Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | yanında götürmek | take for f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | yanında götürmek | take with (one or something) f. |
Öbek Fiiller | yanında götürmek | take away f. |
Öbek Fiiller | yanında götürmek | bring over f. |
Idioms | ||
Deyim | yanında götürmek | take with one f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | öğle yemeğini kağıt çantada yanında götürmek | brown bag f. |
Genel | öğle yemeğini yanında götürmek | brown-bag f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | birini/bir şeyi yanında götürmek | take someone or something with one f. |
Idioms | ||
Deyim | dimyat'a giderken yanında pirinç götürmek | bring sand to the beach f. |
Deyim | dimyat'a giderken yanında pirinç götürmek | bring owls to athens f. |
Deyim | dimyat'a giderken yanında pirinç götürmek | take owls to athens f. |
Deyim | dimyat'a giderken yanında pirinç götürmek | carry owls to athens f. |
Deyim | dimyat'a giderken yanında pirinç götürmek | bring sand to the beach f. |
Deyim | dimyat'a giderken yanında pirinç götürmek | send owls to athens f. |