Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
arkadaş
Bedeutungen von dem Begriff
"arkadaş"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 116 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Common Usage
1
Common Usage
arkadaş
friend
n.
2
Common Usage
arkadaş
companion
n.
General
3
General
arkadaş
brother
n.
4
General
arkadaş
buddy
n.
5
General
arkadaş
mate
n.
6
General
arkadaş
chum
n.
7
General
arkadaş
consociate
n.
8
General
arkadaş
pal
n.
9
General
arkadaş
familiar
n.
10
General
arkadaş
helpmeet
n.
11
General
arkadaş
connection
n.
12
General
arkadaş
bud
n.
13
General
arkadaş
chap
n.
14
General
arkadaş
frater
n.
15
General
arkadaş
consort
n.
16
General
arkadaş
kamerad
n.
17
General
arkadaş
amigo
n.
18
General
arkadaş
compeer
n.
19
General
arkadaş
comate
n.
20
General
arkadaş
fella
n.
21
General
arkadaş
fellow
n.
22
General
arkadaş
bedfellow
n.
23
General
arkadaş
intimate
n.
24
General
arkadaş
comrade
n.
25
General
arkadaş
partner
n.
26
General
arkadaş
cohort
n.
27
General
arkadaş
feller
n.
28
General
arkadaş
helpmate
n.
29
General
arkadaş
ally
n.
30
General
arkadaş
friend
n.
31
General
arkadaş
associate
n.
32
General
arkadaş
colleague
n.
33
General
arkadaş
connexion
n.
34
General
arkadaş
achates
n.
35
General
arkadaş
camerade
n.
36
General
arkadaş
time killer
n.
37
General
arkadaş
tilikum [dialect]
n.
38
General
arkadaş
amy
n.
39
General
arkadaş
eme [scottish]
n.
40
General
arkadaş
make
n.
41
General
arkadaş
mate
n.
42
General
arkadaş
bhai [india]
n.
43
General
arkadaş
billy [scotland]
n.
44
General
arkadaş
billie [scotland]
n.
45
General
arkadaş
marrow [dialect]
n.
46
General
arkadaş
marrow [scotland]
n.
47
General
arkadaş
boet [south africa]
n.
48
General
arkadaş
haver
n.
49
General
arkadaş
haber
n.
50
General
arkadaş
chaber
n.
51
General
arkadaş
chaver
n.
52
General
arkadaş
bredren
n.
53
General
arkadaş
yfere [obsolete]
n.
54
General
arkadaş
gossip
n.
55
General
arkadaş
oppo [uk]
n.
56
General
arkadaş
running mate
n.
57
General
arkadaş
running-mate
n.
58
General
arkadaş
co-mate
n.
59
General
arkadaş
couzin [south africa]
n.
60
General
arkadaş
duddie
n.
61
General
arkadaş
fellowship
n.
62
General
arkadaş
semblable
n.
63
General
arkadaş
sinner [dialect]
n.
64
General
arkadaş
skainsmate
n.
65
General
arkadaş
skate
n.
66
General
arkadaş
fellow
adj.
67
General
arkadaş
boertjie [south africa]
expr.
Colloquial
68
Colloquial
arkadaş
lad
n.
69
Colloquial
arkadaş
tillicum [us & canadian]
n.
70
Colloquial
arkadaş
good buddy
n.
71
Colloquial
arkadaş
yaar [hinglish]
n.
72
Colloquial
arkadaş
kidder [dialect]
n.
73
Colloquial
arkadaş
jong [south africa]
n.
74
Colloquial
arkadaş
handlanger
n.
75
Colloquial
arkadaş
cat
n.
76
Colloquial
arkadaş
bra [south africa]
n.
77
Colloquial
arkadaş
chommie [south africa]
n.
78
Colloquial
arkadaş
cock [uk]
n.
79
Colloquial
arkadaş
home fry
interj.
80
Colloquial
arkadaş
homefry
interj.
81
Colloquial
arkadaş
dognutz
interj.
82
Colloquial
arkadaş
man
interj.
83
Colloquial
arkadaş
pardner
interj.
84
Colloquial
arkadaş
homeboy
exclam.
Speaking
85
Speaking
arkadaş
maty
n.
86
Speaking
arkadaş
matey
interj.
Trade/Economic
87
Trade/Economic
arkadaş
associate
n.
Law
88
Law
arkadaş
companion
n.
Technical
89
Technical
arkadaş
buddy
interj.
Archaic
90
Archaic
arkadaş
mone
n.
91
Archaic
arkadaş
concomitant
n.
92
Archaic
arkadaş
paragon
n.
93
Archaic
arkadaş
peer
n.
Slang
94
Slang
arkadaş
bizatch
n.
95
Slang
arkadaş
biznitch
n.
96
Slang
arkadaş
cobber
n.
97
Slang
arkadaş
home skillet
n.
98
Slang
arkadaş
homeslice
n.
99
Slang
arkadaş
hoser
n.
100
Slang
arkadaş
palsy-walsy
n.
101
Slang
arkadaş
cully
n.
102
Slang
arkadaş
bluh (rap slang)
interj.
103
Slang
arkadaş
dude
interj.
104
Slang
arkadaş
bloke
interj.
105
Slang
arkadaş
okie (rap slang)
interj.
106
Slang
arkadaş
shot
interj.
107
Slang
arkadaş
ock (philadelphian slang)
interj.
108
Slang
arkadaş
homeboy
interj.
109
Slang
arkadaş
bitch
interj.
British Slang
110
British Slang
arkadaş
cuz
n.
111
British Slang
arkadaş
blad
interj.
112
British Slang
arkadaş
brer
interj.
113
British Slang
arkadaş
bruv
interj.
114
British Slang
arkadaş
fam
interj.
Modern Slang
115
Modern Slang
arkadaş
amico
n.
116
Modern Slang
arkadaş
acere [cuba/miami]
exclam.
Bedeutungen, die der Begriff
"arkadaş"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Common Usage
1
Common Usage
kız arkadaş
girl friend
n.
2
Common Usage
iyi arkadaş
good friend
n.
3
Common Usage
arkadaş çevresi
entourage
n.
4
Common Usage
arkadaş canlısı
friendly
adj.
General
5
General
erkek arkadaş toplantısı
bull session
n.
6
General
yakın arkadaş
close friend
n.
7
General
yakın arkadaş
fellow
n.
8
General
yakın kız arkadaş
girlfriend in training
n.
9
General
kız arkadaş
girl
n.
10
General
eski arkadaş
former friend
n.
11
General
iyi arkadaş
familiar
n.
12
General
arkadaş olan
associate
n.
13
General
arkadaş sevgisi
companionship
n.
14
General
yakın arkadaş
alter ego
n.
15
General
kız arkadaş
girlfriend
n.
16
General
kız arkadaş ses tonu
girlfriend voice
n.
17
General
yakın arkadaş
bosom friend
n.
18
General
arkadaş çevresi
company
n.
19
General
arkadaş sevgisi
comradeship
n.
20
General
yakın arkadaş
chum
n.
21
General
yakın arkadaş
fella
n.
22
General
canciğer arkadaş
chum
n.
23
General
samimi arkadaş
intimate
n.
24
General
arkadaş grubu
social circle
n.
25
General
sıradan arkadaş
casual friend
n.
26
General
samimi arkadaş
familiar
n.
27
General
erkek arkadaş
boy friend
n.
28
General
ortak arkadaş
mutual friend
n.
29
General
yakın arkadaş
crony
n.
30
General
arkadaş grubu
crowd
n.
31
General
arkadaş tarifesi
partner fare
n.
32
General
arkadaş canlı olma
amiableness
n.
33
General
arkadaş ve akraba ziyareti
visiting friends and relatives
n.
34
General
kalıcı arkadaş
steady
n.
35
General
yakın arkadaş
boon companion
n.
36
General
bayan arkadaş
lady friend
n.
37
General
yakın arkadaş
intimate
n.
38
General
bakımsız ve pis erkek arkadaş
hobeau
n.
39
General
sadık arkadaş
a true friend
n.
40
General
iyi huylu veya arkadaş canlısı olma
jovialness
n.
41
General
erkek arkadaş
boyfriend
n.
42
General
arkadaş kayırma
nepotism
n.
43
General
arkadaş daveti
friend invitation
n.
44
General
arkadaş çevresi
group of friends
n.
45
General
arkadaş çevresi
group of pals
n.
46
General
arkadaş çevresi
circle of friends
n.
47
General
arkadaş çevresi
social circle
n.
48
General
hanım arkadaş
lady friend
n.
49
General
iyi arkadaş
chum
n.
50
General
arkadaş ortamı
a circle of friends
n.
51
General
arkadaş ilişkileri
friend relationships
n.
52
General
iki arkadaş
couple
n.
53
General
ortak arkadaş
common friend
n.
54
General
müşterek arkadaş
common friend
n.
55
General
en iyi arkadaş
best friend
n.
56
General
hayali arkadaş
imaginary friend
n.
57
General
arkadaş bulma hizmetleri
dating services
n.
58
General
özel arkadaş
special friend
n.
59
General
eski erkek arkadaş
exboyfriend
n.
60
General
eski kız arkadaş
exgirlfriend
n.
61
General
gerçek arkadaş
real friend
n.
62
General
kötü arkadaş
bad friend
n.
63
General
çok sayıda arkadaş
many friends
n.
64
General
en iyi/en yakın arkadaş
best friend
n.
65
General
yakın arkadaş
a close friend
n.
66
General
yakın bir arkadaş
a close friend
n.
67
General
liseden arkadaş
high school friend
n.
68
General
sıkı arkadaş
close friend
n.
69
General
oyuncu arkadaş
fellow actor
n.
70
General
(birinin) yakın arkadaş çevresi
someone's close circle of friends
n.
71
General
gerçek arkadaş
true friend
n.
72
General
güvenilir arkadaş
reliable friend
n.
73
General
güvenilir arkadaş
trustworthy friend
n.
74
General
iyi dost/arkadaş
a good fellow
n.
75
General
iyi arkadaş
good friend
n.
76
General
vefasız arkadaş
unfaithful friend
n.
77
General
vefasız arkadaş
false friend
n.
78
General
yanlış arkadaş
false friend
n.
79
General
arkadaş olmayan/düşman
unfriend
n.
80
General
arkadaş grubu
group of friends
n.
81
General
bayan arkadaş
female companion
n.
82
General
hanım arkadaş
female companion
n.
83
General
kadın arkadaş
female companion
n.
84
General
ideal arkadaş
ideal friend
n.
85
General
kayıp arkadaş
lost friend
n.
86
General
kız arkadaş deneyimi
girlfriend experience (gfe)
n.
87
General
dört arkadaş
four friends
n.
88
General
gizli arkadaş
secret friend
n.
89
General
devamlı arkadaş
constant companion
n.
90
General
arkadaş canlısı olma
agreeability
n.
91
General
arkadaş canlısı olma
agreeableness
n.
92
General
kız arkadaş
lady friend
n.
93
General
kardeş gibi yakın arkadaş
neighbor
n.
94
General
kardeş gibi yakın arkadaş
neighbour
n.
95
General
arkadaş (eskiden amerikalı sömürgecilerin kızılderilileri selamlama ifadesi)
netop
n.
96
General
kız arkadaş
tib [obsolete]
n.
97
General
erkek arkadaş
ami [french]
n.
98
General
kız arkadaş
amie [french]
n.
99
General
kız arkadaş
amiga [spanish]
n.
100
General
arkadaş canlısı olma
associableness
n.
101
General
arkadaş canlısı olmama
unapproachability
n.
102
General
birçok arkadaş
many friends
n.
103
General
arkadaş canlısı olunmadığı için sevilmeme
unfriendliness
n.
104
General
arkadaş edinen kimse
befriender
n.
105
General
arkadaş edinme
befriendment
n.
106
General
yakın arkadaş
belamy
n.
107
General
eski erkek arkadaş
ex-boyfriend
n.
108
General
arkadaş canlısı olma
bonhommie
n.
109
General
erkek arkadaş
boy
n.
110
General
arkadaş grubu
bredren
n.
111
General
arkadaş grubu
bredrin
n.
112
General
yakın arkadaş
buddie
n.
113
General
kız arkadaş
young lady
n.
114
General
erkek arkadaş
young man
n.
115
General
kadın arkadaş
gal pal
n.
116
General
uyuşuk arkadaş
lungis [obsolete]
n.
117
General
yakın arkadaş
musketeer
n.
118
General
en yakın arkadaş
musketeer
n.
119
General
kadın arkadaş
gimmer [dialect]
n.
120
General
yakın arkadaş buluşması
gossiping
n.
121
General
can ciğer kuzu sarması arkadaş
greek [obsolete]
n.
122
General
yakın arkadaş
chummy
n.
123
General
arkadaş (erkek)
compadre [dialect]
n.
124
General
arkadaş canlısı olmama
inaffability
n.
125
General
(aynı arkadaş grubu arasında çıkan) tartışma
in-fighting
n.
126
General
keyifli arkadaş
goodfellow
n.
127
General
yakın arkadaş
family
n.
128
General
arkadaş grubu
family
n.
129
General
erkek arkadaş
fancy man [obsolete]
n.
130
General
antik yunan'da gelini evinden alan arkadaş
paranymph
n.
131
General
kız arkadaş
popsy
n.
132
General
yakın kadın arkadaş
cummer [scotland]
n.
133
General
arkadaş grubu
fellowred
n.
134
General
arkadaş grubu
fellowship
n.
135
General
yakın arkadaş
inward [obsolete]
n.
136
General
arkadaş çevresinin gazına gelme
peer pressure
n.
137
General
yakın arkadaş
cod [dialect]
n.
138
General
arkadaş çevresi
conversation [obsolete]
n.
139
General
arkadaş bulma hizmeti
dating service
n.
140
General
samimi arkadaş
fly [obsolete]
n.
141
General
yakın arkadaş
pewfellow
n.
142
General
kız/erkek arkadaş
partner
n.
143
General
hem arkadaş hem rakip görülen kimse
frenemy
n.
144
General
arkadaş çevresi
surrounding
n.
145
General
arkadaş bulmak
find a friend
v.
146
General
ile arkadaş olmak
go around with
v.
147
General
arkadaş edinmek
make friends
v.
148
General
arkadaş olmak
be friends
v.
149
General
ile arkadaş olmak
be friends with
v.
150
General
arkadaş olmak
become friends
v.
151
General
arkadaş olmak
make friends with
v.
152
General
arkadaş bulmak
find a companion
v.
153
General
arkadaş olmak
be friends with
v.
154
General
biriyle arkadaş olmak
take up with
v.
155
General
ile arkadaş olmak
be in with
v.
156
General
arkadaş olmak
befriend
v.
157
General
ile arkadaş olmak
make friends with
v.
158
General
arkadaş olmak
make friends
v.
159
General
arkadaş olmak
become friends with
v.
160
General
arkadaş edinmek
have friends
v.
161
General
arkadaş eklemek (listeye vb)
add a friend
v.
162
General
arkadaş aramak
look for a friend
v.
163
General
ayrıldıktan sonra arkadaş olarak kalmak
stay friends after a break up
v.
164
General
ayrıldıktan sonra arkadaş kalmak
be (still) friends after break up
v.
165
General
ayrıldıktan sonra arkadaş olarak kalmak
be (still) friends after break up
v.
166
General
ayrıldıktan sonra arkadaş kalmak
stay friends after a break up
v.
167
General
arkadaş olarak görmek
consider someone a friend
v.
168
General
arkadaş olarak görmek
see someone as a friend
v.
169
General
dünyanın diğer ucundan bir arkadaş edinmek
make a friend from the other side of the world
v.
170
General
arkadaş edinmek
make a friend
v.
171
General
(birlikte) çalıştığı herkesle/bütün insanlara arkadaş olmak istemek
make friends with all the people he/she work with
v.
172
General
bir sosyal paylaşım sitesinde birini arkadaş olarak eklemek
friend
v.
173
General
yakın arkadaş olmak
chum
v.
174
General
(bir şey elde etmek için) birisiyle arkadaş olmak
buddy up
v.
175
General
arkadaş olmak
buddy
v.
176
General
arkadaş edinmek
gain
v.
177
General
yakın arkadaş olmak
hobanob
v.
178
General
arkadaş olmak
sib
v.
179
General
arkadaş olmak
sort [uk] [dialect]
v.
180
General
yakın (arkadaş)
thick
adj.
181
General
arkadaş canlısı
companionable
adj.
182
General
çok yakın (arkadaş)
intimate
adj.
183
General
arkadaş canlısı
sociable
adj.
184
General
arkadaş canlısı
social
adj.
185
General
yakın (arkadaş)
close
adj.
186
General
yakın arkadaş
hail fellow well met
adj.
187
General
arkadaş canlısı
genial
adj.
188
General
arkadaş canlısı
cordial
adj.
189
General
arkadaş canlısı
affable
adj.
190
General
arkadaş canlısı
amiable
adj.
191
General
arkadaş canlısı
friendful
adj.
192
General
arkadaş canlısı
accompanable
adj.
193
General
arkadaş olmuş
affrended [obsolete]
adj.
194
General
arkadaş olmuş
affriended [obsolete]
adj.
195
General
yeniden arkadaş olan
affrended [obsolete]
adj.
196
General
arkadaş canlısı
acquaintable
adj.
197
General
arkadaş canlısı
amical
adj.
198
General
arkadaş canlısı olmayan
unapproachable
adj.
199
General
arkadaş canlısı olmayan
undemonstrative
adj.
200
General
(arkadaş) en iyi
bezzie
adj.
201
General
(arkadaş) en iyi
bezzy
adj.
202
General
arkadaş canlısı ve geçimli
matey
adj.
203
General
arkadaş canlısı
hende
adj.
204
General
arkadaş canlısı
hendy [obsolete]
adj.
205
General
arkadaş canlısı
hold [obsolete]
adj.
206
General
yakın (arkadaş)
great [dialect]
adj.
207
General
arkadaş canlısı
common [dialect]
adj.
208
General
arkadaş canlısı
companable
adj.
209
General
arkadaş canlısı olmayan
inaffable
adj.
210
General
arkadaş canlısı olmayan
inamiable [obsolete]
adj.
211
General
arkadaş canlısı olmayan
ingrate [obsolete]
adj.
212
General
arkadaş canlısı olmayan
insociable
adj.
213
General
arkadaş canlısı
pack [scotland]
adj.
214
General
arkadaş gibi olan
fellowlike
adj.
215
General
arkadaş canlısı
fellowly
adj.
216
General
arkadaş canlısı olmayan
inhospitable
adj.
217
General
arkadaş canlısı
outgiving
adj.
218
General
arkadaş canlısı
smooth
adj.
219
General
arkadaş olarak
in company
adv.
220
General
arkadaş canlısı bir biçimde
sociably
adv.
221
General
bir arkadaş vasıtasıyla
through a friend
adv.
222
General
arkadaş canlısı bir tavırla
matily [uk]
adv.
223
General
vay arkadaş
so
conj.
224
General
vay arkadaş
zounds
interj.
225
General
arkadaş anlamı veren ön ek
co-
pref.
226
General
(yabancı kimselere hitaben) arkadaş
dad
expr.
Phrasals
227
Phrasals
arkadaş kalmak
be in with
v.
228
Phrasals
(biriyle) arkadaş olmak
fraternize with (someone)
v.
229
Phrasals
(biriyle) arkadaş kalmak
keep in with (someone)
v.
230
Phrasals
(biriyle) arkadaş olmak
buddy up (with someone)
v.
231
Phrasals
arkadaş olmak
buddy with
v.
232
Phrasals
biriyle arkadaş olmaya başlamak
come on to someone
v.
233
Phrasals
ile arkadaş olmak
fraternize with
v.
234
Phrasals
(biriyle) iyi arkadaş olmak
get on (with someone)
v.
235
Phrasals
(biriyle) iyi arkadaş olmak
get along (with someone)
v.
236
Phrasals
(biriyle) arkadaş olmak
get on with (someone)
v.
Phrases
237
Phrases
bana arkadaş de ama beni yakın tut
call me friend but keep me closer
expr.
238
Phrases
yeni arkadaş istemem
no new friends
expr.
239
Phrases
normal bir arkadaş gibi
as one does
expr.
240
Phrases
(biriyle) iyi arkadaş
on a first-name basis (with someone)
expr.
241
Phrases
(biriyle) yakın arkadaş
on a first-name basis (with someone)
expr.
242
Phrases
(biriyle/bir şeyle) arkadaş
in with (someone or something)
expr.
Proverb
243
Proverb
gerçek arkadaş kara günde belli olur
friend in need is a friend indeed
Colloquial
244
Colloquial
yakın arkadaş
bezzie
n.
245
Colloquial
ömürlük arkadaş
bffl (best friend for life)
n.
246
Colloquial
en yakın arkadaş
bffl (best friend for life)
n.
247
Colloquial
siyah arkadaş/kanka
blood
n.
248
Colloquial
yakın arkadaş
ace boom-boom
n.
249
Colloquial
yakın arkadaş
bosom chum
n.
250
Colloquial
en yakın arkadaş
bosom chum
n.
251
Colloquial
en yakın/iyi arkadaş
best bud
n.
252
Colloquial
canciğer/sıkı fıkı arkadaş
best bud
n.
253
Colloquial
çok iyi/yakın arkadaş
best bud
n.
254
Colloquial
iyi/yakın arkadaş
good buddy
n.
255
Colloquial
erkek arkadaş olma özelliklerine sahip
boyfriend material
n.
256
Colloquial
erkek arkadaş olabilecek niteliklere sahip olma
boyfriend material
n.
257
Colloquial
erkek arkadaş kumaşı
boyfriend material
n.
258
Colloquial
en yakın arkadaş
someone's right hand
n.
259
Colloquial
eski arkadaş
old boy
n.
260
Colloquial
iki arkadaş arasındaki düşmanlık
hostility between two friends
n.
261
Colloquial
sadık arkadaş
true blue friend
n.
262
Colloquial
yeni arkadaş
new friend
n.
263
Colloquial
yakın arkadaş
ace
n.
264
Colloquial
yakın arkadaş
partner in crime
n.
265
Colloquial
yanlış arkadaş grubu
the wrong crowd
n.
266
Colloquial
dost/arkadaş (erkek)
dude
n.
267
Colloquial
en yakın arkadaş
ride or die
n.
268
Colloquial
en güvenilir arkadaş
ride or die
n.
269
Colloquial
sadık arkadaş
ride or die
n.
270
Colloquial
arkadaş canlısı adam
nice guy
n.
271
Colloquial
birinin arkadaş çevresi
the company somebody keeps
n.
272
Colloquial
yakın arkadaş
ace boom-boom
n.
273
Colloquial
(birinin) arkadaş çevresi
the company (one) keeps
n.
274
Colloquial
birinin arkadaş çevresi
the company somebody keeps
n.
275
Colloquial
(iyelik zamiri ile kullanılır) arkadaş
bitch
n.
276
Colloquial
arkadaş veya dost anlamına gelen bir küçültme sözcüğü
matey
n.
277
Colloquial
erkeklerden oluşan arkadaş grubu
boy
n.
278
Colloquial
duygusal birliktelik olmayıp sadece cinsel ilişki yaşanan arkadaş
friend with benefits
n.
279
Colloquial
kurtarıcı kız/arkadaş
go-to girl
n.
280
Colloquial
arkadaş olmak
make a friend
v.
281
Colloquial
(sadece) iyi arkadaş olmak
be (just) good friends
v.
282
Colloquial
(sadece) arkadaş olmak
be (just) good friends
v.
283
Colloquial
(sadece) yakın arkadaş olmak
be (just) good friends
v.
284
Colloquial
iyi arkadaş olmak
be good friends
v.
285
Colloquial
yakın arkadaş olmak
be good friends
v.
286
Colloquial
(biriyle) arkadaş olmak
be in with (someone)
v.
287
Colloquial
arkadaş olmak
pal up
v.
288
Colloquial
arkadaş toplantısına gitmeden önce evde alkol almak
preload
v.
289
Colloquial
arkadaş canlısı
folksy
adj.
290
Colloquial
arkadaş canlısı olmayan
uncordial [scottish]
adj.
291
Colloquial
arkadaş listesinden çıkarılmış
unfriended
adj.
292
Colloquial
(biriyle) arkadaş
friends with (someone)
adj.
293
Colloquial
arkadaş canlısı
palsy
adj.
294
Colloquial
vay arkadaş
man
interj.
295
Colloquial
(hitap olarak) arkadaş
bru [south african]
interj.
296
Colloquial
naber arkadaş!
what's up, doc?
expr.
297
Colloquial
sen de kendine arkadaş mı diyorsun?
call yourself a friend?
expr.
298
Colloquial
senin gibi arkadaş mı olur?
call yourself a friend?
expr.
299
Colloquial
(biriyle) arkadaş
down (with someone)
expr.
300
Colloquial
arkadaş istiyorsan önce arkadaş ol
if you want a friend, be a friend
expr.
301
Colloquial
arkadaşın olsun istiyorsan önce sen arkadaş olmayı öğren
if you want a friend, be a friend
expr.
302
Colloquial
arkadaşın olsun istiyorsan arkadaş canlısı ve kibar olmalısın
if you want a friend, be a friend
expr.
303
Colloquial
senin gibi arkadaş mı olur?
call yourself a friend?
expr.
304
Colloquial
sen kendini arkadaş mı sanıyorsun?
call yourself a friend?
expr.
305
Colloquial
sen de arkadaş mısın?
call yourself a friend?
expr.
306
Colloquial
sana arkadaş demeye bin şahit lazım
call yourself a friend?
expr.
307
Colloquial
sen kendine arkadaş mı diyorsun?
call yourself a friend?
expr.
308
Colloquial
sen kendine nasıl arkadaş diyebiliyorsun?
call yourself a friend?
expr.
309
Colloquial
erkek arkadaş
bfn
abrev.
Idioms
310
Idioms
yakın arkadaş
bosom chum
n.
311
Idioms
en yakın arkadaş
bosom chum
n.
312
Idioms
çok yakın arkadaş
bosom friend
n.
313
Idioms
en yakın arkadaş
bosom buddy
n.
314
Idioms
en yakın arkadaş
bosom pal
n.
315
Idioms
güvenilir arkadaş
good ole boy
n.
316
Idioms
güvenilir arkadaş
good old boy
n.
317
Idioms
iyi arkadaş
good old boy
n.
318
Idioms
iyi arkadaş
good ole boy
n.
319
Idioms
kafa (arkadaş)
kindred spirit
n.
320
Idioms
yakın arkadaş
bosom pal
n.
321
Idioms
yakın arkadaş
bosom buddy
n.
322
Idioms
iki yakın arkadaş
frick and frack
n.
323
Idioms
etle tırnak gibi birbirinden ayrılmayan iki arkadaş
frick and frack
n.
324
Idioms
arkadaş canlısı kimse
a people person
n.
325
Idioms
siyahi arkadaş
blood (brother)
n.
326
Idioms
en yakın arkadaş
boon companion
n.
327
Idioms
birlikte vakit geçirmekten hoşlanılan arkadaş
boon companion
n.
328
Idioms
en yakın arkadaş
bosom buddy/friend
n.
329
Idioms
yakın arkadaş
bosom buddy/friend
n.
330
Idioms
en yakın arkadaş
work spouse
n.
331
Idioms
arkadaş arasına çıkmamak
not show one's face
v.
332
Idioms
arkadaş olmak
make friends
v.
333
Idioms
arkadaş olmak
pal up with someone
v.
334
Idioms
arkadaş olmak
down
v.
335
Idioms
birisiyle iyi arkadaş olmak
get on a first-name basis with someone
v.
336
Idioms
birisiyle iyi arkadaş olmak
be on a first-name basis with someone
v.
337
Idioms
sıkı fıkı/içli dışlı/yakın arkadaş gibi görünmek
be palsy-walsy
v.
338
Idioms
(birisiyle) arkadaş olmak
strike up a friendship
v.
339
Idioms
(arkadaş vb) ayrılmak
grow away from
v.
340
Idioms
(cinsel ilişki için) arkadaş bulmak
pick up
v.
341
Idioms
onaylanmayan/sevilmeyen biriyle arkadaş olmak
be/get mixed up with somebody
v.
342
Idioms
onaylanmayan/sevilmeyen biriyle arkadaş ilişkisi kurmak
be/get mixed up with somebody
v.
343
Idioms
eski anlaşmazlıkları unutup tekrar arkadaş olmak
bury the hatchet
v.
344
Idioms
(konumundan yararlanmak için) biriyle tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape up an acquaintance with (someone) [old-fashioned]
v.
345
Idioms
(biriyle kendi çıkarı için) tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape up an acquaintance with (someone) [old-fashioned]
v.
346
Idioms
konumundan yararlanmak için biriyle tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape up an acquaintance
v.
347
Idioms
biriyle kendi çıkarı için tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape up an acquaintance
v.
348
Idioms
konumundan yararlanmak için biriyle tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape (up) an acquaintance with somebody
v.
349
Idioms
biriyle kendi çıkarı için tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape (up) an acquaintance with somebody
v.
350
Idioms
(biriyle) arkadaş olmak
be friends with (someone)
v.
351
Idioms
(biriyle) iyi arkadaş olmak
be well in (with somebody)
v.
352
Idioms
(biriyle) arkadaş olmak
become friends with (someone)
v.
353
Idioms
eski anlaşmazlıkları unutup tekrar arkadaş olmak
bury your differences
v.
354
Idioms
(biriyle) arkadaş olmak
make friends (with one)
v.
355
Idioms
arkadaş arasına çıkmamak
not show face
v.
356
Idioms
(konumundan yararlanmak için) biriyle tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape acquaintance with (someone) [old-fashioned]
v.
357
Idioms
(biriyle kendi çıkarı için) tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape acquaintance with (someone) [old-fashioned]
v.
358
Idioms
sıkı fıkı (dost/arkadaş)
close as the bark to the tree
adj.
359
Idioms
(arkadaş, dost) yakın
close to (someone or something)
adj.
360
Idioms
(arkadaş, dost) sıkı fıkı
close to (someone or something)
adj.
361
Idioms
arkadaş gibi
on good terms
expr.
362
Idioms
arkadaş olarak
on a friendly footing
expr.
363
Idioms
gerçek arkadaş kara günde belli olur
a friend in need is a friend indeed
expr.
Speaking
364
Speaking
benden sana bir arkadaş nasihatı
just a little friendly advice from me
n.
365
Speaking
arkadaş olduğumuzu sanıyordum
I thought we were friends
expr.
366
Speaking
arkadaş mıyız?
are we friends?
expr.
367
Speaking
arkadaş olabilir miyiz?
can we be friends?
expr.
368
Speaking
arkadaş olabilir miyiz?
could we be friends?
expr.
369
Speaking
arkadaş olabilir miyiz?
would we be friends?
expr.
370
Speaking
arkadaş olalım
be friends
expr.
371
Speaking
arkadaş olmak ister misin?
you want to be friends?
expr.
372
Speaking
arkadaş olmak ister misin?
do you want to be friends?
expr.
373
Speaking
artık arkadaş olabilir miyiz?
can we be friends now?
expr.
374
Speaking
benden sana bir arkadaş tavsiyesi
just a little friendly advice from me
expr.
375
Speaking
benimle arkadaş olur musun
will you be my friend
expr.
376
Speaking
biz arkadaş değiliz
we are not friends
expr.
377
Speaking
birçok arkadaş edinebilirsin
you can make a lot of friends
expr.
378
Speaking
biz arkadaş değiliz
we aren't friends
expr.
379
Speaking
kuyrukta birkaç arkadaş edindim
I made friends in the line
expr.
380
Speaking
kadın arkadaş edinmek zor
it's hard to make female friends
expr.
381
Speaking
seninle arkadaş olmak istiyorum
I want to be friends with you
expr.
382
Speaking
seninle arkadaş olmak istiyorum
I would like to be friends with you
expr.
383
Speaking
seni arkadaş olarak seviyorum
I love you as a friend
expr.
384
Speaking
sana bahsettiğim arkadaş
the friend I told you about
expr.
385
Speaking
siz iyi arkadaş mısınız?
are you good friends?
expr.
386
Speaking
senle ben çok iyi arkadaş olacağız
we're going to be great friends
expr.
387
Speaking
sen nerelisin arkadaş?
where are you from my friend?
expr.
388
Speaking
yeni bir arkadaş buldum
I made a new friend
expr.
389
Speaking
yanlışlıkla seni arkadaşlarımdan/arkadaş listemden çıkardım
I accidentally removed you from my friends
expr.
390
Speaking
arkadaşlar aracılığıyla arkadaş edin
make friends through friends
expr.
Chat Usage
391
Chat Usage
arkadaş olarak kabul et
accept as a friend
expr.
392
Chat Usage
arkadaş olabilir miyiz?
can we be friends?
expr.
393
Chat Usage
arkadaş olabilir miyiz?
shall we be friends?
expr.
394
Chat Usage
arkadaş olabilir miyiz?
should we be friends?
expr.
Trade/Economic
395
Trade/Economic
memur arkadaş
fellow employee
n.
Computer
396
Computer
arkadaş bölgesi
friend zone
n.
397
Computer
arkadaş bulma sitesi
dating site
n.
398
Computer
çevrimiçi arkadaş
online friend
n.
399
Computer
arkadaş olarak eklemek
friend
v.
400
Computer
arkadaş listesine eklemek
friend
v.
401
Computer
arkadaş listesinden çıkarmak
unfriend
v.
402
Computer
bir arkadaş etiketlemek
tag a friend
v.
403
Computer
arkadaş ekle
add friend
expr.
404
Computer
arkadaş onayı bekleniyor
awaiting friend confirmation
expr.
Medical
405
Medical
arkadaş yardımı
buddy aid
n.
Psychology
406
Psychology
arkadaş çevresi etkisi
peer influence
n.
407
Psychology
arkadaş etkisi
peer influence
n.
408
Psychology
arkadaş öldürme
amicicide
n.
409
Psychology
hayali arkadaş
imaginary companion
n.
Botanic
410
Botanic
arkadaş hücreler
companion cells
n.
Social Sciences
411
Social Sciences
özellikle çin'in hunan bölgesinde yaygın olarak uygulanmakta olan kız çocuklarının aynı yaşta başka kız çocuklarıyla arkadaş edilmesi geleneği
laotang
n.
412
Social Sciences
(scientology) öğretiye karşı olduğu düşünülen aile, arkadaş gibi kişilerle bağların kasıtlı olarak koparılması
disconnect
n.
Linguistics
413
Linguistics
arkadaş kümesi içinde öğretim
peer teaching
n.
History
414
History
yakın arkadaş
privado [obsolete]
n.
415
History
samimi arkadaş
privado [obsolete]
n.
Religious
416
Religious
arkadaş canlısı
homiletical [obsolete]
adj.
Military
417
Military
arkadaş ilk yardımı
buddy aid
n.
Art
418
Art
arkadaş canlısı
chief [scotland]
adj.
Abbreviation
419
Abbreviation
kız arkadaş
girlfy
n.
420
Abbreviation
hayat boyu en iyi arkadaş
bff (best friends forever)
expr.
Latin
421
Latin
sadık arkadaş
fidus achates
n.
Archaic
422
Archaic
yakın arkadaş
cater-cousin
n.
423
Archaic
yakın kadın arkadaş
gossip
n.
Slang
424
Slang
en iyi arkadaş
main man
n.
425
Slang
kız arkadaş
old lady
n.
426
Slang
yakın arkadaş ya da çocuğa hitaben kullanılan yakınlık bildiren terim
bohunk
n.
427
Slang
aile ya da arkadaş grubunda türetilen ve kullanılan yaygınlığı olmayan sözcük
homemade word
n.
428
Slang
arkadaş tayfası
gang
n.
429
Slang
arkadaş canlısı
chummy
n.
430
Slang
arkadaş grubu veya tanıdıklar
bludfire
n.
431
Slang
arkadaş indirimi
mate's rate
n.
432
Slang
arkadaş indirimi
mate's discount
n.
433
Slang
bağlantı arkadaş
transition friend
n.
434
Slang
çok yakın arkadaş
framily
n.
435
Slang
çok uyumlu arkadaş
a regular brick
n.
436
Slang
çok uyumlu arkadaş
a staunch fellow
n.
437
Slang
erkek arkadaş
hubbie
n.
438
Slang
en iyi arkadaş
ace boon coon
n.
439
Slang
en iyi arkadaş
besty
n.
440
Slang
her ortama giren sosyal arkadaş
brofessional
n.
441
Slang
ilk görüşte arkadaş
friend at first sight
n.
442
Slang
kız arkadaş
ruca
n.
443
Slang
kız arkadaş
shawty
n.
444
Slang
kız arkadaş
wifey (rap slang)
n.
445
Slang
kız arkadaş
shorty (rap slang)
n.
446
Slang
kız arkadaş
squeeze
n.
447
Slang
kız arkadaş
hyna
n.
448
Slang
mahalleden arkadaş
homeboy
n.
449
Slang
mahalleden arkadaş
homegirl
n.
450
Slang
uygun arkadaş
a brick
n.
451
Slang
uyumlu arkadaş
a brick
n.
452
Slang
yakın arkadaş
peep
n.
453
Slang
yakın arkadaş
stick man
n.
454
Slang
yakın arkadaş
stick
n.
455
Slang
yakın arkadaş
dog (rap slang)
n.
456
Slang
yakın arkadaş
ace boon coon
n.
457
Slang
yakın arkadaş
dawg
n.
458
Slang
yakın arkadaş
dogg (rap slang)
n.
459
Slang
yakın arkadaş
bubba
n.
460
Slang
yakın arkadaş
chum
n.
461
Slang
yakın arkadaş
wingman
n.
462
Slang
(sevgili değil de) arkadaş olarak
friend zone
n.
463
Slang
yakın kız arkadaş
gal-pal
n.
464
Slang
birbirinden belirgin şekilde farklı iki arkadaş
mutt and jeff [dated]
n.
465
Slang
fiziksel özellikleri birbirine zıt iki arkadaş
mutt and jeff [dated]
n.
466
Slang
yakın arkadaş
goombah
n.
467
Slang
güvenilir arkadaş
goombah
n.
468
Slang
bir arkadaş
home skillet
n.
469
Slang
bir arkadaş
homeslice
n.
470
Slang
kız arkadaş
jelly
n.
471
Slang
aralarında çok boy farkı olan iki arkadaş/ikili
mutt and jeff
n.
472
Slang
birbirine zıt özelliklere sahip iki arkadaş/ikili
mutt and jeff
n.
473
Slang
sorumlu/sorumluluk sahibi arkadaş (kadın)
mom
n.
474
Slang
anaç arkadaş
mom
n.
475
Slang
a.b.d. askerleri tarafından kore savaşı sırasında edinilen koreli kız arkadaş, metres
moose [obsolete]
n.
476
Slang
koreli kız arkadaş (kore'de)
moose
n.
477
Slang
kız arkadaş
moose
n.
478
Slang
yakın arkadaş
china plate [uk/australia]
n.
479
Slang
arkadaş canlısı olmayan kimse
polecat
n.
480
Slang
cinsiyeti erkek olan arkadaş
man
n.
481
Slang
arkadaş veya dost grubu
massive
n.
482
Slang
arkadaş tayfası
massive
n.
483
Slang
iyi dost/arkadaş
bene cull [obsolete] [uk]
n.
484
Slang
yakın arkadaş
china
n.
485
Slang
kız arkadaş
moll
n.
486
Slang
kız arkadaş
mot [ireland]
n.
487
Slang
(dublin'de) kız arkadaş
mott
n.
488
Slang
kız arkadaş
mouse
n.
489
Slang
erkek arkadaş
old man
n.
490
Slang
yakın arkadaş
palsy-walsy
n.
491
Slang
cinsiyeti erkek olan arkadaş
goombah
n.
492
Slang
kız arkadaş
goose [south africa]
n.
493
Slang
kız arkadaş
drag [dated]
n.
494
Slang
arkadaş olunanlar
peeps [us]
n.
495
Slang
daha fazla para istenmeyecek arkadaş
screw
n.
496
Slang
arkadaş grubu
squad
n.
497
Slang
satmak (arkadaş vb)
sell out
v.
498
Slang
fazla arkadaş canlısı
palsy-walsy
adj.
499
Slang
tanışır tanışmaz samimi olunan arkadaş
friend at first sight
expr.
500
Slang
tanıştıran veya aracı olan arkadaş
transition friend
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of arkadaş
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy