Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | yasalara saygılı | law-abiding s. | ||
This is how to ensure they remain law-abiding men and women. Yasalara saygılı erkek ve kadınlar olarak kalmaları bu şekilde sağlanabilir. More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | yasalara saygılı | law-abiding s. | ||
You are as law-abiding as Vichy! Vichy kadar yasalara saygılısınız! More Sentences |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | kanunlara/yasalara saygılı vatandaş | law-abiding citizen i. |
Genel | geneli zeki, çalışkan ve yasalara saygılı olma gibi arzu edilen özelliklere sahip olan azınlık grubu | model minority i. |
Genel | (yasalara/kurallara) saygılı | abiding s. |