... ile çalışan - Türkisch Englisch Wörterbuch

... ile çalışan

Bedeutungen von dem Begriff "... ile çalışan" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
... ile çalışan -powered suf.

Bedeutungen, die der Begriff "... ile çalışan" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 189 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
ile çalışan/çalışmak on prep.
I want a car that runs on solar power.
Ben güneş enerjisi ile çalışan bir araba istiyorum.

More Sentences
para ile çalışan satış otomatı vending machine n.
akü ile çalışan araba battery-operated car n.
akü ile çalışan araba battery-powered car n.
patlayıcı maddeler ile çalışan işçi chargeman n.
güneş enerjisi ile çalışan bisiklet solar bike n.
cam gövdeli bir borudaki cıva ile çalışan bir tür termometre mercury-in-glass thermometer n.
sürücüsünün fiziksel gücü ile çalışan tek tekerlekli araç monocycle n.
motor benzini ile çalışan çim biçme makinesi motor mower n.
elek ile çalışan işçi riddler n.
sıva ile çalışan kimse roughcaster n.
arama cihazları ile çalışan uzman doodlebug n.
arama cihazları ile çalışan uzman doodlebugger n.
para ile çalışan bir piyano türü pianino n.
saatçi tornası ile çalışan işçi pearler n.
düşük maaş ile çalışan matbaacı scab n.
pil ile çalışan cordless n.
cordovan derisi ile çalışan kimse cordwainer n.
(kesimhanede) karkas bölme testeresi ile çalışan işçi scriber n.
cıva (ii) tiyosiyanat tepkimesi ile çalışan bir havai fişek türü serpent n.
karda veya kar ile çalışan kimse snowman n.
kürek ile çalışan kimse spademan n.
kürek ile çalışan kimse spader n.
kürek ile çalışan kimse spadesman n.
(buhar gücü ile çalışan gemi) bir yere girmek steam in v.
(buhar gücü ile çalışan gemi) bir yere girmek steam into v.
(madeni para ile çalışan cihaza) para atmak deposit v.
altından geçen su ile çalışan undershot adj.
rüzgar gücü ile çalışan wind-driven adj.
rüzgar ile çalışan wind-driven adj.
nefes ile çalışan breath-actuated adj.
ses ile çalışan voice-actuated adj.
tecrübe olmadan teori ile iş yürütmeye çalışan armchair adj.
düzenek veya makine ile çalışan mechanical adj.
(edebi veya psikolojik olguyu) kökeni ve nedensel öncülleri ile açıklamaya çalışan genetical adj.
yerçekimi ile çalışan gravity adj.
birden fazla çalışan ile ilişkili multiemployer adj.
yağ ile çalışan oil adj.
su ile çalışan overshot adj.
serbest çalışan ile ilişkili freelance adj.
güneş ışığı ile çalışan solar adj.
güneş ısısı ile çalışan solar adj.
Phrasals
(buhar gücü ile çalışan gemi) bir yerden çıkmak steam out (of some place) v.
Colloquial
etanol ile çalışan cornfed adj.
Trade/Economic
çalışan ile yapılan ticari sırları ifşa etmeme sözleşmesi employee's agreement not to disclose trade secrets n.
döviz alıcısı ile satıcısı arasında aracılık yaparak anlaşmalarını sağlamaya çalışan ancak anlaşmaya kendisi taraf olmayan kişi veya firma foreign exchange broker n.
görevinin sona ermesi durumunda şirketin mevcut müşterileriyle ticari amaçla temas kurmayacağına dair çalışan ile işveren şirket arasında yapılan sözleşme nonsolicitation contract n.
görevinin sona ermesi durumunda şirketin mevcut müşterileriyle ticari amaçla temas kurmayacağına dair çalışan ile işveren şirket arasında yapılan sözleşme non-solicitation agreement n.
görevinin sona ermesi durumunda şirketin mevcut müşterileriyle ticari amaçla temas kurmayacağına dair çalışan ile işveren şirket arasında yapılan sözleşme nonsolicitation agreement n.
saat ücreti ile çalışan işçi hourly paid worker n.
yurt dışında çalışan işçilerin ailelerinin geçimi ya da yatırım amacı ile ana yurda gönderdikleri paralar workers' remittances n.
bir hisse senedinde kısa ila orta vadeli kazançları birkaç gün ile birkaç hafta arasında tutmaya çalışan bir ticaret biçimi swing trade n.
el ile çalışan manual adj.
Politics
rekabetçiliği teşvik etmek ve teknolojinin ekonomik büyümedeki etkisini en üst düzeye çıkarmak için sektörler ile birlikte çalışan, abd ticaret bakanlığı'na bağlı ajans technology administration n.
örs yerine mengene ile çalışan nalbant viceman n.
Institutes
abd'de gönüllülük esası ile çalışan bir dernek voa (volunteers of america) abrev.
Industry
çalışan maaşının belirli bir iş performansı seviyesine göre sabitlendiği ve genellikle iş analizi teknikleri ile belirlenen bir maaş ödeme sistemi measured daywork n.
el ile çalışan dondurma yapma makinesi freezer n.
finansal ve politik kurumlardan ziyade ürünlerin üretim ve dağıtımı ile işverenler ve çalışan ilişkilerine ait veya ilgili material adj.
Technical
ısı enerjisi ile çalışan bir tür motor caloric engine n.
gelgit akıntıları ile çalışan değirmen tide mill n.
pistonlu kafası olan planya tezgahı ile çalışan kimse traverser n.
aşağı yukarı atlama hareketi ile çalışan delgi jumper n.
basınçlı hava üretmek amacıyla kullanılan su ile çalışan pompa trompe n.
benzin ile çalışan jeneratör gasoline generator n.
batarya ile çalışan diş fırçası battery-powered toothbrush n.
basınçlı hava ile çalışan araçlar air tools n.
batarya ile çalışan yaya kumandalı elektrikli çim biçme makinesi pedestrian-controlled battery-powered electrical lawnmower n.
çekim ile çalışan yağlama sistemi gravity lubrication system n.
el ile çalışan tornavida hand-operated screwdriver n.
egzoz gazları ile çalışan gaz turbo compound engine n.
elektrik ile çalışan karayolu taşıtları electrically propelled road vehicles n.
fiziksel güç ile çalışan motor physically powered engine n.
gaz yakıtı ile çalışan kazan ocağı gas-fired furnace n.
gaz ile çalışan ventilatör gas-powered ventilator n.
fırça monteli döner mil ile çalışan elektronik parçalar bush-mounted spindle-operated electronic components n.
güç ile çalışan pres power-press n.
güneş enerjisi ile çalışan ve zararlı kuşların uzaklaştırılması amacıyla kullanılan bir cihaz solar bird repeller n.
hava jeti ve ses titreşimi ile çalışan elek air jet and sonic sifter sieve n.
hava basıncı ile çalışan kaya delgisi jack hammer n.
hidrolik fren sıvısı ile çalışan silindir hydraulic brake actuating cylinder n.
insan gücü ile çalışan elektrikli donanım/ekipman self-powered equipment n.
levye ile çalışan el anahtarı lever-operated manual switch n.
negatif basınç ile çalışan kanalizasyon sistemleri negative pressure driven sewerage systems n.
pil ile çalışan yaya kumandalı elektrikli çim biçme makinesi pedestrian-controlled battery-powered electrical lawnmower n.
rüzgar ile çalışan vantılatör wind turbine fan n.
basınçlı hava ile çalışan çekiç atmospheric hammer n.
basınçlı hava ile çalışan bir matkap türü jackleg n.
(değirmen prensibi ile çalışan) keten işleme makinesi flax mill n.
kalbur ile çalışan kimse screener n.
sodyum buharı ile çalışan sarı ışıklı bir lamba çeşidi sodium-vapour lamp n.
güneş enerjisi ile çalışan motor solar engine n.
akü ile çalışan battery powered adj.
batarya ile çalışan battery powered adj.
batarya ile çalışan / beslenen battery powered adj.
batarya ile çalışan battery operated adj.
basınçlı hava ile çalışan pneumatic adj.
dişli ile çalışan gear-driven adj.
el ile çalışan manually operated adj.
elektrik motoru ile çalışan electrical motor-operated adj.
makine gücü ile çalışan power-operated adj.
makine ile çalışan power operated adj.
rüzgar ile çalışan wind-driven adj.
batarya ile çalışan battery-driven adj.
sıvı ve hava kuvveti ile çalışan hydropneumatic adj.
… ile çalışan fired adj.
su ile çalışan anlamındaki ön ek hydro- pref.
servomekanizma ile çalışan anlamına gelen ön ek servo- pref.
Computer
el ile çalışan aygıtlar manual devices n.
windows xp işletim sisteminde bluetooth ile çalışan cihazlarla iletişim kurmaya olanak tanıyan program bluesoleil n.
kullanıcının ilan tahtası sisteminde uzaktan çalışan bir program ile etkileşim kurabildiği yazılım mekanizması door [dated] n.
işletim sistemi ile çalışan ve komutları girip uygulatmak için kullanılan program shell n.
sürekli güç tedariki ile çalışan bir ram sram n.
(bilgisayar) kalem ile çalışan pen-based adj.
(fare) temas ile çalışan yazılım/donanım ürününe ait veya ilgili sticky adj.
Telecom
robot operatör ile çalışan özel santral ağı pabx n.
Electric
röle veya röle mıknatısı ile çalışan batarya/akü relay battery n.
Mechanic
bağlantı valf donanımı ile çalışan valfli motor trip engine n.
buhar ile çalışan bir motor vapor engine n.
aktarılmış hareketin hızını veya yönünü değiştirmek için başka bir dişli mekanizma ile beraber çalışan dişli çark geared wheel n.
sıvı hareket kuvveti ile çalışan hydrodynamic adj.
Textile
maroken ile çalışan deri giydirici levanter n.
Construction
esas olarak cazibe ile çalışan operating essentially under gravity adj.
Automotive
egzoz gazı ile çalışan turbo kompresör exhaust turbo charger n.
egzoz gazı ile çalışan turbo şarj türbini exhaust gas turbine n.
güç kaynağı ile çalışan araç power-driven vehicle n.
hem elektrik enerjisi ile hem de benzinle çalışan araba hybrid car n.
hem elektrik enerjisi ile hem de benzinle çalışan araba hybridcar n.
motorlu araçlarda bulunan kıvılcımlı ateşleme ile çalışan motorların radyolarda neden olduğu parazitlenmenin giderilmesi suppression of radio interference produced by spark-ignition engines fitted to motor vehicles n.
pnömatik hava ile çalışan guvernör pneumatic governor n.
genellikle benzin motoru ile çalışan küçük, hafif, yere yakın ve dört tekerlekli bir taşıt kart n.
uçak pervanesi ile çalışan düz tabanlı bir tür tekne swamp glider n.
(motorlu araç yarışında) iki zamanlı benzin motoru ile çalışan küçük boyutlu bir yarış motosikleti replikası minimoto n.
(motorlu araç yarışında) iki zamanlı benzin motoru ile çalışan küçük boyutlu bir yarış motosikleti replikası pocketbike n.
(araç) birden fazla enerji kaynağı ile çalışan hybrid adj.
Railway
ahşap raylı ve beygir gücü ile çalışan geçici demiryolu tramway n.
basınçlı hava veya vakum ile çalışan, pnömatik gücün itici kuvvet olduğu lokomotif atmospheric railway n.
Aeronautic
hava ile çalışan ısı eşanjörü air to air heat exchanger n.
turbofan motoru ile çalışan hava aracı turbofan n.
turbofan motoru ile çalışan hava aracı fan-jet n.
Marine
dizel motor ile çalışan gemi motor ship n.
hava basıncı ile çalışan taşıyıcı pneumatic conveyer n.
hava basıncı ile çalışan usturmaça pneumatic fender n.
kendi motoru ile çalışan mavna power barge n.
uçak pervanesi ile çalışan düz tabanlı bir tür tekne swamp buggy n.
gaz türbini ile çalışan gemi gas-turbine ship n.
Mining
yevmiye ile çalışan madenci oncostman n.
Medical
koroner bypass'ın çalışan kalbe küçük kesiler arasından küçük cihaz ve kameraların geçirilmesi ile uygulandığı kalp ameliyatı minimally invasive coronary bypass surgery n.
sonograf ile çalışan teknisyen sonographer n.
gözetmen uzman hekim ile çalışan preceptorial adj.
Dentistry
hava ile çalışan diş taşı kazıyıcı air-powered scaler n.
Statistics
eldeki verilerin görsel değerlendirmeye dayalı olarak alındığı durumlarda aynı durumu birbirinden bağımsız olarak aynı anda aynı ölçüm aracı ile ölçmeye çalışan sistem kappa coefficient n.
Physics
atom enerjisi ile çalışan atomic-powered adj.
ile çalışan anlamına gelen son ek -fired suf.
Chemistry
cıva(ii) tiyosiyanat tepkimesi ile çalışan bir havai fişek pharaoh's serpent n.
cıva(ii) tiyosiyanat tepkimesi ile çalışan bir havai fişek pharaoh's serpents n.
cıva(ii) tiyosiyanat tepkimesi ile çalışan bir havai fişek pharaoh's serpents' eggs n.
robot operatör ile çalışan özel santral ağı pabx (private automatic branch exchange) abrev.
Biology
diğer organlar ile çalışan organ synergist n.
metabolizma ile çalışan metabolical adj.
Astronomy
uzay ekipmanı ile çalışan spaceborne adj.
Agriculture
köpek ve keçi gibi küçükbaş hayvanların gücü ile çalışan ufak değirmen animal power n.
17. yüzyılda icat edilmiş, tepki tekeri ile çalışan bir değirmen barker's mill n.
kendi sürüsünü oluştururken diğer yandan çiftlik sahibinin sürüsünü sağarak geçimini sağlayan ve kar payı ile çalışan kimse share-milker [new zealand] n.
koyun kırkma ve kırkılmış yünleri sınıflandırıp balyalamak üzere çiftçi ile çalışan seyyar işçi grubu shearing gang [new zealand] n.
Social Sciences
nüfusların büyüme ve yoğunlukları ile önemli istatistikleri üzerine çalışan bilim insanı demographist n.
şerh üzerine çalışan kimse ile ilgili scholiastic adj.
History
yunanistan'ı fethetmeye çalışan persler ile yunan ordusu arasında geçen, m.ö. 480'de gerçekleşen meşhur bir savaş thermopylae n.
yunanistan'ı fethetmeye çalışan persler ile yunan ordusu arasında geçen, m.ö. 480'de gerçekleşen meşhur bir savaş battle of thermopylae n.
Philosophy
doğa fenomenini küçük madde parçacıkları ile açıklamaya çalışan felsefi görüş corpuscular philosophy n.
Military
patlayıcı ile çalışan mekanizma explosive actuated device n.
geri tepme ile çalışan otomatik bir makineli tüfek vickers-maxim automatic machine gun n.
gaz basıncı ile çalışan hafif bir makineli tüfek bren n.
Hunting
patlayan fişek gazı tazyiği ile çalışan yarım veya tam otomatik silah gas operated n.
Music
beş sent ile çalışan oyuncak piyano nickelodeon n.
pedal ile çalışan birbirine uyumlu alt ve üst simballer hi hat n.
pedal ile çalışan birbirine uyumlu alt ve üst simballer high hat n.
pedal ile çalışan birbirine uyumlu alt ve üst simballer high-hat n.
pedal ile çalışan simballer high-hat cymbal n.
pedal ile çalışan birbirine uyumlu alt ve üst simballer high-hat cymbals n.
su kuvveti ile çalışan antik bir müzik aleti hydraulicon n.
elektrikle çalışan bir tür org olan telharmonium ile ilgili telharmonic adj.
Photography
filmin pozlar arasında bir bobinden diğerine hızlı geçiş yapmasını sağlayan ve pil ile çalışan motorize sistem motor drive n.
Printery
güç kaynağı ile çalışan matbaa machine n.
elektrik ile çalışan baskı makinesine bağlanan ve bu makine ile aynı işi yapan titreşimli ve çıkıntılı çerçeve fly n.
güç kaynağıyla çalışan matbaa ile basmak machine v.
Archaic
sıvı ile çalışan hydraulical adj.
Engineering
kol gücü ile çalışan su pompası hydropult n.
Electricity
şant ile çalışan shunt adj.