çalışkan - Türkçe İngilizce Sözlük

çalışkan

"çalışkan" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 42 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
çalışkan hardworking s.
I'm very hardworking.
Çok çalışkanımdır.

More Sentences
çalışkan industrious s.
Tom is very industrious.
Tom çok çalışkan.

More Sentences
General
çalışkan earnest s.
She is an earnest student.
O çalışkan bir öğrenci.

More Sentences
çalışkan hard s.
I've always been a hard worker.
Ben her zaman çalışkan biri oldum.

More Sentences
çalışkan hardworking s.
The Japanese are as hardworking as any people in the world.
Japonlar dünyadaki herhangi bir millet kadar çalışkandır.

More Sentences
çalışkan industrious s.
Tom is very industrious.
Tom çok çalışkandır.

More Sentences
çalışkan diligent s.
Tom isn't a diligent student.
Tom çalışkan bir öğrenci değil.

More Sentences
çalışkan studious s.
No other boy in our class is more studious than Jack.
Bizim sınıfta başka hiçbir çocuk Jack'ten daha çalışkan değil.

More Sentences
çalışkan hard-working s.
We recognise that most of the officials within the Commission are extremely hard-working.
Komisyon bünyesindeki görevlilerin çoğunun son derece çalışkan olduğunun farkındayız.

More Sentences
Trade/Economic
çalışkan industrious s.
You're very industrious.
Sen çok çalışkansın.

More Sentences
çalışkan studious s.
Tom is very studious.
Tom çok çalışkandır.

More Sentences
General
çalışkan eident [scottish] i.
çalışkan assiduous s.
çalışkan energetic s.
çalışkan full of action s.
çalışkan strenuous s.
çalışkan laboured s.
çalışkan sedulous s.
çalışkan arduous s.
çalışkan deedy s.
çalışkan active s.
çalışkan labored s.
çalışkan up-and coming s.
çalışkan laborous [obsolete] s.
çalışkan labourious s.
çalışkan tidy [obsolete] s.
çalışkan willing [australia] s.
çalışkan workful s.
çalışkan worksome s.
çalışkan ident [dialect] s.
çalışkan operose s.
çalışkan operose s.
çalışkan operous s.
çalışkan operous s.
çalışkan incumbent [obsolete] s.
çalışkan clerkly s.
Idioms
çalışkan hard-charging s.
Trade/Economic
çalışkan laborious s.
çalışkan working-day s.
Archaic
çalışkan throughgoing s.
çalışkan serviceable s.
Slang
çalışkan conch i.

"çalışkan" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 48 sonuç

Türkçe İngilizce
General
çalışkan olmak be hardworking f.
Germans are said to be hardworking.
Almanların çalışkan olduğu söylenir.

More Sentences
çalışkan olmak be industrious f.
He might fail in his new project unless he is industrious.
Çalışkan olmazsa yeni projesinde başarısız olabilir.

More Sentences
çok çalışkan hard working s.
I'm hard working.
Ben çok çalışkanım.

More Sentences
Speaking
çalışkan bir öğrenci a hardworking student expr.
Is he a hardworking student?
Çalışkan bir öğrenci mi?

More Sentences
Trade/Economic
çok çalışkan hard working s.
I'm very hard working.
Ben çok çalışkanım.

More Sentences
General
çalışkan öğrenci swot i.
çalışkan işçi good hand i.
güvenilir ve çalışkan kimse trouper i.
çalışkan muhasebeci hard-working accountant i.
çalışkan kimse reading man i.
güvenilir ve çalışkan kimse trooper i.
(siyasi kuruluşta) çalışkan ve güvenilir işçi wheel horse i.
geneli zeki, çalışkan ve yasalara saygılı olma gibi arzu edilen özelliklere sahip olan azınlık grubu model minority i.
çalışkan ve güvenilir işçi yeoman i.
çalışkan hizmetçi observant [obsolete] i.
çalışkan görevli observant [obsolete] i.
genellikle hayal gücünden yoksun olan, istikrarlı ve çalışkan işçi plugger i.
çok çalışkan olmak be a hard worker f.
çalışkan olmak be studious f.
çalışkan olmak scraffle f.
çalışkan olmayan unstudious s.
gösterişli olmayıp güvenilir ve çalışkan olan blue-collar s.
çok çalışkan hopping s.
aşırı çalışkan overstudious s.
çalışkan bir biçimde sedulously zf.
çalışkan bir şekilde effortfully zf.
çalışkan bir şekilde arduously zf.
çalışkan bir şekilde busily zf.
Proverb
çalışkan bir insanın her şeye vakti vardır busiest men have the most leisure
çalışkan bir insanın her şeye vakti vardır busiest men find the most time
Colloquial
çalışkan kimse tiger i.
çalışkan öğrenci grade-grubber i.
çalışkan öğrenci gunner i.
çok çalışkan swotty s.
Idioms
çalışkan/meşgul arı/karınca busy little beaver i.
arı/karınca gibi çalışkan/meşgul busy little beaver i.
çalışkan ve becerikli kişi fire-breather i.
çok azimli ve çalışkan an eager beaver i.
çok çalışkan kimse study animal i.
çok çalışkan/gayretli (as) busy as a peddler s.
çalışkan kimse he is a/works like a/a regular trojan expr.
Slang
çalışkan öğrenci grunt i.
çalışkan öğrenci gweeb i.
aşırı çalışkan kimse gweebo i.
araştırmacı/çalışkan düşünür pointy-head i.
çalışkan öğrenci super-strap i.
çok çalışkan ball-busting s.
British Slang
çalışkan tip spod i.