sincere

Bedeutungen von dem Begriff "sincere" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 24 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Common Usage
1	Common Usage	sincere adj.	içten
Once again I would express my sincere thanks for the constructive dialogue that we have enjoyed. Keyifle sürdürdüğümüz yapıcı diyalog için bir kez daha içten teşekkürlerimi ifade etmek isterim. More Sentences
2	Common Usage	sincere adj.	samimi
The analysis of the situation is sincere of course, but I do not believe that it reaches the right conclusions. Durum analizi elbette samimidir, ancak doğru sonuçlara ulaştığına inanmıyorum. More Sentences
General
3	General	sincere adj.	samimi
As a sincere Europhile, it pains me every time I come across this culture of secrecy. Samimi bir Avrupa hayranı olarak bu gizlilik kültürüyle her karşılaştığımda üzülüyorum. More Sentences
4	General	sincere adj.	dürüst
I'm sure Tom is quite sincere. Tom'un oldukça dürüst olduğundan eminim. More Sentences
5	General	sincere adj.	yapmacıksız
I wonder if Tom is sincere. Tom bu öğleden sonra bunu yapacak. More Sentences
6	General	sincere adj.	içtenlikli
My children make pathetically sincere efforts to get up early. Çocuklarım erken kalkmak için acınası içtenlikte çabalar gösteriyorlar. More Sentences
Psychology
7	Psychology	sincere adj.	içten
Sincere thanks for your work. Çalışmalarınız için içten teşekkürler. More Sentences
General
8	General	sincere adj.	samimiyet
9	General	sincere adj.	halis
10	General	sincere adj.	yürekten
11	General	sincere adj.	sadık
12	General	sincere adj.	hüsnüniyet
13	General	sincere adj.	gerçek
14	General	sincere adj.	açıkyürekli
15	General	sincere adj.	hakiki
16	General	sincere adj.	doğru
17	General	sincere adj.	gönülden
18	General	sincere adj.	muhlis
19	General	sincere adj.	candan
20	General	sincere adj.	saf
21	General	sincere adj.	katışıksız
22	General	sincere adj.	karışmamış
Archaic
23	Archaic	sincere adj.	mahrum
24	Archaic	sincere adj.	yoksun

Bedeutungen, die der Begriff "sincere" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 27 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	sincere friendship n.	samimi dostluk
The worst solitude is to be destitute of sincere friendship. En kötü yalnızlık, samimi dostluktan yoksun olmaktır. More Sentences
2	General	be sincere v.	samimi olmak
We lay emphasis on the importance of being sincere. Biz samimi olmanın önemini vurgularız. More Sentences
3	General	a sincere prayer n.	içten dua
4	General	sincere hope n.	samimi umut
5	General	sincere greeting n.	samimi selamlaşma
6	General	sincere greeting n.	samimi selamlama
7	General	sincere statements n.	içten/samimi ifadeler
8	General	be sincere with others v.	açık olmak
9	General	express one's sincere thanks v.	içten teşekkürlerini sunmak
10	General	sincere [obsolete] adj.	sapasağlam
11	General	sincere [obsolete] adj.	bozulmamış
12	General	sincere [obsolete] adj.	zarar görmemiş
13	General	with my sincere wishes interj.	iyi dileklerimle
Phrases
14	Phrases	with my sincere wishes expr.	en içten dileklerimle
15	Phrases	(my) sincere regards expr.	sevgiler (mektupta)
16	Phrases	(my) sincere regards expr.	sevgilerimle
17	Phrases	sincere regards expr.	sevgiler (mektupta)
18	Phrases	give my sincere regards to expr.	(eşinize) sevgilerimi iletin
19	Phrases	give my sincere regards to expr.	(eşinize) hürmetlerimi iletin
Speaking
20	Speaking	one's very sincere sympathy expr.	derin taziyeleri
21	Speaking	one's very sincere sympathy expr.	derin taziyeler
22	Speaking	my sincere regards to expr.	(eşinize) sevgiler
23	Speaking	my sincere regards to expr.	(eşinize) hürmetler
Law
24	Law	sincere admission n.	samimi ikrar
25	Law	sincere confession n.	samimi ikrar
26	Law	make a sincere confession v.	samimi ikrarda bulunmak
Ottoman Turkish
27	Ottoman Turkish	sincere commitment n.	ihlas