında yaşadığı ileri sürülen insan boyutunda tembel hayvana benzer kırmızı kürklü bir yaratık |
mapinguary n.
|
|
138 |
General |
sedef otugiller familyasına mensup avustralya'ya özgü bir ağacın mauna benzeyen açık kırmızı ahşabı |
maple n.
|
|
139 |
General |
sedef otugiller familyasına mensup avustralya'ya özgü bir ağacın mauna benzeyen açık kırmızı ahşabı |
queensland maple n.
|
|
140 |
General |
yaban mersini kırmızısı veya orta ton nar kırmızısından daha sarımsı ve daha mat olan koyu bir kırmızı |
marroon n.
|
|
141 |
General |
(tekstilde) mürdüm renginden daha mat olan ve mora çalan koyu kırmızı tonu |
marroon n.
|
|
142 |
General |
kırmızı boyalı harflerle süsleme (el yazması) |
miniation n.
|
|
143 |
General |
kırmızı yazma |
miniation n.
|
|
144 |
General |
kırmızı işaretleme |
miniation n.
|
|
145 |
General |
görevi belirli sözcükleri veya harfleri kırmızı ile yazmak olan sanatçı |
miniaturist [obsolete] n.
|
|
146 |
General |
kırmızı düğme |
red button n.
|
|
147 |
General |
kırmızı tuş |
red button n.
|
|
148 |
General |
şişik ve bazen kırmızı burun |
bottle nose n.
|
|
149 |
General |
kırmızı çizgi |
bottom line n.
|
|
150 |
General |
(ciltte) kırmızı nokta |
bubukle [obsolete] n.
|
|
151 |
General |
azur mavisinden daha kırmızı ve koyu bir mavi tonu |
liberty n.
|
|
152 |
General |
azur mavisinden daha kırmızı ve koyu bir mavi tonu |
regatta n.
|
|
153 |
General |
matadorun boğayı yönlendirmek için kullandığı kısa ve kırmızı pelerin |
muleta n.
|
|
154 |
General |
kiraz kırmızısından daha mavimsi olan bir kırmızı tonu |
gladiolus n.
|
|
155 |
General |
şam gülünü andıran koyu bir kırmızı tonu |
damask color n.
|
|
156 |
General |
kırmızı çizgileri bulunan bir yeşil elma çeşidi |
gravenstein n.
|
|
157 |
General |
hanedan armalarında kullanılan kırmızı |
gules n.
|
|
158 |
General |
kırmızı nesne |
gules n.
|
|
159 |
General |
(hanedan armalarında) kırmızı renkli yuvarlak |
guze n.
|
|
160 |
General |
(hanedan armalarında) kırmızı morumsu dut rengi |
murrey n.
|
|
161 |
General |
kırmızı renk |
rosette n.
|
|
162 |
General |
koyu kırmızı |
ruby n.
|
|
163 |
General |
kırmızı renk |
rud [dialect] n.
|
|
164 |
General |
kırmızı tonlarda makyaj |
rud n.
|
|
165 |
General |
bir kırmızı tonu |
turkish-crescent red n.
|
|
166 |
General |
kırmızı mühür |
impression n.
|
|
167 |
General |
koyu morumsu bir kırmızı tonu |
gooseberry n.
|
|
168 |
General |
(bilardo) oyuncunun karambol ve kırmızı topu deliğe sokarak iki şekilde sayı aldığı vuruş |
combination shot n.
|
|
169 |
General |
kırmızı şeritle süslenmiş soytarı şapkası |
coxcomb [obsolete] n.
|
|
170 |
General |
turuncumsu bir kırmızı tonu |
dragon's blood n.
|
|
171 |
General |
turuncumsu bir kırmızı tonu |
dragon's-blood red n.
|
|
172 |
General |
avustralya'ya özgü kırmızı bir meyve |
peach n.
|
|
173 |
General |
acı kırmızı biber |
pepper n.
|
|
174 |
General |
çeşitli kırmızı pigmentlere verilen ad |
sandix n.
|
|
175 |
General |
genellikle beyaz kurşunun tav edilmesi ile elde edilen kırmızı bir pigment |
sandix n.
|
|
176 |
General |
çeşitli kırmızı pigmentlere verilen ad |
sandyx n.
|
|
177 |
General |
genellikle beyaz kurşunun tav edilmesi ile elde edilen kırmızı bir pigment |
sandyx n.
|
|
178 |
General |
arma üzerinde yer alan kırmızı gagalı dağ kargası figürü |
cornish chough n.
|
|
179 |
General |
kırmızı ve sarı arasındaki renk |
orangeness n.
|
|
180 |
General |
iyi boyanmış kırmızı kumaş |
scarlet n.
|
|
181 |
General |
kırmızı kumaş |
scarlet n.
|
|
182 |
General |
kırmızı kumaşlar |
scarlet n.
|
|
183 |
General |
profesyonel statüyü gösteren veya üniforma olarak giyilen kırmızı renkli giysi |
scarlet n.
|
|
184 |
General |
kırmızı elbise giyen kimseler |
scarlet n.
|
|
185 |
General |
iyi boyanmış kırmızı kumaş |
scarlet in grain n.
|
|
186 |
General |
nadiren tavuk, balık ve kırmızı et tüketen kimse |
semivegetarian n.
|
|
187 |
General |
serafim meleğinin kutsal ateşi temsilen kırmızı renkte betimlenmesi |
seraph n.
|
|
188 |
General |
kırmızı üzüm |
red grapes n.
|
|
189 |
General |
kırmızı ada soğanı türevi bir fare zehri |
squill n.
|
|
190 |
General |
(kaba yün kumaşta kullanılan) parlak kırmızı renk |
stammel n.
|
|
191 |
General |
(kaba yün kumaşta kullanılan) parlak kırmızı renk |
stammelcolor n.
|
|
192 |
General |
kırmızı koyun postu |
strawberry roan n.
|
|
193 |
General |
kırmızı donlu at |
strawberry roan n.
|
|
194 |
General |
kırmızı renkli at |
strawberry roan n.
|
|
195 |
General |
genellikle yalnızca yeşil ve kırmızı renklerinden oluşan ufak gökkuşağı |
supernumerary rainbow n.
|
|
196 |
General |
kırmızı işaretlemek |
rubricate v.
|
|
197 |
General |
kırmızı yazmak |
rubricate v.
|
|
198 |
General |
kırmızı ışıkta geçmek |
run a red light v.
|
|
199 |
General |
kırmızı ışık ihlalinde bulunmak |
commit a red light violation v.
|
|
200 |
General |
kırmızı ışıkta durmak |
stop at red lights v.
|
|
201 |
General |
kırmızı bülten çıkarmak |
issue a red notice for v.
|
|
202 |
General |
kırmızı bülten yayınlamak |
issue a red notice for v.
|
|
203 |
General |
kırmızı ışıkta geçmek |
jump a red light v.
|
|
204 |
General |
kırmızı halıda yürümek |
work the red carpet v.
|
|
205 |
General |
kırmızı halının üzerinde yürümek |
walk on the red carpet v.
|
|
206 |
General |
kırmızı halıda yürümek |
walk on the red carpet v.
|
|
207 |
General |
kırmızı halının üzerinde yürümek |
work the red carpet v.
|
|
208 |
General |
kırmızı mürekkeple işaretlemek |
red-ink v.
|
|
209 |
General |
kırmızı boyalı harflerle süslemek (el yazması) |
miniate v.
|
|
210 |
General |
kırmızı yazmak |
miniate v.
|
|
211 |
General |
kırmızı işaretlemek |
miniate v.
|
|
212 |
General |
kırmızı şarap içmek |
claret v.
|
|
213 |
General |
grimsi kırmızı rengine boyamak |
damask v.
|
|
214 |
General |
kırmızı rengini vermek |
gule v.
|
|
215 |
General |
kırmızı olmak |
rubify [rare] v.
|
|
216 |
General |
kırmızı ile süslemek |
rubric v.
|
|
217 |
General |
koyu kırmızı hale getirmek |
ruby v.
|
|
218 |
General |
kırmızı boya ile boyamak |
ingrain [obsolete] v.
|
|
219 |
General |
(bir şeyden) daha kırmızı olmak |
outred v.
|
|
220 |
General |
kırmızı ile renklendirmek |
scarlet v.
|
|
221 |
General |
parlak kırmızı renkli |
carmine adj.
|
|
222 |
General |
koyu kırmızı |
crimson adj.
|
|
223 |
General |
kadar kırmızı |
as red as adj.
|
|
224 |
General |
kırmızı suratlı |
rubicund adj.
|
|
225 |
General |
kan gibi kırmızı |
sanguine adj.
|
|
226 |
General |
parlak kırmızı |
cardinal adj.
|
|
227 |
General |
parlak kırmızı |
vermilion adj.
|
|
228 |
General |
koyu gri ve koyu kırmızı |
dark gray and dark red adj.
|
|
229 |
General |
koyu kırmızı |
dark red adj.
|
|
230 |
General |
kırmızı çizgili |
red-lined adj.
|
|
231 |
General |
kan kırmızı |
blood red adj.
|
|
232 |
General |
rengi aşırı kırmızı olan |
blood red adj.
|
|
233 |
General |
kan kırmızı |
blood-red adj.
|
|
234 |
General |
kan gibi kırmızı |
blood-red adj.
|
|
235 |
General |
rengi aşırı kırmızı olan |
blood-red adj.
|
|
236 |
General |
kan gibi kırmızı |
blood red adj.
|
|
237 |
General |
kırmızı suratlı |
blowzy adj.
|
|
238 |
General |
kırmızı suratlı |
blowsy adj.
|
|
239 |
General |
kırmızı kil |
lateritic adj.
|
|
240 |
General |
kırmızı yanaklı |
red-cheeked adj.
|
|
241 |
General |
parlak kırmızı hale gelmiş |
carminated adj.
|
|
242 |
General |
parlak kırmızı karıştırılmış |
carminated adj.
|
|
243 |
General |
kırmızı kesilmiş |
reddened adj.
|
|
244 |
General |
kırmızı çizgili |
reddish-striped adj.
|
|
245 |
General |
kırmızı gözlü |
red-eyed adj.
|
|
246 |
General |
gözlerinin etrafı kırmızı halkalı |
red-eyed adj.
|
|
247 |
General |
kırmızı harflerle yazılan (kilise takvimindeki bayram günleri gibi) |
red-letter adj.
|
|
248 |
General |
kırmızı kenarlı |
red-rimmed adj.
|
|
249 |
General |
kırmızı çizgili |
red-streaked adj.
|
|
250 |
General |
kırmızı çizgili |
red-striped adj.
|
|
251 |
General |
kırmızı kahverengi |
umber adj.
|
|
252 |
General |
kırmızı renkli |
erythrean adj.
|
|
253 |
General |
kırmızı giyen |
berouged adj.
|
|
254 |
General |
belirgin şekilde kırmızı |
berouged adj.
|
|
255 |
General |
parlak kırmızı |
berouged adj.
|
|
256 |
General |
koyu kırmızı renkli |
wine adj.
|
|
257 |
General |
kan kırmızı |
bloodred adj.
|
|
258 |
General |
kaba ve kırmızı suratlı |
blousy adj.
|
|
259 |
General |
şişman ve kırmızı suratlı |
blousy adj.
|
|
260 |
General |
kaba ve kırmızı suratlı |
blowsy adj.
|
|
261 |
General |
şişman ve kırmızı suratlı |
blowsy adj.
|
|
262 |
General |
kaba ve kırmızı suratlı |
blowzed adj.
|
|
263 |
General |
şişman ve kırmızı suratlı |
blowzed adj.
|
|
264 |
General |
kaba ve kırmızı suratlı |
blowsed adj.
|
|
265 |
General |
şişman ve kırmızı suratlı |
blowsed adj.
|
|
266 |
General |
(alev) kırmızı veya parlak olmayan |
blue adj.
|
|
267 |
General |
kırmızı renkte |
minious [obsolete] adj.
|
|
268 |
General |
koyu kırmızı |
high-red adj.
|
|
269 |
General |
koyu kırmızı renkte |
garnet adj.
|
|
270 |
General |
grimsi kırmızı olan |
damask adj.
|
|
271 |
General |
kırmızı renkli |
gules adj.
|
|
272 |
General |
(hanedan armalarında) kırmızı renk içeren |
guly [obsolete] adj.
|
|
273 |
General |
kahverengimsi kırmızı renkli |
oeil-de-perdrix adj.
|
|
274 |
General |
kırmızı renkte |
roan adj.
|
|
275 |
General |
kırmızı deri renginde hazırlanmış |
roan adj.
|
|
276 |
General |
kırmızı renkli |
roan adj.
|
|
277 |
General |
kırmızı yapan |
rubific adj.
|
|
278 |
General |
kırmızı renkli |
rubric adj.
|
|
279 |
General |
kırmızı yazılı |
rubric adj.
|
|
280 |
General |
kırmızı basılmış |
rubric adj.
|
|
281 |
General |
kırmızı ile işaretlenmiş |
rubric adj.
|
|
282 |
General |
kırmızı harfli |
rubric adj.
|
|
283 |
General |
kırmızı ile işaretlenmiş |
rubricate [obsolete] adj.
|
|
284 |
General |
koyu kırmızı renkli |
ruby adj.
|
|
285 |
General |
tarçına çalan bir kırmızı tonu |
cinnamon-red adj.
|
|
286 |
General |
parlak kırmızı |
coccineous adj.
|
|
287 |
General |
hafif turunculu kırmızı renkte olan |
pompeian red adj.
|
|
288 |
General |
kan gibi kırmızı |
sanguinaceous adj.
|
|
289 |
General |
(hanedan armalarında) kırmızı morumsu dut rengi |
sanguine adj.
|
|
290 |
General |
turuncumsu kırmızı |
orangish-red adj.
|
|
291 |
General |
kırmızı giyinmiş |
scarlet adj.
|
|
292 |
General |
kırmızı kumaş ile kaplanmış |
scarlet adj.
|
|
293 |
General |
kırmızı kumaş ile süslenmiş |
scarlet adj.
|
|
294 |
General |
kırmızı suratlı bir şekilde |
blowzily adv.
|
|
295 |
General |
kırmızı renkle |
redly adv.
|
|
296 |
General |
kırmızı tonla |
ruddily adv.
|
|
297 |
General |
kırmızı anlamı veren ön ek |
erythr- pref.
|
|
298 |
General |
kırmızı anlamını veren bir ön ek |
rhod- pref.
|
|
299 |
General |
kırmızı anlamını veren bir ön ek |
rhodo- pref.
|
|
300 |
General |
kırmızı anlamı veren ön ek |
pyrrh- pref.
|
|
301 |
General |
kırmızı anlamı veren ön ek |
pyrrho- pref.
|
|
302 |
General |
kırmızı anlamı veren ön ek |
pyrro- pref.
|
|
303 |
General |
kırmızı ve yeşil renklerinin birbirine karıştırılması ile karakterize edilen daltonizm veya döteranopiden birine dair |
rg (red-green) abrev.
|
|
Phrasals |
|
304 |
Phrasals |
(siyah/kırmızı ile) yuvarlak içine almak |
circle something in (red/black) v.
|
|
Colloquial |
|
305 |
Colloquial |
genelev önlerine ayırt edici olarak konan kırmızı lamba |
red light n.
|
|
306 |
Colloquial |
genellikle itfaiye araçlarında kullanılan parlak kırmızı renk |
fire engine red n.
|
|
307 |
Colloquial |
kırmızı oy |
black ball n.
|
|
308 |
Colloquial |
kırmızı süet |
red suede n.
|
|
309 |
Colloquial |
kırmızı ışıkta beklerken arabadan inip etrafında dönerek yer değiştirme |
chinese fire drill n.
|
|
310 |
Colloquial |
ucuz kırmızı şarap |
ink n.
|
|
311 |
Colloquial |
gün doğumundan kısa bir süre sonraki ve gün batımından kısa bir süre önceki, gökyüzünün kırmızı olduğu zaman |
golden hour n.
|
|
312 |
Colloquial |
kırmızı balık |
goldie n.
|
|
313 |
Colloquial |
kırmızı gömlek |
red shirt v.
|
|
314 |
Colloquial |
kırmızı/pas rengi |
rusty-dusty adj.
|
|
315 |
Colloquial |
kırmızı kurdele |
brownie points expr.
|
|
316 |
Colloquial |
ne bekliyorsun, kırmızı kurdele mi? |
what do you want, a cookie? expr.
|
|
317 |
Colloquial |
ne olmuş yani, kırmızı kurdele mi takalım? |
what do you want, a cookie? expr.
|
|
318 |
Colloquial |
birazcık kırmızı |
a pop of red expr.
|
|
319 |
Colloquial |
bir parça kırmızı |
a pop of red expr.
|
|
320 |
Colloquial |
ne bekliyorsun, kırmızı kurdele mi? |
what do you want, a biscuit? [uk] expr.
|
|
321 |
Colloquial |
ne olmuş yani, kırmızı kurdele mi takalım? |
what do you want, a biscuit? [uk] expr.
|
|
Idioms |
|
322 |
Idioms |
kırmızı çizgisi |
a red flag to a bull [us] n.
|
|
323 |
Idioms |
kırmızı çizgisi |
a red flag before a bull [us] n.
|
|
324 |
Idioms |
kırmızı hap-mavi hap seçeneğindeki mavi hap |
blue pill n.
|
|
325 |
Idioms |
boğaya kırmızı gösterme |
a red flag before a bull [us] n.
|
|
326 |
Idioms |
kırmızı ışıkta dururken arabaları değiştirme şakası |
chinese fire drill n.
|
|
327 |
Idioms |
kırmızı hat |
a hot line (to somebody) n.
|
|
328 |
Idioms |
kırmızı alarm |
a red flag [us] n.
|
|
329 |
Idioms |
kırmızı çizgisi |
a red rag to a bull n.
|
|
330 |
Idioms |
boğaya kırmızı gösterme |
a red rag to a bull n.
|
|
331 |
Idioms |
boğaya kırmızı gösterme |
(like) a red rag to a bull n.
|
|
332 |
Idioms |
kırmızı kart görme |
an early bath n.
|
|
333 |
Idioms |
kırmızı kart görme |
an early bath n.
|
|
334 |
Idioms |
kırmızı halı serme |
red-carpet treatment n.
|
|
335 |
Idioms |
koyu kırmızı |
scarlet red n.
|
|
336 |
Idioms |
biyolojik leke olarak kullanılan koyu kırmızı/kızıl boya |
scarlet red n.
|
|
337 |
Idioms |
kırmızı mürekkep kanamak |
be bleeding red ink v.
|
|
338 |
Idioms |
kırmızı halılar sermek |
put out the red carpet (for someone) v.
|
|
339 |
Idioms |
ayağının altına kırmızı halı sermek |
put out the red carpet (for someone) v.
|
|
340 |
Idioms |
yoluna kırmızı halılar sermek |
put out the red carpet (for someone) v.
|
|
341 |
Idioms |
biri için kırmızı halılar sermek |
give someone the red carpet treatment v.
|
|
342 |
Idioms |
önüne kırmızı halı sermek |
roll out the red carpet v.
|
|
343 |
Idioms |
önüne kırmızı halı serilmek |
get red-carpet treatment v.
|
|
344 |
Idioms |
önüne kırmızı halı sermek |
give someone red-carpet treatment v.
|
|
345 |
Idioms |
önüne kırmızı halı sermek |
give someone the red carpet treatment v.
|
|
346 |
Idioms |
önüne kırmızı halı serilmek |
have red-carpet treatment v.
|
|
347 |
Idioms |
önüne kırmızı halılar sermek |
give someone the red carpet treatment v.
|
|
348 |
Idioms |
kırmızı kart görmek |
have an early bath v.
|
|
349 |
Idioms |
kırmızı yanarken geçmek |
jump the light v.
|
|
350 |
Idioms |
kırmızı kar yağdığında |
a cold day in july expr.
|
|
351 |
Idioms |
kırmızı kar yağınca |
when pigs fly expr.
|
|
352 |
Idioms |
para peşin, kırmızı meşin |
no tickee, no washee expr.
|
|
353 |
Idioms |
para peşin, kırmızı meşin |
no ticky no washy expr.
|
|
354 |
Idioms |
para peşin, kırmızı meşin |
no ticky, no laundry expr.
|
|
355 |
Idioms |
kırmızı et (koyun/sığır) veya beyaz et (tavuk) |
leather or feather expr.
|
|
356 |
Idioms |
kırmızı et mi (koyun/sığır) yoksa beyaz et mi (tavuk)? |
leather or feather expr.
|
|
357 |
Idioms |
kırmızı et (koyun/sığır) veya kanatlı (tavuk) |
leather or feather expr.
|
|
358 |
Idioms |
kırmızı kar yağınca |
when hell freezes over and the devil learns to (ice) skate expr.
|
|
359 |
Idioms |
kırmızı halıda |
on the tapis rouge [dated] expr.
|
|
360 |
Idioms |
kırmızı kar yağınca |
if pigs had wings expr.
|
|
361 |
Idioms |
kırmızı kar yağınca |
if pigs had wings, they would/could fly expr.
|
|
362 |
Idioms |
kırmızı kar yağdığında |
it'll be a cold day in hell expr.
|
|
363 |
Idioms |
kırmızı kar yağdığında |
it'll be a long day in january expr.
|
|
364 |
Idioms |
kırmızı kar yağınca |
when pigs can fly expr.
|
|
Speaking |
|
365 |
Speaking |
kırmızı ışıkta dur |
stop at red lights expr.
|
|
366 |
Speaking |
kırmızı sarıdan daha koyudur |
red is darker than yellow expr.
|
|
367 |
Speaking |
senin şanslı rengin kırmızı |
your lucky color is red expr.
|
|
Trade/Economic |
|
368 |
Trade/Economic |
kırmızı şartlı akreditif |
red clause letter of credit n.
|
|
369 |
Trade/Economic |
kırmızı mürekkeple yazılan kayıt |
red ink entry n.
|
|
370 |
Trade/Economic |
kırmızı faiz |
interest in red n.
|
|
371 |
Trade/Economic |
kırmızı kayıtlı akredif |
red clause credit n.
|
|
372 |
Trade/Economic |
kırmızı bakiye |
red balance n.
|
|
373 |
Trade/Economic |
kırmızı konşimento |
red bill of lading n.
|
|
374 |
Trade/Economic |
kırmızı kayıtlı akreditif |
red clause credit n.
|
|
375 |
Trade/Economic |
kırmızı bakiye |
red-ink n.
|
|
376 |
Trade/Economic |
kırmızı ile işaretli alanları doldurunuz |
please fill the fields marked in red n.
|
|
377 |
Trade/Economic |
kırmızı mürekkeple yazılan kayıt |
red-ink entry n.
|
|
Politics |
|
378 |
Politics |
(ingiltere'de) devlet bakanlarının resmi belgelerini taşımak için kullanılan kırmızı deriyle kaplı kutu |
red box n.
|
|
379 |
Politics |
armacılıkta kullanılan kırmızı sol el |
red hand n.
|
|
380 |
Politics |
kırmızı eyalet |
red state [usa] n.
|
|
381 |
Politics |
kırmızı eyalet |
red state n.
|
|
382 |
Politics |
kırmızı bülten |
red notice n.
|
|
383 |
Politics |
kırmızı pasaport |
red passport n.
|
|
384 |
Politics |
kırmızı çizgi |
red line n.
|
|
385 |
Politics |
kırmızı pasaport |
diplomatic passport n.
|
|
386 |
Politics |
kırmızı renkli dikdörtgen danimarka ticaret gemisi bayrağı |
dannebrog n.
|
|
387 |
Politics |
kırmızı bültenle aranan |
sought with red notice adj.
|
|
Tourism |
|
388 |
Tourism |
kırmızı halı uygulaması |
red carpet treatment n.
|
|
Media |
|
389 |
Media |
kırmızı nokta |
scarlet letter n.
|
|
Technical |
|
390 |
Technical |
maun ağacını karartmak ve potasyum klorür yapımak amacıyla kullanılan kırmızı aşı boyası |
abraum n.
|
|
391 |
Technical |
yüksek bakır içeren kırmızı pirinç levha |
red brass n.
|
|
392 |
Technical |
(demir bileşikleri vb. ile) kırmızı renge boyanmış su |
redwater n.
|
|
393 |
Technical |
açık parlak kırmızı |
scarlet n.
|
|
394 |
Technical |
bakırlı kırmızı mineral |
niccolite n.
|
|
395 |
Technical |
ejderha ağacından üretilen kırmızı reçine |
dragon's blood n.
|
|
396 |
Technical |
kırmızı ateş |
red fire n.
|
|
397 |
Technical |
kırmızı çinko cevheri |
zincite n.
|
|
398 |
Technical |
kırmızı manganez |
red manganese n.
|
|
399 |
Technical |
kırmızı kahverengi aşı boyası |
umber n.
|
|
400 |
Technical |
kırmızı boya maddesi |
lake n.
|
|
401 |
Technical |
kırmızı renk pigmenti |
anthocyanin n.
|
|
402 |
Technical |
kırmızı demir oksit (boya) |
rubigo n.
|
|
403 |
Technical |
kırmızı ötesi |
infrared n.
|
|
404 |
Technical |
kırmızı boya |
kermes n.
|
|
405 |
Technical |
kırmızı kurşun kromat |
red lead ore n.
|
|
406 |
Technical |
kırmızı renk |
red colour n.
|
|
407 |
Technical |
kırmızı çamur |
red mud n.
|
|
408 |
Technical |
kırmızı okra |
reddle n.
|
|
409 |
Technical |
kırmızı yakut |
red ruby n.
|
|
410 |
Technical |
kırmızı sülyen |
red lead n.
|
|
411 |
Technical |
kırmızı renk |
gules n.
|
|
412 |
Technical |
kırmızı turnusol kağıdı |
red litmus paper n.
|
|
413 |
Technical |
kırmızı biber çubuğu |
chili bar n.
|
|
414 |
Technical |
kırmızı abanoz |
red elbony n.
|
|
415 |
Technical |
kırmızı hat |
grade line n.
|
|
416 |
Technical |
kırmızı çıma |
red painter n.
|
|
417 |
Technical |
kırmızı kil |
laterite n.
|
|
418 |
Technical |
kırmızı fosfor |
red phosphorus n.
|
|
419 |
Technical |
kırmızı körlüğü |
red blindness n.
|
|
420 |
Technical |
kırmızı cam |
red glass n.
|
|
421 |
Technical |
kırmızı ötesi |
infra-red n.
|
|
422 |
Technical |
kırmızı parlatma tozu |
jeveller's rouge n.
|
|
423 |
Technical |
kırmızı pigment |
red pigment n.
|
|
424 |
Technical |
kırmızı toprakboya |
red ocher n.
|
|
425 |
Technical |
kırmızı arsenik |
red arsenic n.
|
|
426 |
Technical |
kırmızı kurşun oksit |
read lead n.
|
|
427 |
Technical |
kırmızı ombra |
burnt umber n.
|
|
428 |
Technical |
kırmızı hat |
hot line n.
|
|
429 |
Technical |
kırmızı boya maddesi |
red dyestuff n.
|
|
430 |
Technical |
kırmızı boya özü |
red pigmet n.
|
|
431 |
Technical |
kırmızı sülyen boya |
red lead paint n.
|
|
432 |
Technical |
kırmızı zırnık |
red arsenic n.
|
|
433 |
Technical |
koyu kırmızı |
garnet n.
|
|
434 |
Technical |
koyu kırmızı asit çözeltisi |
andrade's indicator n.
|
|
435 |
Technical |
koyu kırmızı cam |
ruby n.
|
|
436 |
Technical |
koyu kırmızı |
oxblood n.
|
|
437 |
Technical |
koyu kırmızı parlaklık |
ruby lustre n.
|
|
438 |
Technical |
pancar kökündeki kırmızı renk boya maddesi |
betanin n.
|
|
439 |
Technical |
soluk kırmızı renkli doğal nikel arsenid |
niccolite n.
|
|
440 |
Technical |
tomruk işaretlemek için kullanılan kırmızı bir boya |
keel n.
|
|
441 |
Technical |
sertleştirilmiş kırmızı kauçuktan üretilen dayanıklı bir çeşit elastik |
antimony rubber n.
|
|
442 |
Technical |
ferrik oksit içeren kırmızı toz |
rouge n.
|
|
443 |
Technical |
emayede kullanılan kırmızı renk |
rubelle n.
|
|
444 |
Technical |
karışıma altın, bakır veya selenyum eklenmesiyle elde edilen kırmızı renkli cam |
ruby glass n.
|
|
445 |
Technical |
parlak kırmızı |
high-coloured adj.
|
|
446 |
Technical |
parlak kırmızı |
high-colored adj.
|
|
447 |
Technical |
koyu kırmızı |
haematitic adj.
|
|
Computer |
|
448 |
Computer |
kırmızı ile işaretleme |
redlining n.
|
|
449 |
Computer |
açık kırmızı |
light red n.
|
|
450 |
Computer |
gösterge kırmızı |
indicator red n.
|
|
451 |
Computer |
k kırmızı |
dark red n.
|
|
452 |
Computer |
kırmızı kazancı |
red gain n.
|
|
453 |
Computer |
kırmızı not defteri |
red notepad n.
|
|
454 |
Computer |
kırmızı-mor |
red-violet n.
|
|
455 |
Computer |
kırmızı renkli kalın yazı tipi |
bold red lettering n.
|
|
456 |
Computer |
kırmızı bloklar |
red blocks n.
|
|
457 |
Computer |
kırmızı kazanımı |
red gain n.
|
|
458 |
Computer |
kırmızı geçişi |
red gradient n.
|
|
459 |
Computer |
3b kırmızı |
3d red n.
|
|
460 |
Computer |
kırmızı, yeşil ve mavi ışığı kullanan üç renkli video görüntü biriminin renk modeli |
rgb n.
|
|
461 |
Computer |
metinde düzeltme yaparken kırmızı ile işaretlemek |
redline v.
|
|
Informatics |
|
462 |
Informatics |
kırmızı yeşil mavi |
red-green-blue n.
|
|
Telecom |
|
463 |
Telecom |
kırmızı işaret |
red signal n.
|
|
464 |
Telecom |
kırmızı/siyah kavram |
red/black concept n.
|
|
Electric |
|
465 |
Electric |
kırmızı hat |
hot line n.
|
|
Television |
|
466 |
Television |
kırmızı yeşil mavi |
rgb (red-green-blue) abrev.
|
|
Textile |
|
467 |
Textile |
eski kırmızı yöntemi |
old-red process n.
|
|
468 |
Textile |
kırmızı ipek pamuk ağacından elde edilen bitkisel bir lif |
red silk cotton n.
|
|
469 |
Textile |
özellikle kırmızı ve siyah olmak üzere iki farklı renkten oluşan bir ekose |
buffalo plaid n.
|
|
470 |
Textile |
morumsu kırmızının macentadan daha kırmızı ve soluk bir tonu |
ruby n.
|
|
471 |
Textile |
italyan yurtsever garibaldi'nin kırmızı gömleğinden esinlenilmiş kadın bluzu |
garibaldi n.
|
|
472 |
Textile |
kan kırmızı renkte kumaş |
cramoisie n.
|
|
473 |
Textile |
kan kırmızı renkte kumaş |
cramoisy n.
|
|
474 |
Textile |
(özellikle koyu kırmızı, pembe veya mavi) çiçek baskılı kumaş tasarımı |
pompadour n.
|
|
475 |
Textile |
kırmızı fon üzerine kaşmir desenleri bulunan bir iran halısı |
saraband n.
|
|
476 |
Textile |
kırmızı fon üzerine kaşmir desenleri bulunan bir iran halısı |
serebend n.
|
|
477 |
Textile |
parlak kırmızı renkte bir boyar madde |
solferino n.
|
|
478 |
Textile |
genellikle kırmızı renkli kaba bir yün kumaş |
stammel n.
|
|
Construction |
|
479 |
Construction |
kırmızı astarlı seramik |
red slip ware n.
|
|
480 |
Construction |
kırmızı pişmiş kil ürünü |
terra cotta n.
|
|
Woodworking |
|
481 |
Woodworking |
kırmızı sandalağacı kerestesi |
almug n.
|
|
482 |
Woodworking |
kırmızı sandalağacı kerestesi |
ruby wood n.
|
|
483 |
Woodworking |
afrika sandal ağacından elde edilen kırmızı odun |
barwood n.
|
|
484 |
Woodworking |
özsuyundan kauçuk üretilen brezilya'ya özgü bir orman ağacının kırmızı veya kırmızımsı kahverengi, sert ve dayanıklı ahşabı |
massaranduba n.
|
|
485 |
Woodworking |
özsuyundan kauçuk üretilen brezilya'ya özgü bir orman ağacının kırmızı veya kırmızımsı kahverengi, sert ve dayanıklı ahşabı |
macaranduba n.
|
|
486 |
Woodworking |
kırmızı bakam odunu |
braziletto n.
|
|
487 |
Woodworking |
kırmızı bakam ağacı |
brasiletto n.
|
|
488 |
Woodworking |
cocobolo ağacından elde edilen koyu kırmızı renkli sert odun |
granadilla n.
|
|
489 |
Woodworking |
cocobolo ağacından elde edilen koyu kırmızı renkli sert odun |
granadilla wood n.
|
|
490 |
Woodworking |
cocobolo ağacından elde edilen koyu kırmızı renkli sert odun |
granadillo n.
|
|
491 |
Woodworking |
kırmızı sandalağacı kerestesi |
rubywood n.
|
|
492 |
Woodworking |
pterocarpus cinsi ağacın kırmızı odunu |
padauk n.
|
|
Dyeing |
|
493 |
Dyeing |
koşnilden elde edilen parlak kırmızı renk pigmenti |
carmine n.
|
|
494 |
Dyeing |
parlak kırmızı |
carmine red n.
|
|
495 |
Dyeing |
lal kırmızı |
carmine red n.
|
|
496 |
Dyeing |
parlak kırmızı |
raspberry-red n.
|
|
497 |
Dyeing |
morun kuvarstan biraz daha kırmızı, menekşe renginden daha soluk bir tonu |
cattleya n.
|
|
498 |
Dyeing |
kırmızı boya |
red n.
|
|
499 |
Dyeing |
kırmızı pigment |
red n.
|
|
500 |
Dyeing |
bir tür kırmızı boyarmadde |
red corallin n.
|
|