catch up with - Türkisch Englisch Wörterbuch

catch up with

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "catch up with" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 11 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
catch up with v. yetişmek
I quickened my steps to catch up with her.
Ona yetişmek için adımlarımı hızlandırdım.

More Sentences
catch up with v. arayı kapatmak
Running as fast as I could, I was able to catch up with my friend.
Koşabildiğim kadar hızlı koşarak, arkadaşımla arayı kapatabildim.

More Sentences
catch up with v. aynı düzeye gelmek
You have to study hard to catch up with your class.
Sınıfınla aynı düzeye gelmek için çok çalışmalısın.

More Sentences
catch up with v. yakalamak
When will they realise that their actions will catch up with them?
Eylemlerinin kendilerini yakalayacağını ne zaman anlayacaklar?

More Sentences
catch up with v. hızına yetişmek
I caught up with the others.
Diğerlerinin hızına yetiştim.

More Sentences
catch up with v. -e yetişmek
Phrasals
catch up with v. hoş olmayan sonuçlar yaratmak
catch up with v. tutuklamak
catch up with v. enselemek
catch up with v. güncelleştirmek
catch up with v. (bilgiyi) tazelemek

Bedeutungen, die der Begriff "catch up with" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 18 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Phrasals
catch up with (someone) v. (biriyle) sonra görüşmek
I'll catch up with you guys later.
Sonra görüşürüz beyler.

More Sentences
General
catch up with the others v. diğerlerini yakalamak
Phrasals
catch up with (someone) v. (biriyle) görüşüp son havadisleri almak/vermek
catch up with (someone) v. (biriyle) hasret gidermek
catch up with (someone) v. (biriyle) görüşüp son görüşmeden beri neler olup bittiğini konuşmak
catch up with (someone) v. (biriyle) arayı kapatmak)
catch up with (someone) v. (birini) enselemek
catch up with (someone) v. (birini) tutuklamak
catch up with (someone) v. uzun süredir aranan (birini) yakalamak
catch up with (someone) v. (birini) yakalamak
catch up with (someone) v. (birine) yetişmek
catch up with (someone) v. (biriyle) aradaki mesafeyi kapatmak
catch up with (someone) v. (birinin) hızına yetişmek
catch up with (someone) v. (biriyle) görüşmek
catch up with (someone) v. (biri için) hoş olmayan sonuçlar yaratmak
catch up with (someone) v. (birinin) sonradan başına bela olmak
Idioms
catch up with the times v. çağı yakalamak
Speaking
lies will always catch up with you expr. yalanlar mutlaka ortaya çıkar