Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
disturbance
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Bedeutungen von dem Begriff
"disturbance"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 63 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
Common Usage
1
Common Usage
disturbance
n.
kargaşa
2
Common Usage
disturbance
n.
rahatsızlık
3
Common Usage
disturbance
n.
rahatsız etme
General
4
General
disturbance
n.
sıkıntı
5
General
disturbance
n.
fesat
6
General
disturbance
n.
kargaşalık
7
General
disturbance
n.
kıyamet
8
General
disturbance
n.
endişe
9
General
disturbance
n.
karışıklık
10
General
disturbance
n.
üzüntü
11
General
disturbance
n.
telaş
12
General
disturbance
n.
rahatsız edilme
13
General
disturbance
n.
huzursuzluk
14
General
disturbance
n.
bozukluk
15
General
disturbance
n.
arıza
16
General
disturbance
n.
örselenme
17
General
disturbance
n.
parazit
18
General
disturbance
n.
bozunum
19
General
disturbance
n.
bozulma
20
General
disturbance
n.
karmaşa
21
General
disturbance
n.
taciz etme
22
General
disturbance
n.
taciz
23
General
disturbance
n.
kesinti
24
General
disturbance
n.
ara verme
25
General
disturbance
n.
müdahale
26
General
disturbance
n.
yerinden çıkarma
27
General
disturbance
n.
atma
28
General
disturbance
n.
yerini değiştirme
29
General
disturbance
n.
yerinden alma
30
General
disturbance
n.
geçimsizlik
31
General
disturbance
n.
karıştırma
32
General
disturbance
n.
gürültülü kavga
33
General
disturbance
n.
hararetli tartışma
34
General
disturbance
n.
(iletişimi kesintiye uğratan) elektriksel aktivite
35
General
disturbance
n.
(iletişimi kesintiye uğratan) akustik aktivite
Law
36
Law
disturbance
n.
çalkantı
Politics
37
Politics
disturbance
n.
toplumda karışıklık
Technical
38
Technical
disturbance
n.
arıza
39
Technical
disturbance
n.
bozucu büyüklük (reglaj sistemlerinde)
40
Technical
disturbance
n.
düzen bozulması
41
Technical
disturbance
n.
düzensizlik
42
Technical
disturbance
n.
örselenme
Computer
43
Computer
disturbance
n.
bozanetken
Aeronautic
44
Aeronautic
disturbance
n.
kararlı durumdan sapma
Psychology
45
Psychology
disturbance
n.
ruhsal bozukluk
Physics
46
Physics
disturbance
n.
distürbans
47
Physics
disturbance
n.
alan değişimi
48
Physics
disturbance
n.
aktarım alanında değişiklik
49
Physics
disturbance
n.
ortam değişikliği
50
Physics
disturbance
n.
maddede denge alanının yer değiştirmesi
Environment
51
Environment
disturbance
n.
müdahale
Meteorology
52
Meteorology
disturbance
n.
karışıklık
53
Meteorology
disturbance
n.
tufan
54
Meteorology
disturbance
n.
kasırga
55
Meteorology
disturbance
n.
tornado
56
Meteorology
disturbance
n.
hortum
57
Meteorology
disturbance
n.
güçlü fırtına
Geology
58
Geology
disturbance
n.
tektonizma
59
Geology
disturbance
n.
kabuk duyarsızlığı
60
Geology
disturbance
n.
dağ-kara oluşumu
61
Geology
disturbance
n.
yer kabuğu hareketi
62
Geology
disturbance
n.
diyastrofizm
63
Geology
disturbance
n.
dağ ve kıta oluşumu
Bedeutungen, die der Begriff
"disturbance"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 123 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
sexual disturbance
n.
cinsel taciz
2
General
magnetic disturbance
n.
manyetik tedirginlik
3
General
civil disturbance
n.
toplumsal kargaşa
4
General
emotional disturbance
n.
duygusal rahatsızlık
5
General
public disturbance
n.
toplumsal karışıklık
6
General
disturbance handler
n.
beklenmedik işler veya sorunlarla başa çıkan
7
General
disturbance handler
n.
kriz/sorun çözümleyicisi
8
General
disturbance of the peace
n.
barış ortamının bozulması
9
General
cause a disturbance
v.
karışıklık çıkarmak
10
General
provoke disturbance
v.
huzursuzluk çıkarmak
11
General
cause disturbance
v.
huzursuzluğa neden olmak
12
General
lead to disturbance
v.
huzursuzluk çıkarmak
13
General
give rise to disturbance
v.
huzursuzluk çıkarmak
14
General
cause disturbance
v.
huzursuzluk çıkarmak
15
General
make disturbance
v.
ortamı germek
16
General
create disturbance
v.
ortamı germek
17
General
cause disturbance
v.
ortamı germek
Colloquial
18
Colloquial
disturbance of the peace
n.
kargaşalık çıkartma
19
Colloquial
disturbance of the peace
n.
kamu düzenini bozma
20
Colloquial
disturbance of the peace
n.
karışıklık çıkartma
21
Colloquial
disturbance of the peace
n.
ortalığı karıştırma
22
Colloquial
disturbance of the peace
n.
toplumsal düzeni bozma
23
Colloquial
disturbance of the peace
expr.
düzeni bozma
Idioms
24
Idioms
cause a scene or disturbance
v.
gerilim yaratmak
25
Idioms
cause a scene or disturbance
v.
kavga çıkarmak
26
Idioms
cause a scene or disturbance
v.
olay çıkarmak
27
Idioms
cause a scene or disturbance
v.
kavgaya yol açmak
28
Idioms
cause a scene or disturbance
v.
sorun yaratmak
29
Idioms
cause a scene or disturbance
v.
sorun çıkarmak
Trade/Economic
30
Trade/Economic
disturbance of possession
n.
başkasının malına tecavüz
31
Trade/Economic
disturbance of right of way
n.
geçit hakkının engellenmesi
32
Trade/Economic
disturbance term
n.
hata terimi
33
Trade/Economic
disturbance of right of way
n.
mürur hakkının engellenmesi
34
Trade/Economic
monetary disturbance
n.
parasal rahatsızlık
Law
35
Law
disturbance of the peace
n.
asayişin ihlali
36
Law
disturbance of the peace
n.
asayişi bozma
37
Law
disturbance of ways
n.
bir kişinin yoldan geçiş hakkının ihlali
38
Law
domestic disturbance
n.
imtizaçsızlık
39
Law
disturbance of the peace
n.
sükunetin bozulması
Politics
40
Politics
tumultuous disturbance
n.
isyan
41
Politics
tumultuous disturbance
n.
kargaşa
42
Politics
internal disturbance
n.
iç karışıklık
43
Politics
political disturbance
n.
politik huzursuzluk
44
Politics
political disturbance
n.
siyasi kargaşa
45
Politics
political disturbance
n.
siyasal huzursuzluk
46
Politics
political disturbance
n.
siyasi çalkantı
47
Politics
political disturbance
n.
siyasi huzursuzluk
Tourism
48
Tourism
non-disturbance agreement
n.
rahatsız etmeme sözleşmesi
Technical
49
Technical
acoustic disturbance
n.
akustik bozunum
50
Technical
disturbance variable
n.
bozucu büyüklük (reglaj sistemlerinde)
51
Technical
limits and methods of measurement of radio disturbance characteristics of information technology equipment
n.
bilgi teknolojisi cihazlarının radyo-frekans bozulma karakteristiklerini ölçme yöntemleri ve sınır değerleri
52
Technical
electromagnetic disturbance
n.
elektromanyetik bozulma
53
Technical
electrical disturbance test
n.
elektriksel bozulma deneyi
54
Technical
radio disturbance characteristics of electrical lighting equipments
n.
elektriksel aydınlatma donanımların radyo frekansı bozulma karakteristikleri
55
Technical
electrical disturbance test
n.
elektriksel bozulum deneyi
56
Technical
electromagnetic disturbance
n.
elektromanyetik bozanetken
57
Technical
ionospheric disturbance
n.
iyonosferik bozan etken
58
Technical
conducted disturbance
n.
iletilmiş bozunum
59
Technical
common mode disturbance
n.
ortak mod bozulum
60
Technical
sampling disturbance
n.
numune alma sırasında örselenme
61
Technical
degree of sensitivity to disturbance
n.
örselenmeye karşı hassaslık derecesi
62
Technical
burst disturbance test
n.
patlama bozulma deneyi
63
Technical
radio disturbance
n.
radyo rahatsızlığı
64
Technical
radio disturbance and immunity measuring apparatus
n.
radyo frekans bozulma ve bağışıklık ölçme cihazı
65
Technical
radio disturbance voltage
n.
radyo bozulma gerilimi
66
Technical
radio frequecy disturbance
n.
radyo frekans bozulması
67
Technical
disturbance power
n.
rahatsızlık şiddeti
68
Technical
disturbance of the soil
n.
zeminin örselenmesi
Telecom
69
Telecom
impulsive disturbance
n.
ani darbeli bozulma
70
Telecom
limit of disturbance
n.
bozulma sınır değeri
71
Telecom
disturbance suppression
n.
bozulma bastırması
72
Telecom
disturbance voltage
n.
bozulma gerilimi
73
Telecom
disturbance field strength
n.
bozulma alan şiddeti
74
Telecom
disturbance response of the control system
n.
denetim sisteminin bozulma tepkisi
75
Telecom
electromagnetic disturbance
n.
elektromanyetik bozulma
76
Telecom
immunity to electromagnetic disturbance
n.
elektromanyetik gürültüye karşı olan bağışıklık
77
Telecom
radio disturbance
n.
radyo bozulumu
78
Telecom
continuous disturbance
n.
sürekli bozulma
79
Telecom
mains-borne disturbance
n.
şehir şebekesinden gelen bozulma
80
Telecom
radiated disturbance
n.
yayılan bozulma
Electric
81
Electric
electrical disturbance
n.
elektriksel bozulma
82
Electric
electrical disturbance
n.
elektriksel bozulum
Radio
83
Radio
electromagnetic disturbance
n.
elektromanyetik bozulma
84
Radio
radio frequency disturbance
n.
radyo frekans bozulması
85
Radio
radio disturbance characteristics
n.
radyo bozulma karakteristikleri
Aeronautic
86
Aeronautic
barotropic disturbance
n.
barotropik bozukluk
Marine
87
Marine
atmospheric disturbance
n.
atmosferik bozukluk
88
Marine
atmospheric disturbance
n.
radyo parazitleri
Medical
89
Medical
severe psychiatric disturbance
n.
ağır psikiyatrik bozukluk
90
Medical
body image disturbance
n.
beden imaj bozukluğu
91
Medical
disturbance in barrier immunologic and thermoregulatory functions of the skin
n.
derinin bariyer immunolojik ve termoregulatuar fonksiyonlarının bozulması
92
Medical
physical disturbance
n.
fiziksel bozukluk
93
Medical
gastrointestinal disturbance
n.
gastrointestinal bozukluk
94
Medical
hemodynamic disturbance
n.
hemodinamik bozukluk
95
Medical
cardiovascular disturbance
n.
kardiyovasküler bozukluk
96
Medical
metabolic disturbance
n.
metabolik bozukluk
97
Medical
oculomotor disturbance
n.
okulomotor bozukluk
98
Medical
disturbance in serum lipid profile
n.
serum lipid profilindeki bozukluk
99
Medical
respiratory disturbance
n.
solunum bozukluğu
100
Medical
sleep disturbance
n.
uyku bozukluğu
101
Medical
eating disturbance
n.
yeme bozukluğu
102
Medical
mental disturbance
n.
zihinsel hastalık
103
Medical
gait disturbance
n.
yürüme güçlüğü
Psychology
104
Psychology
serious emotional disturbance
n.
ciddi duygusal rahatsızlık
105
Psychology
mental disturbance
n.
ruhsal bozukluk
Statistics
106
Statistics
moving average disturbance
n.
hareketli ortalama bozulması
107
Statistics
stochastic disturbance
n.
stokastik bozulma
Astronomy
108
Astronomy
magnetic disturbance
n.
manyetik tedirginlik
Tobacco
109
Tobacco
paper disturbance arm
n.
kağıt dalgalanma kolu
Environment
110
Environment
intermediate disturbance hypothesis
n.
orta dereceli müdahale hipotezi
111
Environment
high disturbance potential
n.
yüksek bozunum potansiyeli
Meteorology
112
Meteorology
sea disturbance
n.
deniz karışıklığı
113
Meteorology
ionospheric disturbance
n.
iyonosfer bozulması
114
Meteorology
tropical disturbance
n.
tropikal karmaşa
Geology
115
Geology
disturbance factor
n.
örselenme faktörü
116
Geology
seismic disturbance
n.
yer kabuğunun sallanması
Military
117
Military
disturbance of peace
n.
barışın ihlali
118
Military
disturbance of peace
n.
barışın bozulması
119
Military
domestic disturbance
n.
iç karışıklık
120
Military
civil disturbance
n.
sivil karışıklık
121
Military
civil disturbance readiness conditions
n.
sivil ayaklanma hazırlanma durumları
122
Military
civil disturbance
n.
sivil ayaklanma
123
Military
fence disturbance sensor
n.
tel örgü ihlal algılayıcısı
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of disturbance
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy