| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| Genel | videotape i. | video kaset | ||
|
I promise to return this videotape within a week. Ben bir hafta içinde bu video kaseti geri getirmeye söz veriyorum. More Sentences |
||||
| Genel | videotape f. | videoya çekmek | ||
|
Sami liked to videotape himself. Sami kendini videoya çekmeyi severdi. More Sentences |
||||
| Genel | videotape i. | video | ||
| Genel | videotape i. | videoteyp | ||
| Genel | videotape i. | video bandı | ||
| Genel | videotape f. | kameraya çekmek | ||
| Technical | ||||
| Teknik | videotape i. | video şeridi | ||
| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | videotape recorder i. | video |
| Genel | digital videotape records i. | dijital video kayıtları |
| Genel | secretly videotape f. | gizlice kameraya almak |
| Television | ||
| Televizyon | videotape recorder i. | saklamak amacıyla televizyon programlarını manyetik bant üzerine kaydeden bir cihaz |
