Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | yoluyla almak | take through f. |
Genel | yoluyla almak | obtain through f. |
Genel | yoluyla almak | receive through f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | ağız yoluyla almak | incept f. |
Genel | kalıtım yoluyla almak | inherit f. |
Genel | dava yoluyla almak | obtain via litigation f. |
Genel | (özellikle ölüm yoluyla) elinden almak | bereave f. |
Genel | (bilgi, sır) ima, kandırma veya kurnazca sorgulama yoluyla almak | worm f. |
Genel | (borç yoluyla) bir kimseden bir şey almak | borrow f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | -den tehdit yoluyla almak | exact from f. |
Öbek Fiiller | kalıtım yoluyla (birinden bir özellik) almak | inherit (something) from (someone) f. |
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi bir şey yoluyla) almak | take (someone or something) by (something) f. |
Law | ||
Hukuk | dava yoluyla almak | recover f. |
Telecom | ||
Telekom | telefon veya internet yoluyla mal satın almak | teleshop f. |
Chemistry | ||
Kimya | (hidroliz yoluyla) fosforunu almak | dephosphorylate f. |