Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | yasallık | legality i. | ||
Immigration in our countries must be based on legality. Ülkelerimizdeki göç yasallık temelinde olmalıdır. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | yasallık | soundness i. | ||
Genel | yasallık | validity i. | ||
Genel | yasallık | rightfulness i. | ||
Genel | yasallık | licitness i. | ||
Genel | yasallık | legitimacy i. | ||
Genel | yasallık | lawfulness i. | ||
Law | ||||
Hukuk | yasallık | legitimateness i. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Law | ||||
Hukuk | yasallık ilkesi | principle of legality i. | ||
The Commission would like to support a broad interpretation so as to avoid undermining the principle of legality. Komisyon, yasallık ilkesini zedelemekten kaçınmak amacıyla kapsamlı bir yorumlamayı desteklemektedir. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | yasallık kazanmak | gain legalisation f. | ||
Genel | yasallık kazanmak | become legalized f. | ||
Genel | yasallık kazanmak | become legalised f. | ||
Genel | yasallık kazanmak | legalize f. | ||
Genel | yasallık kazanmak | legalise f. | ||
Law | ||||
Hukuk | yasallık denetimi | legality control i. |