Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmiş
watch for
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"watch for"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
watch for
f.
kollamak
2
Genel
watch for
f.
beklemek
3
Genel
watch for
f.
gözlemek
"watch for"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 50 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
watch for an opportunity
f.
fırsat kollamak
2
Genel
watch out for
f.
dikkatli olmak
3
Genel
watch out for
f.
dikkat etmek
Phrasals
4
Öbek Fiiller
watch out for someone
f.
birine göz kulak olmak
5
Öbek Fiiller
watch for (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) dikkat etmek
6
Öbek Fiiller
watch for (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) gözünü dört açmak
7
Öbek Fiiller
watch for (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) gözlemek
8
Öbek Fiiller
watch for (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) beklemek
9
Öbek Fiiller
watch for (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) yolunu gözlemek
10
Öbek Fiiller
watch out for (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) dikkat etmek
11
Öbek Fiiller
watch out for (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) gözünü dört açmak
12
Öbek Fiiller
watch out for (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) hazırlıklı olmak
13
Öbek Fiiller
watch out for (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) gözlemek
14
Öbek Fiiller
watch out for (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) beklemek
15
Öbek Fiiller
watch out for (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) yolunu gözlemek
16
Öbek Fiiller
watch out for (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) göz kulak olmak
17
Öbek Fiiller
watch out for (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) bakmak
Colloquial
18
Konuşma Dili
watch what you wish for(, (because) you just might get it)
expr.
ne arzu ettiğine/dilediğine dikkat et
19
Konuşma Dili
watch what you wish for(, (because) you just might get it)
expr.
eksik dilek dileme
20
Konuşma Dili
watch what you wish for(, (because) you just might get it)
expr.
ne dilediğin konusunda dikkatli ol (bakarsın gerçek olur)
21
Konuşma Dili
watch what you wish for(, (because) you just might get it)
expr.
ne dilediğine dikkat et (bakarsın gerçek olur)
22
Konuşma Dili
watch what you wish for(, (because) you just might get it)
expr.
dikkatli dilek dile (bakarsın gerçek olur)
23
Konuşma Dili
time (for you) to get a watch!
exclam.
(saati soran birine cevap olarak) tam senin kendine bir saat alma vaktin!
24
Konuşma Dili
time (for you) to get a watch!
exclam.
(saati soran birine cevap olarak) tam senin kendine bir saat edinme zamanın!
25
Konuşma Dili
time (for you) to get a watch!
exclam.
(saati soran birine cevap olarak) kendine bir saat alma vaktin gelmiş!
Idioms
26
Deyim
keep (close) watch for (someone or something)
f.
(birini ya da bir şeyi) yakından takip etmek
27
Deyim
keep (close) watch for (someone or something)
f.
(birini ya da bir şeyi) yakın markaja almak
28
Deyim
keep (close) watch for (someone or something)
f.
(birini ya da bir şeyi) gözetlemek
29
Deyim
keep (close) watch for (someone or something)
f.
tetikte olmak
30
Deyim
keep (close) watch for (someone or something)
f.
(birine ve bir şeye karşı) gözünü dört açmak
31
Deyim
keep (close) watch for (someone or something)
f.
gözü (birinin ya da bir şeyin) üstünde olmak
32
Deyim
be on the watch (for someone or something)
f.
(birine/bir şeye) karşı tetikte olmak
33
Deyim
be on the watch (for someone or something)
f.
(birine/bir şeye) karşı nöbette olmak
34
Deyim
be on the watch (for someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) kollamak
35
Deyim
be on the watch (for someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) iyi kontrol etmek/denetlemek
36
Deyim
be on the watch (for someone or something)
f.
(birine/bir şeye) karşı dikkatli olmak
37
Deyim
be on the watch (for someone or something)
f.
(birine/bir şeye) karşı gözünü açık tutmak
38
Deyim
be on the watch out for anything to happen
f.
aportta olmak
39
Deyim
on the watch (for someone or something)
expr.
(birine/bir şeye) karşı gözü açık
40
Deyim
on the watch (for someone or something)
expr.
(birine/bir şeye) karşı dikkatli
41
Deyim
on the watch (for someone or something)
expr.
(birine/bir şeye) karşı tetikte
42
Deyim
on the watch (for someone or something)
expr.
(birini/bir şeyi) kollayan
43
Deyim
on the watch (for someone or something)
expr.
(birine/bir şeye) karşı nöbette
44
Deyim
on the watch (for someone or something)
expr.
(birini/bir şeyi) gözeten
45
Deyim
on watch for (someone or something)
expr.
(birine/bir şeye) karşı tetikte
46
Deyim
on watch for (someone or something)
expr.
(birine/bir şeye) karşı nöbette
47
Deyim
on watch for (someone or something)
expr.
(birini/bir şeyi) kollayan
48
Deyim
on watch for (someone or something)
expr.
(birini/bir şeyi) iyi kontrol eden/denetleyen
49
Deyim
on watch for (someone or something)
expr.
(birine/bir şeye) karşı dikkatli
50
Deyim
on watch for (someone or something)
expr.
(birine/bir şeye) karşı gözü açık
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of watch for
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy