düzensizlik - Türkisch Englisch Wörterbuch

düzensizlik

Bedeutungen von dem Begriff "düzensizlik" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 95 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
düzensizlik disarray n.
With his passivity, he has been a party to maintaining a culture of systematic disarray and irregularities.
Pasifliği ile sistematik bir düzensizlik ve usulsüzlük kültürünün sürdürülmesine ortak olmuştur.

More Sentences
düzensizlik irregularity n.
But, you see, every irregularity in the area as a whole emanates from Kosovo.
Ama görüyorsunuz, bölgedeki tüm düzensizlikler Kosova'dan kaynaklanıyor.

More Sentences
düzensizlik disorder n.
It is not surprising, therefore, that these refugee camps are breeding grounds for disease, discontent and disorder.
Bu nedenle bu mülteci kamplarının hastalık, hoşnutsuzluk ve düzensizlik için üreme alanları olması şaşırtıcı değildir.

More Sentences
General
düzensizlik disorder n.
It is not surprising, therefore, that these refugee camps are breeding grounds for disease, discontent and disorder.
Bu nedenle bu mülteci kamplarının hastalık, hoşnutsuzluk ve düzensizlik için üreme alanları olması şaşırtıcı değildir.

More Sentences
düzensizlik disorderliness n.
This disorderliness is inexcusable.
Bu düzensizlik affedilemez.

More Sentences
düzensizlik chaos n.
Urban sprawl and chaos create many planning problems.
Çarpık kentleşme ve düzensizlik birçok planlama sorunu yaratmaktadır.

More Sentences
Trade/Economic
düzensizlik irregularity n.
But, you see, every irregularity in the area as a whole emanates from Kosovo.
Ama görüyorsunuz, bölgedeki tüm düzensizlikler Kosova'dan kaynaklanıyor.

More Sentences
Linguistics
düzensizlik irregularity n.
But, you see, every irregularity in the area as a whole emanates from Kosovo.
Ama görüyorsunuz, bölgedeki tüm düzensizlikler Kosova'dan kaynaklanıyor.

More Sentences
General
düzensizlik jumble n.
düzensizlik discursiveness n.
düzensizlik disorganization n.
düzensizlik formlessness n.
düzensizlik huggermugger n.
düzensizlik derangement n.
düzensizlik disjointedness n.
düzensizlik looseness n.
düzensizlik jerkiness n.
düzensizlik disconformity n.
düzensizlik tasting n.
düzensizlik choppiness n.
düzensizlik inequality n.
düzensizlik disorganisation n.
düzensizlik deray n.
düzensizlik muss n.
düzensizlik confusion n.
düzensizlik mess n.
düzensizlik untidiness n.
düzensizlik disorderedness n.
düzensizlik muddle n.
düzensizlik discord n.
düzensizlik bumpiness n.
düzensizlik disharmony n.
düzensizlik scragginess n.
düzensizlik fitfulness n.
düzensizlik incoordination n.
düzensizlik disarrangement n.
düzensizlik scruffiness n.
düzensizlik havoc n.
düzensizlik inorganization n.
düzensizlik disordinance n.
düzensizlik hugger-mugger n.
düzensizlik raunch [us] n.
düzensizlik topsy-turviness n.
düzensizlik égarement n.
düzensizlik unsettledness n.
düzensizlik unregularity n.
düzensizlik jaggedness n.
düzensizlik waywardness n.
düzensizlik jumblement n.
düzensizlik litter n.
düzensizlik higgledy-piggledy n.
düzensizlik huggermuggery n.
düzensizlik misguggle n.
düzensizlik mixter-maxter n.
düzensizlik lurry n.
düzensizlik muck n.
düzensizlik mucker [uk] n.
düzensizlik mux [new england] n.
düzensizlik deordination n.
düzensizlik deshabille n.
düzensizlik guddle n.
düzensizlik disord [obsolete] n.
düzensizlik disordination n.
düzensizlik pickle [uk] n.
düzensizlik curfuffle n.
düzensizlik inordinacy n.
düzensizlik inorganization n.
düzensizlik inorganisation n.
düzensizlik pell-mell n.
düzensizlik disarrangement n.
düzensizlik discomfiture n.
düzensizlik fist [dialect] n.
düzensizlik praiseach n.
düzensizlik scamble [dialect] [uk] n.
düzensizlik shuffle n.
düzensizlik sloppiness n.
düzensizlik patchiness n.
düzensizlik spottiness n.
düzensizlik suq n.
Colloquial
düzensizlik carfuffle n.
düzensizlik mix n.
düzensizlik foul-up n.
Politics
düzensizlik anarchy n.
Technical
düzensizlik disturbance n.
düzensizlik malfunctions n.
düzensizlik turbulence n.
Informatics
düzensizlik unsteadiness n.
Telecom
düzensizlik entropy n.
Psychology
düzensizlik dysregulation n.
Art
düzensizlik stewpot n.
Archaic
düzensizlik misarray n.
düzensizlik inordination n.
düzensizlik disarrayment [rare] n.
Slang
düzensizlik cobwebs n.
düzensizlik balls up n.

Bedeutungen, die der Begriff "düzensizlik" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 29 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
güneş çekiminden ötürü ayın hareketinde meydana gelen düzensizlik evection n.
sosyal düzensizlik social disorganization n.
duygusal düzensizlik affective disorder n.
aşırı düzensizlik hell n.
düzensizlik yaratarak unvanını almak disrank v.
düzensizlik halinde topsy-turvy adv.
düzensizlik halinde topside-turvy adv.
Colloquial
ne düzensizlik it's a zoo expr.
ne düzensizlik what a zoo expr.
Idioms
düzensizlik içinde olmak be all over the lot v.
düzensizlik içinde olmak be all over the shop v.
düzensizlik sergileyen off beat adv.
düzensizlik sergileyen off the beat adv.
Trade/Economic
düzensizlik dönemi period of disorder n.
Technical
düzensizlik derecesi degree of irregularity n.
düzenlilik-düzensizlik dönüşümü order-disorder transformation n.
geometrik düzensizlik steering geometry n.
yapısal kontrollü düzensizlik structurally controlled instability n.
Computer
düzensizlik oranı peakedness factor n.
Informatics
veride düzensizlik statistical blip n.
Medical
beden islevlerinde düzensizlik ataxia n.
kortikal düzensizlik cortical irregularity n.
Psychology
duygusal düzensizlik affective dysregulation n.
Geometry
geometrik düzensizlik geometrical irregularity n.
Statistics
düzensizlik katsayısı coefficient of disarray n.
düzensizlik teknikleri perturbation techniques n.
Physics
düzensizlik derecesi degree of irregularity n.
evrendeki tüm madde ve enerjinin düzensizlik ve tesirsizlik eğilimi entropy n.
plazmada hızla artan düzensizlik instability n.