birlikte yaşamak

Bedeutungen von dem Begriff "birlikte yaşamak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 12 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	birlikte yaşamak	live together v.
To defend the idea that everywhere in Europe people may live in freedom, in plurality, and may live together. Avrupa'nın her yerinde insanların özgürlük içinde çoğulculuk içinde ve birlikte yaşayabilecekleri fikrini savunmak. More Sentences
2	General	birlikte yaşamak	cohabit v.
After dating for several years, they decided to cohabit. Birkaç yıl çıktıktan sonra birlikte yaşamaya karar verdiler. More Sentences
3	General	birlikte yaşamak	shack up v.
4	General	birlikte yaşamak	shack up with someone together v.
5	General	birlikte yaşamak	shack up with together v.
6	General	birlikte yaşamak	cohabit with someone v.
7	General	birlikte yaşamak	company [obsolete] v.
8	General	birlikte yaşamak	consubsist v.
Idioms
9	Idioms	birlikte yaşamak	keep company with v.
Politics
10	Politics	birlikte yaşamak	co-exist v.
Slang
11	Slang	birlikte yaşamak	shack up with v.
12	Slang	birlikte yaşamak	play house with someone v.

Bedeutungen, die der Begriff "birlikte yaşamak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 10 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	ile birlikte yaşamak	live with v.
Tom is easy to live with. Tom ile birlikte yaşamak kolay. More Sentences
2	General	birlikte/beraber uyum içinde yaşamak	live together in harmony v.
Phrasals
3	Phrasals	ile birlikte yaşamak	cohabit with v.
4	Phrasals	(biriyle/bir şeyle) birlikte yaşamak	cohabit with (someone or something) v.
5	Phrasals	(biriyle) birlikte/beraber yaşamak	cohabit with (someone) v.
6	Phrasals	(biriyle) birlikte yaşamak	live with (someone) v.
7	Phrasals	(biriyle) birlikte yaşamak	shack up (with someone) v.
Colloquial
8	Colloquial	birlikte yaşamak (evli olmadan)	live in v.
Speaking
9	Speaking	birlikte yaşamak güzel	it's nice to live together expr.
Slang
10	Slang	birlikte yaşamak (evli olmadan)	shack v.