|
Category |
Turkish |
English |
|
General |
|
1 |
General |
o zamandan beri |
since adv.
|
|
Most of those arrested during the two demonstrations have since not been charged with any offence.
İki gösteri sırasında tutuklananların çoğu o zamandan beri herhangi bir suçla itham edilmemiştir.
More Sentences
|
2 |
General |
çoktan beri |
long since adv.
|
|
Scientists have long since left the conception of higher purpose behind.
Bilim insanları yüce amaç kavramını çoktan beri aşmış durumdalar.
More Sentences
|
3 |
General |
o zamandan beri |
since then adv.
|
|
Since then, farmers have been forced to produce more and more for ever decreasing rewards.
O zamandan beri çiftçiler, giderek azalan ödüller karşılığında daha fazla üretim yapmaya zorlanmaktadır.
More Sentences
|
4 |
General |
aylardan beri |
for months adv.
|
|
Tom has been doing that for months.
Tom bunu aylardan beri yapmakta.
More Sentences
|
5 |
General |
bir saatten beri |
for an hour adv.
|
|
His phone has been busy for an hour.
Telefonu bir saatten beri meşgul çalıyor.
More Sentences
|
6 |
General |
çocukluğumdan beri |
since my childhood adv.
|
|
I've been in love with you since my childhood.
Çocukluğumdan beri sana aşığım.
More Sentences
|
7 |
General |
eylülden beri |
since september adv.
|
|
We are working on an intriguing project, since September last year.
Geçen yıl eylülden beri ilginç bir proje üzerine çalışıyoruz.
More Sentences
|
8 |
General |
başından beri |
all along adv.
|
|
I repeat once again; this is something we have said all along.
Bir kez daha tekrar ediyorum; bu bizim başından beri söylediğimiz bir şey.
More Sentences
|
9 |
General |
başından beri |
from the beginning adv.
|
|
From the beginning, the EU has led from the front.
Başından beri AB önden gitmiştir.
More Sentences
|
10 |
General |
o zamandan beri |
from that time adv.
|
|
From that time on, she always waited on him.
O zamandan beri, her zaman ona hizmet etti.
More Sentences
|
11 |
General |
dünden beri |
since yesterday adv.
|
|
We have been arguing about Turkey since yesterday.
Dünden beri Türkiye hakkında tartışıyoruz.
More Sentences
|
12 |
General |
ocaktan beri |
since january adv.
|
|
Jennifer has been working in London since January.
Jennifer ocaktan beri Londra'da çalışıyor.
More Sentences
|
13 |
General |
ocak ayından beri |
since january adv.
|
|
I have been working in the library since January.
Ocak ayından beri kütüphanede çalışıyorum.
More Sentences
|
14 |
General |
o günden beri |
since that day adv.
|
|
They have not spoken since that day.
O günden beri konuşmadılar.
More Sentences
|
15 |
General |
den beri |
since prep.
|
|
I've been waiting for your call since last night.
Dün geceden beri aramanı bekliyorum.
More Sentences
|
Colloquial |
|
16 |
Colloquial |
başlangıçtan beri |
from the beginning n.
|
|
People have eaten with their fingers from the beginning of history.
İnsanlar tarihin başlangıcından beri kendi parmaklarıyla yemek yedi.
More Sentences
|
17 |
Colloquial |
geldiğimden beri |
since i came n.
|
|
Since I came to this House in 1984, Wagonlit has provided an excellent service.
1984 yılında bu eve geldiğimden beri Wagonlit mükemmel bir hizmet sunuyor.
More Sentences
|
18 |
Colloquial |
ilk günden beri |
day one adv.
|
|
I've been there since I left the hospital on day one.
Hastaneden çıktığım ilk günden beri oradayım.
More Sentences
|
19 |
Colloquial |
başından beri |
from the get-go adv.
|
|
I had my doubts from the get-go.
Başından beri şüphelerim vardı.
More Sentences
|
|
20 |
Colloquial |
fi tarihinden beri |
donkey's years expr.
|
|
She's been in the same job for donkey's years.
Fi tarihinden beri aynı işi yapıyor.
More Sentences
|
21 |
Colloquial |
ilk günden beri |
from day one expr.
|
|
The relationship was a disaster from day one.
Bu ilişki ilk günden beri bir felaketti.
More Sentences
|
22 |
Colloquial |
pazartesiden beri |
since monday expr.
|
|
I've been sick with a cold since Monday.
Pazartesiden beri soğuk algınlığı geçiriyorum.
More Sentences
|
23 |
Colloquial |
(daha) ilk günden beri |
since day one expr.
|
|
Your ex-husband has been trying to break us apart since day one.
Eski kocanız ilk günden beri bizi ayırmaya çalışıyor.
More Sentences
|
Idioms |
|
24 |
Idioms |
en başından beri |
from the get-go adv.
|
|
I had my doubts from the get-go.
En başından beri şüphelerim vardı.
More Sentences
|
25 |
Idioms |
en başından beri |
from the outset expr.
|
|
It should be pointed out that from the outset the Commission was receptive to Parliament and the Ombudsman.
Komisyonun en başından beri Parlamento ve Ombudsmana karşı anlayışlı olduğu belirtilmelidir.
More Sentences
|
Speaking |
|
26 |
Speaking |
geldiğinden beri |
since you came n.
|
|
You've done nothing to harm us, since you came.
Geldiğinizden beri bize zarar verecek hiçbir şey yapmadınız.
More Sentences
|
27 |
Speaking |
geçen yazdan beri |
since last summer n.
|
|
She has lived with us since last summer.
Geçen yazdan beri bizimle yaşıyor.
More Sentences
|
28 |
Speaking |
liseden beri |
since high school expr.
|
|
That woman has been planning what to wear since high school.
O kadın liseden beri ne giyeceğini planlıyor.
More Sentences
|
Common Usage |
|
29 |
Common Usage |
-den beri |
from prep.
|
|
General |
|
30 |
General |
beri taraf |
this side n.
|
|
31 |
General |
eskiden beri |
time out of mind n.
|
|
32 |
General |
öteden beri |
time out of mind n.
|
|
33 |
General |
ataları eski çağlardan beri belirli bir yerde yaşamış olanlar |
aborigines n.
|
|
34 |
General |
eskiden beri kullanılıp popüler olan şey |
old standby n.
|
|
35 |
General |
geçmişten beri geçerli olma |
retroactivity n.
|
|
36 |
General |
öteden beri süregelen gelenek |
long-established tradition n.
|
|
37 |
General |
öteden beri süregelen gelenek |
deep-rooted tradition n.
|
|
38 |
General |
öteden beri süregelen gelenek |
a centuries-old tradition n.
|
|
39 |
General |
1990'lardan beri lübnan'da faaliyet gösteren filistinli aşırı dinci sünni grup |
band of partisans n.
|
|
40 |
General |
son yeniaydan beri geçen süre |
age of moon n.
|
|
41 |
General |
başından beri |
the whole time n.
|
|
42 |
General |
yeni güney galler sanat galerisi mütevelli heyetinin 1921'den beri verdiği bir ödül |
archibald prize [australia] n.
|
|
43 |
General |
uzun zamandan beri bir şeyi yapmadığı için onu iyi yapamamak |
be out of practice v.
|
|
44 |
General |
beri kılmak |
release from v.
|
|
45 |
General |
beri yandaki |
hither adj.
|
|
46 |
General |
çoktan beri bulunan |
of long standing adj.
|
|
47 |
General |
daha önceden beri varolan |
pre-existing adj.
|
|
48 |
General |
başlangıçtan beri var olan |
primordial adj.
|
|
49 |
General |
eskiden beri süregelen |
longstanding adj.
|
|
50 |
General |
daha önceden beri varolan |
preexisting adj.
|
|
51 |
General |
yıllardan beri süregelen |
yeared [obsolete] adj.
|
|
52 |
General |
ezelden beri var olan |
unoriginated adj.
|
|
53 |
General |
(genellikle born days ifadesinde kullanılır) doğduğundan beri mevcut olan |
born [dialect] adj.
|
|
54 |
General |
başından beri var olan |
founding adj.
|
|
55 |
General |
ne zamandan beri |
since when adv.
|
|
56 |
General |
yılından beri |
since the year adv.
|
|
57 |
General |
o zamandan beri |
thenceforth adv.
|
|
58 |
General |
başlangıçtan beri |
from the outset adv.
|
|
59 |
General |
öteden beri |
all along adv.
|
|
|
60 |
General |
çocukluktan beri |
from a child adv.
|
|
61 |
General |
öteden beri |
all along the line adv.
|
|
62 |
General |
ondan beri |
ever since adv.
|
|
63 |
General |
başından beri |
all the way adv.
|
|
64 |
General |
ezelden beri |
from all eternity adv.
|
|
65 |
General |
çocukluğundan beri |
from a boy adv.
|
|
66 |
General |
çoktan beri |
for ages adv.
|
|
67 |
General |
bir süreden beri |
for some time past adv.
|
|
68 |
General |
küçüklükten beri |
from a child adv.
|
|
69 |
General |
kısa bir süreden beri |
for a little while adv.
|
|
70 |
General |
o tarihten beri |
ever since adv.
|
|
71 |
General |
o günden beri |
from that day on adv.
|
|
72 |
General |
yıllardan beri |
for ages adv.
|
|
73 |
General |
çoktan beri |
for a long time adv.
|
|
74 |
General |
o zamandan beri |
since when adv.
|
|
75 |
General |
o zamandan beri |
thenceforward adv.
|
|
76 |
General |
başlangıçtan beri |
from the off adv.
|
|
77 |
General |
epey zamandan beri |
for some time past adv.
|
|
78 |
General |
bilinmeyen dönemlerden beri |
from time adv.
|
|
79 |
General |
uzun zamandan beri |
for a long time adv.
|
|
80 |
General |
birkaç yıldan beri |
for several years adv.
|
|
81 |
General |
uzun süreden beri |
for a long time adv.
|
|
82 |
General |
dünya kurulduğundan beri |
since the world began adv.
|
|
83 |
General |
çoktan beri |
for a long time (now) adv.
|
|
84 |
General |
kuruluşundan beri |
since its foundation adv.
|
|
85 |
General |
baştan beri |
from the beginning adv.
|
|
86 |
General |
duyduğumdan beri |
since i heard adv.
|
|
87 |
General |
icat edildiğinden beri |
since its invention adv.
|
|
88 |
General |
icat edildiğinden beri |
since the invention of adv.
|
|
89 |
General |
yıllardan beri |
for many years adv.
|
|
90 |
General |
ilk çağlardan beri |
since the early ages adv.
|
|
91 |
General |
çağlardan beri |
down the ages adv.
|
|
92 |
General |
uzun yıllardan beri |
for many years adv.
|
|
93 |
General |
-den beri sürekli olarak |
ever since adv.
|
|
94 |
General |
yüzyıllardan beri |
for centuries adv.
|
|
95 |
General |
öteden beri |
since before now adv.
|
|
96 |
General |
o tarihten beri |
from that time adv.
|
|
97 |
General |
nesillerden beri |
for generations adv.
|
|
98 |
General |
asırlardan beri |
for centuries adv.
|
|
99 |
General |
gece yarısından beri |
since midnight adv.
|
|
100 |
General |
gençliğinden beri |
since one's youth adv.
|
|
101 |
General |
insanlığın ilk günlerinden beri |
since the first days of humankind adv.
|
|
102 |
General |
yüzyıllardan beri |
for many centuries adv.
|
|
103 |
General |
eskiden beri |
from of old adv.
|
|
104 |
General |
-den beri |
down from adv.
|
|
105 |
General |
en başından beri |
since the very beginning adv.
|
|
106 |
General |
10 yıldan beri |
for 10 years adv.
|
|
107 |
General |
eski zamanlardan beri |
since the ancient times adv.
|
|
108 |
General |
2011'den beri |
since 2011 adv.
|
|
109 |
General |
başından beri |
ab ovo adv.
|
|
110 |
General |
o zamandan beri |
thenceforwards adv.
|
|
111 |
General |
o zamandan beri |
whenceforth adv.
|
|
112 |
General |
o yerden beri |
whenceforth adv.
|
|
113 |
General |
çok uzun zamandan beri |
overlong adv.
|
|
114 |
General |
o zamandan beri |
sene adv.
|
|
115 |
General |
çok eskiden beri |
since a long time ago adv.
|
|
116 |
General |
… den beri |
sinsyne adv.
|
|
117 |
General |
… den beri |
siththen adv.
|
|
118 |
General |
-den beri |
from prep.
|
|
119 |
General |
-den beri |
dated from prep.
|
|
120 |
General |
-den beri |
for prep.
|
|
121 |
General |
-den beri |
since prep.
|
|
122 |
General |
-eliden beri |
since prep.
|
|
123 |
General |
-eli beri |
since prep.
|
|
124 |
General |
den beri |
aff prep.
|
|
125 |
General |
'-den beri |
with prep.
|
|
126 |
General |
'-den beri |
syn [scotland] prep.
|
|
127 |
General |
dan beri |
wherefrom conj.
|
|
128 |
General |
-den beri |
ever since conj.
|
|
129 |
General |
'-den beri |
syne [scotland] conj.
|
|
Phrasals |
|
130 |
Phrasals |
-den beri var olmak |
go back to v.
|
|
131 |
Phrasals |
görüşüp son görüşmeden beri neler olup bittiğini konuşmak |
catch up v.
|
|
132 |
Phrasals |
(biriyle) görüşüp son görüşmeden beri neler olup bittiğini konuşmak |
catch up with (someone) v.
|
|
Phrases |
|
133 |
Phrases |
eski çağlardan beri |
since the ancient times n.
|
|
134 |
Phrases |
en başından beri |
from its earliest days n.
|
|
135 |
Phrases |
eskiden beri |
since antiquity adv.
|
|
136 |
Phrases |
eski zamanlardan beri |
since antiquity adv.
|
|
137 |
Phrases |
ezelden beri |
since the beginning of time adv.
|
|
138 |
Phrases |
zamanın başlangıcından beri |
since the beginning of time adv.
|
|
139 |
Phrases |
dönemin başından beri |
since the beginning of the term expr.
|
|
140 |
Phrases |
çoktan beri |
this many a day expr.
|
|
141 |
Phrases |
insanlık tarihinin başlangıcından beri |
from beginning of humankind expr.
|
|
142 |
Phrases |
insanlığın başlangıcından beri |
since the beginning of humanity expr.
|
|
143 |
Phrases |
öteden beri bilinmektedir |
it has been long known expr.
|
|
144 |
Phrases |
ta başından beri |
from the very first expr.
|
|
145 |
Phrases |
eskiden beri |
down through (something) expr.
|
|
146 |
Phrases |
o zamandan beri |
in the years since expr.
|
|
147 |
Phrases |
o zamandan beri geçen yıllarda |
in the years since expr.
|
|
148 |
Phrases |
zaman kavramının başından beri |
since the dawn of time expr.
|
|
149 |
Phrases |
kalu belâdan beri |
since the beginning of time expr.
|
|
150 |
Phrases |
(…)den beri |
ever since (...) expr.
|
|
Colloquial |
|
151 |
Colloquial |
ağustos ayının sonlarından beri |
since late august n.
|
|
152 |
Colloquial |
başından beri |
from the very beginning n.
|
|
153 |
Colloquial |
başından beri |
right along n.
|
|
154 |
Colloquial |
birkaç günden beri |
for a couple/few of days n.
|
|
155 |
Colloquial |
evlendiğimizden beri |
since we've been married n.
|
|
156 |
Colloquial |
gittiğinden beri |
since you went n.
|
|
157 |
Colloquial |
gittiğinden beri |
since you have been gone n.
|
|
158 |
Colloquial |
hafta sonundan beri |
since the weekend n.
|
|
159 |
Colloquial |
sabahtan beri |
since the morning n.
|
|
160 |
Colloquial |
birisine karşı başından beri dürüst olmak |
be honest with someone from the beginning v.
|
|
161 |
Colloquial |
birinci günden beri |
day one adv.
|
|
162 |
Colloquial |
en baştan beri |
day one adv.
|
|
163 |
Colloquial |
başından beri |
day one adv.
|
|
164 |
Colloquial |
ezelden beri |
since forever adv.
|
|
165 |
Colloquial |
(belirli bir kaynak) '-tan beri |
off prep.
|
|
166 |
Colloquial |
birkaç seneden beri |
for a few years now expr.
|
|
167 |
Colloquial |
çocukluğundan beri |
man and boy expr.
|
|
168 |
Colloquial |
çocukluktan beri |
man and boy expr.
|
|
169 |
Colloquial |
çok eski(ler)den beri |
from far in the past expr.
|
|
170 |
Colloquial |
geçmişten beri |
man and boy expr.
|
|
171 |
Colloquial |
ne zamandan beri umurunda? |
since when do you care? expr.
|
|
172 |
Colloquial |
uzun zamandan beri |
for many a long day expr.
|
|
173 |
Colloquial |
eskiden beri/hep böyle süregelmiştir |
it was ever so expr.
|
|
174 |
Colloquial |
eskiden beri/hep böyle süregelmiştir |
it was ever thus expr.
|
|
175 |
Colloquial |
fi tarihinden beri |
dog's years expr.
|
|
176 |
Colloquial |
şu zaman itibaren/o zamandan beri |
from this/that time forth expr.
|
|
Idioms |
|
177 |
Idioms |
başından beri |
from the word go n.
|
|
178 |
Idioms |
bebeklikten beri |
since the cradle n.
|
|
179 |
Idioms |
beşikten beri |
since the cradle n.
|
|
180 |
Idioms |
en başından beri |
from the very beginning n.
|
|
181 |
Idioms |
eskiden beri oynanan eser, oyun, gösteri, müzikal |
old warhorse n.
|
|
182 |
Idioms |
başından beri/itibaren bir şeyi yapıyor olmak |
get in on the ground floor v.
|
|
183 |
Idioms |
başından beri içinde olmak |
be in on the ground floor v.
|
|
184 |
Idioms |
başından beri içinde olmak |
come in on the ground floor v.
|
|
185 |
Idioms |
başından beri içinde olmak |
get in on the ground floor v.
|
|
186 |
Idioms |
baştan beri kazanma şansı olmamak |
be left at the post v.
|
|
187 |
Idioms |
bir işin başından beri içinde olmak |
be, come, get, in on the ground floor v.
|
|
188 |
Idioms |
çok uzun zamandan beri/bu yana |
since adam was a boy adv.
|
|
189 |
Idioms |
baştan beri |
out of the chute adv.
|
|
190 |
Idioms |
en başından beri |
out of the chute adv.
|
|
191 |
Idioms |
ta baştan beri |
out of the chute adv.
|
|
192 |
Idioms |
fi tarihinden beri |
since adam was a boy adv.
|
|
193 |
Idioms |
ezelden beri |
since hitler was a corporal adv.
|
|
194 |
Idioms |
fi tarihinden beri |
since hitler was a corporal adv.
|
|
195 |
Idioms |
fi tarihinden beri |
since adam was a wee lad expr.
|
|
196 |
Idioms |
çok eski zamanlardan beri |
from time immemorial expr.
|
|
197 |
Idioms |
çok eskiden/eski zamanlardan beri |
since time immemorial expr.
|
|
198 |
Idioms |
en başından beri |
from the year one (us) expr.
|
|
199 |
Idioms |
eski çağlardan beri |
since time immemorial expr.
|
|
200 |
Idioms |
en başından beri |
since the year dot (brit) expr.
|
|
201 |
Idioms |
en başından beri |
from day one expr.
|
|
202 |
Idioms |
en başından beri |
since the year dot (us) expr.
|
|
203 |
Idioms |
en başından beri |
from the year dot (brit) expr.
|
|
204 |
Idioms |
en başından beri |
from the word go expr.
|
|
205 |
Idioms |
öteden beri |
all along expr.
|
|
206 |
Idioms |
laf ola beri gele |
all cry and no wool expr.
|
|
207 |
Idioms |
lafa ola beri gele |
great (or much) cry and little wool expr.
|
|
208 |
Idioms |
uzun zamandan beri |
in donkey's ears expr.
|
|
209 |
Idioms |
uzun zamandan beri |
in donkeys expr.
|
|
210 |
Idioms |
tanıdığımdan beri |
year dot expr.
|
|
211 |
Idioms |
tanıdığımızdan beri |
year dot expr.
|
|
212 |
Idioms |
başından beri |
in the year dot [brit] expr.
|
|
213 |
Idioms |
başından beri |
the year dot expr.
|
|
214 |
Idioms |
çok uzun zamandan beri |
the year dot expr.
|
|
215 |
Idioms |
çok eskiden beri |
since hector was a pup [old-fashioned] expr.
|
|
216 |
Idioms |
çok eskiden beri |
since time out of mind expr.
|
|
217 |
Idioms |
öteden beri |
since time out of mind expr.
|
|
218 |
Idioms |
eskiden beri |
since time out of mind expr.
|
|
219 |
Idioms |
çok eski zamanlardan beri |
since time out of mind expr.
|
|
220 |
Idioms |
fi tarihinden beri |
since time out of mind expr.
|
|
221 |
Idioms |
en baştan beri |
(right) from the off expr.
|
|
222 |
Idioms |
başlangıçtan beri |
(right) from the off expr.
|
|
223 |
Idioms |
ilk andan beri |
(right) from the off expr.
|
|
224 |
Idioms |
baştan beri |
from the bottom up expr.
|
|
225 |
Idioms |
o günden beri |
from that day forth expr.
|
|
226 |
Idioms |
o andan/zamandan beri |
from that time forth expr.
|
|
227 |
Idioms |
çok eskiden/eski zamanlardan beri |
from/since time immemorial expr.
|
|
228 |
Idioms |
eski çağlardan beri |
from/since time immemorial expr.
|
|
229 |
Idioms |
doğduğundan beri |
in all (one's) (born) days expr.
|
|
230 |
Idioms |
doğduğundan beri |
in all one's born days expr.
|
|
231 |
Idioms |
başından beri/itibaren bir şeyi yapıyor olan |
in on the ground floor expr.
|
|
232 |
Idioms |
başından beri içinde |
in on the ground floor expr.
|
|
Speaking |
|
233 |
Speaking |
evlendiğimizden beri |
since we got married n.
|
|
234 |
Speaking |
gençliğimden beri |
since i was young n.
|
|
235 |
Speaking |
beri gel! |
come near! interj.
|
|
236 |
Speaking |
bizi çocukluğumuzdan beri tanır |
he's known us since we were kids expr.
|
|
237 |
Speaking |
başından beri rol yapıyordu |
he was pretending the whole time expr.
|
|
238 |
Speaking |
çok eski(ler)den beri |
from way back expr.
|
|
239 |
Speaking |
çocukluğumdan beri |
since I was a child expr.
|
|
240 |
Speaking |
geldiğimizden beri böyle |
she's been like that since we got here expr.
|
|
241 |
Speaking |
onu küçüklüğünden beri tanırım |
I have known him since he was little expr.
|
|
242 |
Speaking |
onu üç yıldan beri tanıyorum |
I've known him for three years expr.
|
|
243 |
Speaking |
onu 3 yıldan beri tanıyorum |
I've known him for three years expr.
|
|
244 |
Speaking |
o zamandan beri aklımdan çıkmıyorsun |
I have not stopped thinking about you since expr.
|
|
245 |
Speaking |
onu 3 yıldan beri tanıyorum |
I've known him for 3 years expr.
|
|
246 |
Speaking |
ne zamandan beri bu okulda öğretmenlik yapıyorsun? |
how long have you been teaching in this school? expr.
|
|
247 |
Speaking |
ne zamandan beri |
it's many a long day since expr.
|
|
248 |
Speaking |
o zamandan beri aklımdan çıkmıyorsunuz |
I have not stopped thinking about you since expr.
|
|
249 |
Speaking |
onu üç yıldan beri tanıyorum |
I have known him for 3 years expr.
|
|
250 |
Speaking |
ne zamandan beri? |
since when? expr.
|
|
251 |
Speaking |
ne kadar zamandan beri ingilizce öğreniyorsun? |
how long have you been learning english? expr.
|
|
252 |
Speaking |
ne zamandan beri karate yapıyorsun? |
how long have you been doing karate? expr.
|
|
253 |
Speaking |
ne zamandan beri karate yapıyorsun? |
how long have you done karate? expr.
|
|
254 |
Speaking |
onu 3 yıldan beri tanıyorum |
I have known him for three years expr.
|
|
255 |
Speaking |
onu üç yıldan beri tanıyorum |
I have known him for three years expr.
|
|
256 |
Speaking |
onu 3 yıldan beri tanıyorum |
I have known him for 3 years expr.
|
|
257 |
Speaking |
onu üç yıldan beri tanıyorum |
I've known him for 3 years expr.
|
|
258 |
Speaking |
ne zamandan beri buradasın? |
how long have you been here? expr.
|
|
259 |
Speaking |
ne zamandan beri bu okulda öğretmenlik yapıyorsun? |
how long have you taught in this school? expr.
|
|
260 |
Speaking |
son toplantımızdan/buluşmamızdan beri/bu yana |
since our last meeting expr.
|
|
261 |
Speaking |
seni son gördüğümden beri |
since I last saw you expr.
|
|
262 |
Speaking |
seni son gördüğümden beri |
since we last met expr.
|
|
263 |
Speaking |
seni gördüğüm ilk andan beri |
from the moment I first saw you expr.
|
|
264 |
Speaking |
seninle son görüşmemizden beri |
since we last met expr.
|
|
265 |
Speaking |
son görüşmemizden beri |
since we last met expr.
|
|
266 |
Speaking |
seninle son görüşmemizden beri |
since I last saw you expr.
|
|
267 |
Speaking |
saat 7'den beri yoldayım |
I've been on the road since 7:00 expr.
|
|
268 |
Speaking |
son görüşmemizden beri |
since our last meeting expr.
|
|
269 |
Speaking |
son görüşmemizden beri |
since I last saw you expr.
|
|
270 |
Speaking |
tek bildiğim o zamandan beri görünmedikleri |
all I know is that they've never been seen since expr.
|
|
Trade/Economic |
|
271 |
Trade/Economic |
uzun zamanlardan beri süregelen enflasyon |
chronic inflation n.
|
|
272 |
Trade/Economic |
transdinyester bölgesinde 1994'ten beri basılan bir para birimi |
ruble n.
|
|
273 |
Trade/Economic |
başlangıçtan beri |
ab inito expr.
|
|
Law |
|
274 |
Law |
beri kılmak |
hold harmless v.
|
|
275 |
Law |
kadimden beri |
immemorially adv.
|
|
Politics |
|
276 |
Politics |
1970'lerin sonundan beri aktif olan mısır hükümetini devirip şeriat devleti kurmaya çalışan radikal islamcı grup |
al-jihad n.
|
|
277 |
Politics |
1970'lerin sonundan beri aktif olan mısır hükümetini devirip şeriat devleti kurmaya çalışan radikal islamcı grup |
islamic jihad n.
|
|
278 |
Politics |
1970'lerin sonundan beri aktif olan mısır hükümetini devirip şeriat devleti kurmaya çalışan radikal islamcı grup |
vanguards of conquest n.
|
|
279 |
Politics |
1970'lerin sonundan beri aktif olan mısır hükümetini devirip şeriat devleti kurmaya çalışan radikal islamcı grup |
egyptian islamic jihad n.
|
|
280 |
Politics |
doğumdan beri vatandaş olan kimse |
native citizen n.
|
|
Technical |
|
281 |
Technical |
eskiden beri uzay boşluğunu doldurduğu varsayılan esnek bir madde |
aether n.
|
|
Mining |
|
282 |
Mining |
çok eski çağlardan beri mücevher olarak kullanılan bir taş türü |
lazuli n.
|
|
Gastronomy |
|
283 |
Gastronomy |
10. yüzyıldan beri münih'te üretilen bir bira |
munchener n.
|
|
Marine Biology |
|
284 |
Marine Biology |
1938 yılında afrika kıyılarında görülene kadar kretase döneminden beri neslinin tükenmiş olduğu düşünülen bir balık |
coelacanth (latimeria chalumnae) n.
|
|
Botanic |
|
285 |
Botanic |
antik çağlardan beri aslen akdeniz bölgesinde yetiştirilmekte olup günümüzde dünyanın birçok yerinde görülen ve yenebilir siyah meyveleri olan yaprak dökmeyen bir ağaç |
olive n.
|
|
286 |
Botanic |
antik çağlardan beri aslen akdeniz bölgesinde yetiştirilmekte olup günümüzde dünyanın birçok yerinde görülen ve yenebilir siyah meyveleri olan yaprak dökmeyen bir ağaç |
european olive tree n.
|
|
287 |
Botanic |
antik çağlardan beri aslen akdeniz bölgesinde yetiştirilmekte olup günümüzde dünyanın birçok yerinde görülen ve yenebilir siyah meyveleri olan yaprak dökmeyen bir ağaç |
olea europaea n.
|
|
Social Sciences |
|
288 |
Social Sciences |
1954'ten beri her yıl melbourne'de düzenlenen bir festival |
moomba n.
|
|
289 |
Social Sciences |
17. yüzyılın sonlarından beri nebraska'nın kuzeydoğusunda yaşayan bir yerli halkın üyesi |
omaha n.
|
|
Linguistics |
|
290 |
Linguistics |
rönesans'tan beri kullanılan latince |
new latin n.
|
|
291 |
Linguistics |
m.s. 900'den beri kullanılıp arap alfabesiyle yazılan farsça |
modern persian n.
|
|
History |
|
292 |
History |
(1917'den beri) büyük britanya kraliyet ailesi |
windsor n.
|
|
293 |
History |
(1917'den beri) büyük britanya kraliyet ailesi |
house of windsor n.
|
|
294 |
History |
ezelden beri süren yükümlülük |
suit custom n.
|
|
Religious |
|
295 |
Religious |
on yedinci yüzyıldan beri azizlerin yaşamını inceleyen bir cemiyet üyesi |
bollandist n.
|
|
296 |
Religious |
yeni ahit'in erken hristiyanlık döneminden beri kutsal veya resmi olarak kabul edilen kısımları |
homologoumena n.
|
|
Philosophy |
|
297 |
Philosophy |
(iyonyalı doğa filozoflarına göre) başlangıçtan beri var olan maddenin özel bir çeşidi |
matter n.
|
|
Geography |
|
298 |
Geography |
1950'den beri tel aviv-yafa olarak bilinen şehrin parçası olan, batı israil'de yer alan eski bir liman şehri |
yafo n.
|
|
Sport |
|
299 |
Sport |
ingilizlerin 1779'dan beri epsom'da yılda bir düzenlediği klasik at yarışı ve benzerleri |
the oaks n.
|
|
300 |
Sport |
1861'den beri her yıl melbourne'de düzenlenen at yarışı koşusu |
melbourne cup n.
|
|
Wagering |
|
301 |
Wagering |
1779'dan beri epsom'da kısraklar için düzenlenen yıllık bir at yarışı |
oaks n.
|
|
Abbreviation |
|
302 |
Abbreviation |
1990'lardan beri lübnan'da faaliyet gösteren filistinli aşırı dinci sünni bir örgüt |
asbat al-ansar n.
|
|
Latin |
|
303 |
Latin |
baştan beri |
ab initio n.
|
|
304 |
Latin |
en başından beri |
ex tunc expr.
|
|
Archaic |
|
305 |
Archaic |
o zamandan beri |
thence adv.
|
|
306 |
Archaic |
…den beri |
sith adv.
|
|
307 |
Archaic |
o zamandan beri |
sith adv.
|
|
308 |
Archaic |
… den beri |
sithen adv.
|
|
309 |
Archaic |
… den beri |
sithens adv.
|
|
310 |
Archaic |
… den beri |
sithence adv.
|
|
Slang |
|
311 |
Slang |
diş telleri ve küçüklükten beri bıyıkları olan ergen çocuk |
avin n.
|
|
312 |
Slang |
fi tarihinden beri |
dog’s mother adv.
|
|
313 |
Slang |
baştan beri |
from jump street expr.
|
|
314 |
Slang |
en başından beri |
from jump street expr.
|
|
Modern Slang |
|
315 |
Modern Slang |
baştan beri gerçek |
a 1 since day 1 expr.
|
|
316 |
Modern Slang |
her zaman/baştan beri içten |
a 1 since day 1 expr.
|
|
317 |
Modern Slang |
her zaman/baştan beri sahici |
a 1 since day 1 expr.
|
|