Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
German - English
Hide
Details
Clear
History :
klinikpersonal
weakly damped
face-up
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
History
Sentences
Meanings of
"face-up"
in Turkish English Dictionary : 2 result(s)
Category
English
Turkish
General
1
General
face-up
adv.
yüzü yukarıya bakacak şekilde
Computer
2
Computer
face-up
expr.
yazılacak yüz yukarı
Meanings of
"face-up"
with other terms in English Turkish Dictionary : 69 result(s)
Category
English
Turkish
Phrasals
1
Phrasals
face up (to someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) yüzleşmek
Then we should all
face up
to our responsibilities.
O halde hepimiz sorumluluklarımızla
yüzleşmeliyiz.
More Sentences
2
Phrasals
face up
v.
gerçekle yüzleşmek
We have to
face up
to the realities of the global market.
Küresel pazarın
gerçekleriyle yüzleşmek
zorundayız.
More Sentences
3
Phrasals
face up
v.
sorunlarla yüzleşmek
We should
face up
to this issue.
Bu
sorunla yüzleşmeliyiz.
More Sentences
General
4
General
face up to difficulties
v.
zorluklara göğüs germek
5
General
face up to difficulties
v.
güçlüklere göğüs germek
6
General
face up to the past
v.
geçmişle yüzleşmek
7
General
sleep face up
v.
sırtüstü uyumak
8
General
face up
adv.
yüzü yukarıya bakacak şekilde
Phrasals
9
Phrasals
face up to
v.
kabullenmek
10
Phrasals
face up
v.
ön yüzünü yukarı çevirmek
11
Phrasals
face up
v.
ön yüzünü çevirmek
12
Phrasals
face up
v.
yazılı/baskılı yüzünü açmak
13
Phrasals
face up
v.
yazılı/baskılı yüzünü yukarı çevirmek
14
Phrasals
face up
v.
bir şeyle yüzleşmek
15
Phrasals
face up
v.
bir şeyle mücadele etmek
16
Phrasals
face up (to someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) karşısına çıkmak
17
Phrasals
face up (to someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) yüz yüze gelmek
18
Phrasals
face up
v.
ön yüzü yukarı gelecek şekilde konumlandırmak/yerleştirmek
19
Phrasals
face up
v.
kötü bir durumla yüzleşmek
20
Phrasals
face up
v.
suçuyla/sorumluluklarıyla yüzleşmek
21
Phrasals
face up
v.
suçunu/sorumluluklarını kabul etmek
22
Phrasals
face up
v.
sorunların üstüne gitmek
23
Phrasals
face up
v.
hoş olmayan bir duruma/soruna karşı durmak
24
Phrasals
face up
v.
hoş olmayan bir duruma/soruna göğüs germek
25
Phrasals
face up to
v.
göze almak
26
Phrasals
face up to
v.
önlemek
27
Phrasals
face up to
v.
katlanmak
28
Phrasals
face up to
v.
karşı koymak
29
Phrasals
face up to
v.
-i cesaretle karşılamak
30
Phrasals
face up
v.
nahoş bir durumla kararlılıkla yüzleşmek
Colloquial
31
Colloquial
mess face up
v.
suratını darmadağın etmek
32
Colloquial
mess face up
v.
suratını dağıtmak
33
Colloquial
mess face up
v.
ağzını burnunu kırmak
34
Colloquial
face up
adj.
sırt üstü yatmış
35
Colloquial
face up
adj.
yüzü yukarı bakacak şekilde yatmış
36
Colloquial
face up
adj.
düz yatmış
37
Colloquial
face up
adj.
ön yüzü yukarı gelece şekilde, yazılı/baskılı yüzü yukarı gelecek şekilde
38
Colloquial
face up
adj.
ön yüzü görünecek şekilde
39
Colloquial
face up
adj.
yazılı/baskılı yüzü görünecek şekilde
40
Colloquial
face up
adj.
ön yüzü açık şekilde
41
Colloquial
face up
adj.
düz şekilde
42
Colloquial
face up
adj.
ön yüz
43
Colloquial
face up
adj.
ön yüzü yukarı doğru
44
Colloquial
face up
adj.
ön yüzü görünür
45
Colloquial
face up
adj.
ön yüzü açık
46
Colloquial
face up/down
adj.
yüz üstü yatmış
47
Colloquial
face up/down
adj.
ters yatmış
48
Colloquial
face up/down
adj.
yüzükoyun yatmış
49
Colloquial
face up
adj.
açık/kapalı şekilde koyulan
50
Colloquial
face up
adj.
ön yüzü açık/kapalı şekilde koyulan
Idioms
51
Idioms
mess someone's face up
v.
birinin suratını darmadağın etmek
52
Idioms
mess someone's face up
v.
birinin suratını dağıtmak
53
Idioms
face up to
v.
her güçlüğe yılmadan karşı koymak
54
Idioms
face up to
v.
göğüs germek
55
Idioms
face up to
v.
metanetle karşılamak
56
Idioms
mess (one's) face up
v.
(birinin) suratını dağıtmak
57
Idioms
mess (one's) face up
v.
(birinin) suratını darmadağın etmek
58
Idioms
mess (one's) face up
v.
(birinin) ağzını burnunu kırmak
59
Idioms
face up
expr.
düz
60
Idioms
face up
expr.
yüzü yukarı bakacak şekilde
Computer
61
Computer
rear face-up
n.
arka üst yön
62
Computer
face up
n.
ön yüz
63
Computer
left face-up
n.
sol yukarı dönük
64
Computer
face up bin
n.
yukarı yönde kutu
65
Computer
face up tray
n.
yukarı yönde tepsi
66
Computer
face-up tray
n.
yukarı yönde tepsi
67
Computer
face-up stacker
n.
yüz yukarı yığın
68
Computer
face up
expr.
kağıdın ön yüzünü çevir
69
Computer
top bin face-up
expr.
üst sepet yukarı dönük
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of face-up
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy