Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Konuşma Dili | yanında (bir şey) olmak | have (something) on (one) f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | (biri/bir şey) iyileşene/düzlüğe çıkana kadar yanında olmak | nurse (someone or something) through (something) f. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | yanında (bir şey) taşımak/olmak | have something on (one's person) f. |
Konuşma Dili | (birinin) yanında bir şey olmak | have (something) on (one) f. |
Idioms | ||
Deyim | yanında yardımı dokunacak (biri/bir şey) olmak | have (someone or something) on (one's) side f. |
Deyim | yanında destekleyecek (biri/bir şey) olmak | have (someone or something) on (one's) side f. |
Deyim | yanında destek olacak (biri/bir şey) olmak | have (someone or something) on (one's) side f. |
Deyim | (biri/bir şey kişinin) yanında olmak | have (someone or something) on (one's) side f. |