Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | yetişkinler | grown-ups i. | ||
I know it's hard to understand, even for grown-ups. Yetişkinler için bile bunu anlamanın güç olduğunu biliyorum. More Sentences |
||||
Genel | yetişkinler | adults i. | ||
We really have to look on them as responsible adults and we must not, under any circumstances, treat them like children. Onlara gerçekten sorumlu yetişkinler olarak bakmalıyız ve hiçbir koşulda onlara çocuk gibi davranmamalıyız. More Sentences |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | kitle iletişim araçları ve genç yetişkinler | mass media and young adult i. |
Genel | rıza gösteren yetişkinler | consenting adults i. |
Genel | birbiri ile ilişkisi olmayıp beraber yaşayan yetişkinler | mingles i. |
Genel | çocuk ve yetişkinler için tasarlanan | family s. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | yetişkinler ağlamaz | big boys/girls don't cry expr. |
Law | ||
Hukuk | 1957'de ingiltere'de hazırlanmış, rıza gösteren yetişkinler arasındaki eşcinsel ilişkilerin yasallaştırılmasını öneren bir çalışma | wolfenden report i. |
Computer | ||
Bilgisayar | yetişkinler için içerik | adult content i. |
Bilgisayar | yalnız yetişkinler | adults-only expr. |
Literature | ||
Edebiyat | odadaki yetişkinler | adults in the room i. |
Cinema | ||
Sinema | yetişkinler için olan | r-rated s. |
Modern Slang | ||
Modern Argo | yetişkinler için yapılan animasyon/çizgi film | adult action cartoon i. |
Modern Argo | yetişkinler için yapılan animasyon/çizgi film | adult animation i. |
Modern Argo | yetişkinler için gündüz bakım evi | adult daycare i. |