Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | egemen olan | dominating adj. |
Politics | ||
Politics | egemen olan | reigning |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | kral yönetimde olmaksızın tek başına egemen olan kraliçe | queen regnant n. |
General | egemen olan görüşe uymak | swim with the tide v. |
Phrases | ||
Phrases | egemen olan mesuldür | noblesse oblige expr. |
Idioms | ||
Idioms | egemen olan görüşe karşı gelmek | swim against the tide v. |
Politics | ||
Politics | kıyıya egemen olan devletin talep ettiği iç kısımdaki boş bölge | hinterland n. |
Politics | petrol kontrolü sayesinde toplumda zengin ve egemen olan bir güç | oiligarchy n. |