Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
global learning
bir yukarı
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"bir yukarı"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Computer
1
Computer
bir yukarı
one-up
expr.
Bedeutungen, die der Begriff
"bir yukarı"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 108 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
bir vadinin başında veya dağın yukarı kısımlarında derin, kase biçimli çukurluk
cirque
n.
2
General
bir teleferiğin ya da bir tesisteki teleferiklerin tümünün bir saatte yokuş yukarı taşıyabileceği kapasitesi
uplift capacity
n.
3
General
insanların yüksek bir yerden aşağıya doğru atladıkları ve esnek bir halatla yukarı çekildikleri bir etkinlik
bungee jumping
n.
4
General
karda yere uzanıp kolları ve ayakları aşağı yukarı oynatarak meleğe benzer bir şekil oluşturma
snow angel
n.
5
General
kayak merkezlerinde kişilerin t şeklinde bir bara tutunarak yukarı çıktığı lift
t-bar lift
n.
6
General
yüksek uçan kuşların dairesel yukarı yönlü hava akımından faydalanmak için bir araya gelmesi
kettle
n.
7
General
dizleri yukarı çekerek gerçekleştirilen bir dans hareketi
prance
n.
8
General
fransa'nın yukarı normandiya bölgesinde bulunan bir idari bölge
seine-maritime
n.
9
General
bir aşağı bir yukarı yürümek/dolaşmak
pace
v.
10
General
bir aşağı bir yukarı yürümek
pace
v.
11
General
karda yere uzanıp kolları ve ayakları aşağı yukarı oynatarak meleğe benzer bir şekil oluşturmak
snow angel
v.
12
General
(soba, şömine) aşırı güçlü bir yukarı yönlü hava akımına sahip olmak
overdraw
v.
13
General
(bir şeyin) ucu yukarı yöne bakmak
prick
v.
14
General
bir yukarı bir aşağı
up and down
adv.
15
General
bir aşağı bir yukarı
up and down
adv.
16
General
bir aşağı bir yukarı
to and fro
adv.
17
General
bir aşağı bir yukarı
to and again
adv.
18
General
yüzü yukarı dönük bir şekilde
supinely
adv.
19
General
yukarı anlamına gelen bir ön ek
sur-
pref.
Phrasals
20
Phrasals
bir şeyi yukarı kaldırmak/çekmek
jerk something up
v.
21
Phrasals
bir şeyin yukarı fırlamasına sebep olmak
drive up
v.
22
Phrasals
bir yerden yukarı kaldırmak
lift from
v.
23
Phrasals
birini bir şeyden yukarı götürmek
lead someone up something
v.
24
Phrasals
birine bir şeyden yukarı doğru yol göstermek
lead someone up something
v.
25
Phrasals
bir şeyden yukarı çıkmak
slip up something
v.
26
Phrasals
(bir şeyden) yukarı doğru kendini göstermek
rise out of (something)
v.
27
Phrasals
(bir şeyden) yukarı doğru uzamak/yükselmek
rise out of (something)
v.
28
Phrasals
(birini/bir şeyi) yukarı doğru itmek
push up on (someone or something)
v.
29
Phrasals
(birini/bir şeyi) yukarı doğru kaldırmak
push up on (someone or something)
v.
30
Phrasals
(bir şey) boyunca yukarı çekmek/kaldırmak
pull up along (something)
v.
31
Phrasals
bir şeyi yukarı çekmek
run something up
v.
32
Phrasals
bir şeyi yukarı kaldırmak
run something up
v.
33
Phrasals
yukarı doğru bir şey salmak
belch something up
v.
34
Phrasals
birini/bir şeyi yukarı getirmek
bring someone or something up
v.
35
Phrasals
birini/bir şeyi yukarı taşımak
bring someone or something up
v.
36
Phrasals
bir şeyi (bir yerden) yukarı çekmek
haul something up (from something)
v.
37
Phrasals
(bir şeyi) yukarı kaldırmak/çekmek
hike (something) up
v.
38
Phrasals
(bir şeyde/bir yerde) yukarı çıkmak
move up through (something or some place)
v.
39
Phrasals
(bir şeyden/birinden) yukarı doğru uzanmak/çıkmak
thrust up through (something)
v.
Phrases
40
Phrases
aşağı yukarı bir tarihte/ zamanda
long about
expr.
41
Phrases
(bir şeye) üç aşağı beş yukarı benzer
on the lines of (something)
expr.
42
Phrases
aşağı yukarı (belli bir miktarda)
in the order of (some amount)
expr.
43
Phrases
aşağı yukarı (belli bir miktarda)
in the region of (some amount)
expr.
44
Phrases
aşağı yukarı (belli bir miktarda)
of the order of (some amount)
expr.
45
Phrases
aşağı yukarı (bir miktar)
in the neighborhood of (some amount)
expr.
Colloquial
46
Colloquial
bir aşağı yukarı yürümek
pace up and down
v.
47
Colloquial
bir aşağı yukarı yürümek
walk back and forth
v.
48
Colloquial
bir aşağı bir yukarı hoplamak
bounce up and down
v.
49
Colloquial
aşağı yukarı (bir şey)
give or take (something)
expr.
50
Colloquial
üç aşağı beş yukarı (bir şey)
give or take (something)
expr.
51
Colloquial
aşağı yukarı bir şey/miktar
(somewhere) in the neighborhood of something
expr.
52
Colloquial
bir aşağı bir yukarı
up and down like a yo-yo
expr.
Idioms
53
Idioms
yukarı doğru bir meyil
rising tide [cliché]
n.
54
Idioms
yukarı doğru bir dalgalanma
rising tide [cliché]
n.
55
Idioms
bir şeyi yukarı çekmek
heave something up
v.
56
Idioms
bir seviye yukarı taşımak/çıkarmak
crank it up a notch
v.
57
Idioms
üç aşağı beş yukarı bir fiyat ver
give me a ballpark figure
expr.
58
Idioms
bir seviye yukarı
up a notch
expr.
Speaking
59
Speaking
elini bir aşağı bir yukarı hareket ettir
move your hand up and down
expr.
Technical
60
Technical
yukarı çekmede kullanılan bir çizgi
gantline
n.
61
Technical
(grafik üzerinde) aşağı veya yukarı yönlü keskin bir hareket
blip
n.
62
Technical
bessemer işleminde havanın erimiş pik demiri yoluyla yukarı basıldığı bir aşama
blow
n.
63
Technical
metal bir parçanın haddelenirken yukarı doğru kıvrılma eğilimi
overdraft
n.
64
Technical
bir ucu tespit edilmiş bir çubuğun diğer ucunun aşağı yukarı hareketi gibi hareket etmek
vibrate
v.
Computer
65
Computer
bir paragraf yukarı taşı
move up one paragraph
n.
66
Computer
bir klasör yukarı
up one folder
n.
67
Computer
bir düzey yukarı
one level up
expr.
68
Computer
bir sayfa yukarı
page up
expr.
69
Computer
bir düzey yukarı
up one level
expr.
Informatics
70
Informatics
bir sayfa yukarı
page up
expr.
Textile
71
Textile
omuza doğru dışarı ve yukarı doğru çıkan bir yaka türü
peak lapels
n.
Furniture
72
Furniture
yukarı çekildiğinde altta kıvrımlar halinde toplanan bir panjur çeşidi
roman blind
n.
Marine
73
Marine
seyirde bir geminin aşağı yukarı hareketi
heave
n.
74
Marine
eskiden büyük göller'in yukarı kısmında sıkça kullanılmış düz tabanlı bir tekne
mac
n.
75
Marine
eskiden büyük göller'in yukarı kısmında sıkça kullanılmış düz tabanlı bir tekne
mack
n.
76
Marine
(palangada) kargoyu veya filikaları yukarı çekip nakleden gerecin bir parçası
fly block
n.
Mining
77
Mining
cevherin yukarı çekildiği ve işçilerin taşındığı bir maden kuyusu
working pit
n.
Medical
78
Medical
uzuvdan yukarı veya aşağı doğru eğik bağlanan bir bandaj
oblique bandage
n.
Anatomy
79
Anatomy
göz küresinin üst kısmında bulunup gözü yukarı ve yana hareket ettiren kısa bir kas
oblique
n.
80
Anatomy
kasılması ile göz küresini yukarı ve ortaya kaydıran bir tür göz kası
superior rectus
n.
81
Anatomy
kasılması ile göz küresini yukarı ve ortaya kaydıran bir tür göz kası
superior rectus muscle
n.
Pathology
82
Pathology
gözün yukarı doğru döndüğü bir şaşılık biçimi
anoöpsia
n.
83
Pathology
gözün yukarı doğru döndüğü bir şaşılık biçimi
anoöpsia
n.
84
Pathology
gözün yukarı doğru döndüğü bir şaşılık biçimi
anopsia
n.
85
Pathology
gözün yukarı doğru döndüğü bir şaşılık biçimi
anopsy
n.
Physics
86
Physics
birer yukarı ve aşağı kuarkın yanı sıra bir de garip kuark içeren, elektriksel olarak nötr durumdaki atom altı hadron parçacığı
lambda baryon
n.
Marine Biology
87
Marine Biology
teleskop akvaryum balığının gözbebekleri yukarı doğru bakan bir varyetesi
celestial telescope
n.
Botanic
88
Botanic
küçük yanal yaprakçıkları güneş ışığının etkisiyle yukarı-aşağı ve kendi ekseni etrafında hareket eden tropik bir asya çalısı
telegraph plant (codariocalyx motorius)
n.
89
Botanic
küçük yanal yaprakçıkları güneş ışığının etkisiyle yukarı-aşağı ve kendi ekseni etrafında hareket eden tropik bir asya çalısı
desmodium gyrans
n.
90
Botanic
küçük yanal yaprakçıkları güneş ışığının etkisiyle yukarı-aşağı ve kendi ekseni etrafında hareket eden tropik bir asya çalısı
desmodium motorium
n.
91
Botanic
küçük yanal yaprakçıkları güneş ışığının etkisiyle yukarı-aşağı ve kendi ekseni etrafında hareket eden tropik bir asya çalısı
semaphore plant
n.
Fishery
92
Fishery
akıntı hızını kontrol edip yukarı çıkan balıklar için bir dinlenme havuzu sağlayan enine tahta
riffle
n.
Social Sciences
93
Social Sciences
michigan'daki yukarı yarımada'da ve kuzeydoğu wisconsin'de yaşayan bir kızılderili halkı
menomini
n.
Linguistics
94
Linguistics
mossi gibi yukarı volta halklarının konuştuğu bir dil
mole
n.
95
Linguistics
mossi halkının ve yukarı volta'daki diğer birçok halkın konuştuğu bir dil
mossi
n.
96
Linguistics
dyula halkı tarafından fildişi sahili ve yukarı volta'da ticaret dili olarak kullanılan bir mande dili
dyula
n.
History
97
History
virjinya'daki yukarı james nehri vadisinde yaşamış olan soyu tükenmiş bir halk
monacan
n.
98
History
kutsal roma imparatorluğu'nun günümüz bavyera eyaletinin bir parçası olan ve yukarı pfalz olarak isimlendirilen elektoratı
rhine palatinate
n.
Archaeology
99
Archaeology
tünelde yukarı doğru yapılan bir kazı
breakup
n.
Geography
100
Geography
abd'nin new york kentinden geçip long island boğazı'nı güneydeki yukarı new york körfezi'ne bağlayan bir haliç
east river
n.
101
Geography
yukarı mısır bölgesinde bir şehir
nag hammadi
n.
102
Geography
yukarı ve aşağı michigan arasında yer alan bir boğaz
mackinac
n.
103
Geography
yukarı michigan yarımadası'nda bir nehir
menominee river
n.
Military
104
Military
halterin omuz yüksekliğine getirildikten sonra yavaşça yukarı kaldırıldığı bir ağırlık kaldırma hareketi
military press
n.
Sport
105
Sport
bacaklarla yukarı ve aşağı doğru yapılan bir yüzme hareketi
thrash
n.
106
Sport
bacaklarla yukarı ve aşağı doğru yapılan bir yüzme hareketi
thresh
n.
107
Sport
paralel barların ucunda yapılan, kişinin çenesi barların hizasına gelecek kadar kollarını büktüğü ve sonrasında düzleştirip kendini yukarı doğru kaldırdığı bir jimnastik egzersizi
dip
n.
Slang
108
Slang
kenarları yukarı doğru kıvrık bir şapka çeşidi
scraper
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bir yukarı
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy