Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
impact bending
ücret tipi
cylindrical boiler
bırakılma
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"bırakılma"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Common Usage
1
Common Usage
bırakılma
being left
n.
General
2
General
bırakılma
abandonment
n.
3
General
bırakılma
being left
n.
Bedeutungen, die der Begriff
"bırakılma"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 35 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
serbest bırakılma
liberation
n.
2
General
dışında bırakılma
exclusion from
n.
3
General
karanlıkta bırakma/bırakılma
black out
n.
4
General
sosyal yapıdan uzaklaşma/sosyal ilişkiden yoksun kalma/bırakılma
desocialization
n.
5
General
dışarıda bırakılma
exclusion
n.
6
General
yoldan geçen araba ile bir yere bırakılma
hop
n.
7
General
yoksun bırakılma
debarment
n.
8
General
mahrum bırakılma
debarment
n.
9
General
serbest bırakılma
deregulation
n.
10
General
yetkisiz bırakılma
disempowerment
n.
11
General
katılım haklarından mahrum bırakılma
disenfranchisement
n.
12
General
sesini duyurma fırsatından mahrum bırakılma
disenfranchisement
n.
13
General
katılım haklarından mahrum bırakılma
disenfranchisement
n.
14
General
sesini duyurma fırsatından mahrum bırakılma
disenfranchisement
n.
15
General
grubun dışında bırakılma
disfellowship
n.
16
General
aç bırakılma
famishment
n.
Phrases
17
Phrases
serbest bırakılma karşılığında
in exchange for the release
expr.
Idioms
18
Idioms
oyun dışı kalma/bırakılma
an early bath
n.
19
Idioms
oyun dışı kalma/bırakılma
an early bath
n.
Law
20
Law
kefaletle serbest bırakılma
release on bail
n.
21
Law
mirastan mahrum bırakılma
disinheritance
n.
22
Law
serbest bırakılma senedi
bailpiece
n.
23
Law
serbest bırakılma senedi
bail piece
n.
24
Law
serbest bırakılma
release
n.
25
Law
serbest bırakılma senedi
bail bond
n.
26
Law
tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılma
release pending trial
n.
27
Law
serbest bırakılma senedi
bailbond
n.
28
Law
serbest bırakılma
discharge
n.
29
Law
(ilgili kimse ile yakın akrabalık nedeniyle) dava dışı bırakılma
conjunct
adj.
Technical
30
Technical
korozyon ortamına maruz bırakılma
exposure in corrosive environment
n.
31
Technical
standart şartlar altında bir silindirik mandrel etrafında bükülmeye maruz bırakılma
exposure to bending round a cylindrical mandrel under standard conditions
n.
32
Technical
uzun süre ısıya maruz bırakılma
prolonged exposure to heat
n.
Computer
33
Computer
çağrının yarıda bırakılma olasılığı
call abandonment probability
n.
Textile
34
Textile
kumaşların kuru ısıya maruz bırakılma işlemi
dry-heat treatment of fabrics
n.
Biology
35
Biology
kazayla bırakılma
accidental release
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bırakılma
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy