Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | comparison n. | kıyas | ||
Comparison is the thief of joy. Kıyas neşenin hırsızıdır. More Sentences |
||||
Common Usage | comparison n. | karşılaştırma | ||
He made a comparison of the two computer brands. İki bilgisayar markasının karşılaştırmasını yaptı. More Sentences |
||||
General | ||||
General | comparison n. | kıyaslama | ||
This means that, in comparison, this 1 billion is really peanuts. Bu, kıyaslandığında bu 1 milyarın gerçekten çerez parası olduğu anlamına gelmektedir. More Sentences |
||||
General | comparison n. | benzerlik | ||
He drew a comparison between English and Spanish. İngilizce ve İspanyolca arasında bir benzerlik kurdu. More Sentences |
||||
General | comparison n. | karşılaştırma | ||
It is always interesting to make this comparison. Bu karşılaştırmayı yapmak her zaman ilginçtir. More Sentences |
||||
Law | ||||
Law | comparison n. | karşılaştırma | ||
This comparison may not seem relevant to you, but it is relevant in terms of the candidate countries' expectations. Bu karşılaştırma size uygun görünmeyebilir, ancak aday ülkelerin beklentileri açısından önemlidir. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Technical | comparison n. | karşılaştırma | ||
For example, there is no clearly set-out table to permit comparison of the individual Member States. Örneğin münferit Üye Devletlerin karşılaştırılmasına olanak tanıyacak açık bir tablo bulunmamaktadır. More Sentences |
||||
Computer | ||||
Computer | comparison n. | karşılaştırma | ||
Allow me to draw a comparison between this and sporting competition. İzninizle bunu bir spor müsabakası ile karşılaştırmak istiyorum. More Sentences |
||||
Common Usage | ||||
Common Usage | comparison n. | mukayese | ||
General | ||||
General | comparison n. | benzetiş | ||
General | comparison n. | münasebet | ||
General | comparison n. | nispet | ||
General | comparison n. | ilişki | ||
General | comparison n. | benzetme | ||
General | comparison n. | teşbih | ||
General | comparison n. | benzeti | ||
General | comparison n. | üstünlük derecesini gösterme | ||
General | comparison n. | kıyaslanabilir özellik | ||
General | comparison n. | karşılaştırılabilir özellikler | ||
General | comparison n. | benzeyiş | ||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | comparison n. | mukayese | ||
Law | ||||
Law | comparison n. | kıyas | ||
Law | comparison n. | mukayese | ||
Technical | ||||
Technical | comparison n. | kıyas |