yetkin - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

yetkin



"yetkin" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 14 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
yetkin competent s.
General
yetkin competent s.
yetkin perfect s.
yetkin braw s.
yetkin mightly s.
yetkin equal s.
yetkin long-haired s.
yetkin rounded s.
yetkin fledged s.
yetkin flidge s.
yetkin scient s.
yetkin poignant s.
yetkin sure-handed s.
Industry
yetkin time-served s.

"yetkin" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 60 sonuç

Türkçe İngilizce
General
yetkin kimse dandy i.
yetkin örnek ideal i.
yetkin olunmayan konularda görüş belirtme ve öğüt verme alışkanlığı ultracrepidarianism i.
deneyimli ve yetkin ama sıradan işçi journeyman i.
deneyimli ve yetkin ama sıradan atlet journeyman i.
deneyimli ve yetkin ama sıradan kadın işçi journeywoman i.
deneyimli ve yetkin ama sıradan kadın atlet journeywoman i.
işinde yetkin kimse witch i.
sikke basımında yetkin kimse mintman i.
sikkeler konusunda yetkin kimse mintman i.
zaman ölçüm biliminde yetkin kimse horologer i.
zaman ölçüm biliminde yetkin kimse horologist i.
doğaüstü uygulamalarda yetkin olduğu düşünülen kimse occultist i.
yetkin olmayan improficience i.
evrensel bilgi sisteminde yetkin kimse pantologist i.
yetkin işçi deacon [scotland] i.
akademik tartışma incelikleri konusunda yetkin kimse schoolman i.
yetkin kimse shakes i.
yetkin olmak be competent f.
yetkin hale gelmek become competent f.
bir işte yetkin/o işe uygun olmak be qualified f.
yetkin olunmayan konularda görüş belirtmek ve öğüt vermek ultracrepidate f.
yetkin olmak handle f.
yetkin hale gelmek fledge f.
yetkin hale gelmek flidge f.
yetkin olmak skill [obsolete] f.
aşırı yetkin ultracompetent s.
yetkin olmayan birinin sunduğu (çalışma, proje,) hors concours s.
yetkin ama isteksiz businesslike s.
yetkin olmayan icarian s.
yetkin olmayan inhabile [obsolete] s.
yetkin olmayan puisny [obsolete] s.
yetkin olmayan sodding s.
yetkin olmayan sucky s.
yetkin olmadan hors de combat zf.
yetkin bir şekilde competently zf.
yetkin anlamına gelen son ek -ible snk.
Colloquial
bazı teknik alanlarda oldukça yetkin ve meraklı teknisyen tekki i.
bazı teknik alanlarda oldukça yetkin ve meraklı teknisyen tekkie i.
yetkin olmadığı halde yasal konularda konuşan kimse barrack-room lawyer i.
yetkin polis memuru supercop [us] i.
yetkin baba superdad i.
Idioms
alanında hızla en iyi/en yetkin olan number one with a bullet i.
belirli bir durumda yeterince yetkin olmak hold one's own f.
konusunda yetkin ahead of the curve s.
Trade/Economic
yetkin bir işgücünün oluşturulması creation of a competent workforce i.
girişimin yetkin olmadığı alan soft spot i.
tam eğitimli ve yetkin time-served s.
Law
(taraflardan birinin yetkin olmamasından doğan) sözleşme engeli impediment i.
Computer
bu oyunu oynamaya yetkin yok you are not authorized to play this game expr.
Math
yetkin sayı perfect number i.
yetkin küme perfect set i.
yetkin cisim perfect field i.
Astrology
yıldız falına bakmada en yetkin kişi archgenethliac [obsolete] i.
Education
yetkin öğrenen empowered learner i.
History
antik yunan ve roma alanında yetkin olan classical s.
Geology
petroloji alanında yetkin jeoloji uzmanı petrologist i.
Archaic
yetkin kimse hand i.
bir konu veya bilgiyi yetkin biçimde açıklayabilecek beceriye sahip uzman doctor (of) i.
yetkin olmayan improsperous s.