expand - Turkish English Dictionary

expand

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "expand" in Turkish English Dictionary : 25 result(s)

English Turkish
Common Usage
expand v. yayılmak
If you only associate with your own kind, your ideas will never expand.
Sadece kendi türünüzle ilişki kurarsanız, fikirleriniz asla yayılmaz.

More Sentences
expand v. genişlemek
We all have healthcare that is expanding, certainly financially.
Hepimiz, kesinlikle finansal olarak genişleyen sağlık hizmetlerine sahibiz.

More Sentences
expand v. genişletmek
The council agrees to expand the old stadium.
Belediye eski stadyumu genişletmeyi kabul etti.

More Sentences
General
expand v. açmak
I am going to expand on some of these points.
Bu noktalardan bazılarını biraz daha açacağım.

More Sentences
expand v. şişmek
If you pump air into a tire it expands.
Lastiğe hava basarsanız, lasttik şişer.

More Sentences
expand v. büyümek
The company expanded with new factory investments.
Şirket yeni fabrika yatırımlarıyla büyüdü.

More Sentences
expand v. büyütmek
Growth continued to create shortages that expanded the black market.
Büyüme, karaborsayı büyüten kıtlıklar yaratmaya devam etti.

More Sentences
expand v. genişletmek
We think that within our rules, there is room for an expanded definition in relation to parliamentary documents.
Kurallarımız dahilinde parlamento belgeleri ile ilgili olarak genişletilmiş bir tanıma yer olduğunu düşünüyoruz.

More Sentences
expand v. genleşmek
Water expands when it freezes.
Su donduğunda genleşir.

More Sentences
expand v. rahatlamak
If you wish to meet someone tonight, you should expand a little.
Bu gece biriyle tanışmak istiyorsanız biraz rahatlamalısınız.

More Sentences
Computer
expand v. genişletmek
I do not want to expand any further during this first speech.
Bu ilk konuşma sırasında daha fazla genişletmek istemiyorum.

More Sentences
Physics
expand v. genleştirmek
Heat expands most things.
Isı çoğu şeyi genleştirir.

More Sentences
General
expand v. açılmak
expand v. kabarmak
expand v. geliştirmek
expand v. gelişmek
expand v. şişirmek
expand v. dönüşmek
expand v. tevsi etmek
expand v. açındırmak
expand v. yaymak
Technical
expand v. yaymak
Computer
expand v. açındırmak
expand expr. genişlet
expand expr. yay

Meanings of "expand" with other terms in English Turkish Dictionary : 81 result(s)

English Turkish
General
expand one's horizon v. ufkunu genişletmek
Good films expand one's horizons.
İyi filmler insanın ufkunu genişletir.

More Sentences
Idioms
expand into v. genişlemek
Thus our universe is expanding into nothing.
Yani evrenimiz hiçliğe doğru genişlemektedir.

More Sentences
General
expand one's authority v. yetkisini arttırmak
expand horizons v. yeni ufuklar açmak
expand one's business v. işi büyütmek
expand business v. işi büyütmek
expand one's scope v. kapsamını genişletmek
expand the capacity v. kapasite attırmak
expand the capacity v. kapasiteyi arttırmak
expand the capacity v. kapasiteyi yükseltmek
expand market v. pazar genişletmek
expand one's market share v. pazar payını genişletmek
expand the company v. şirketi büyütmek
expand the company v. şirket büyütmek
expand overseas v. yurt dışına açılmak
expand abroad v. yurt dışına açılmak
expand overseas v. yurtdışına açılmak
expand abroad v. yurtdışına açılmak
expand life-span v. ömrü uzatmak
expand horizon v. ufuk açmak
expand horizon v. ufuk genişletmek
expand one's mind v. zihnini genişletmek
expand one’s drug business v. uyuşturucu işini büyütmek
expand the business v. işi genişletmek
expand to v. -cek şekilde/üzere genişletmek/genişlemek/açmak
expand awareness v. farkındalığı artırmak
Phrasals
expand on v. açılım yapmak
expand on v. ayrıntılarıyla açıklamak
expand on v. ayrıntılı biçimde açıklamak
expand on v. ayrıntıya inmek
expand on v. daha detaylı bilgiler vermek
expand on v. derinine inmek
expand on v. detaylandırmak
expand upon something v. bir şeyi detaylandırmak
expand upon something v. bir konuyu açmak/detaylandırmak
expand upon something v. bir konuyu genişletmek
expand upon something v. bir şeyin üzerinde durmak
expand on something v. bir şeyi detaylandırmak
expand on something v. bir konuyu açmak/detaylandırmak
expand on something v. bir konuyu genişletmek
expand on something v. bir şeyin üzerinde durmak
expand into something v. büyüyüp bir şey haline gelmek
expand into something v. büyüyüp bir şey olmak
expand into something v. genişleyip bir şey haline gelmek
expand into something v. büyüyüp/genişleyip bir şeye dönüşmek
expand (something) into (something) v. büyüyüp (bir şey) haline gelmek
expand (something) into (something) v. büyüyüp (bir şey) olmak
expand (something) into (something) v. (bir şeyi) büyütüp (bir şey) haline getirmek
expand (something) into (something) v. (bir şeyi) büyütüp (bir şey) yapmak
expand (something) into (something) v. (bir şeyi) genişletip (bir şey) haline getirmek
expand (something) into (something) v. (bir şeyi) genişletip/büyütüp (bir şeye) dönüştürmek
expand upon (something) v. (bir şeyi) detaylıca tartışmak
expand upon (something) v. (bir şeyi) detaylıca ele almak
expand on (something) v. (bir şeyi) detaylıca tartışmak
expand on (something) v. (bir şeyi) detaylıca ele almak
Idioms
expand into v. çapı büyümek
expand one's horizons v. ufkunu genişletmek
Trade/Economic
expand trade n. dışa açılma
expand vision v. vizyon genişletmek
Law
expand contention v. talebi tevsi etmek
Computer
expand branch expr. alt düzeyleri göster
expand branch expr. alt düzeylerini göster
expand one level expr. bir alt düzeyini göster
expand file expr. dosya genişlet
expand drawing expr. çizimi genişlet
expand diagram expr. diyagramı genişlet
expand/collapse expr. genişlet/daralt
expand list expr. listeyi genişlet
auto expand expr. otomatik genişlet
expand items expr. öğeleri genişlet
expand slide expr. slayt genişlet
expand the selection expr. seçimi genişlet
expand mailer expr. posta göndericisini genişlet
expand an outline expr. seviye genişlet
expand selection expr. seçimi genişlet
expand all conversations expr. tüm iletişimleri genişlet
expand all expr. tümünü göster
expand all expr. tümünü genişlet
expand printers expr. yazıcılar öğesini genişlet
Apiculture
expand brood nest n. kuluçkalık genişlemesi
expand broodnest n. kuluçkalığın yayılması