İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | veterinary s. | veteriner | ||
Does the Food and Veterinary Office in Dublin have sufficient staff to inspect them? Dublin'deki Gıda ve Veterinerlik Ofisinin bunları denetlemek için yeterli personeli var mı? More Sentences |
||||
Veterinary | ||||
Veterinerlik | veterinary s. | veteriner | ||
It makes sense to impose veterinary requirements in connection with the transport of animals. Hayvanların taşınmasıyla bağlantılı olarak veterinerlik gerekliliklerinin uygulanması mantıklıdır. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | veterinary i. | baytar | ||
Genel | veterinary s. | hayvanlar tedavisiyle ilgili | ||
Genel | veterinary s. | veterinerliğe ait | ||
Genel | veterinary s. | baytarlığa ait | ||
Medical | ||||
Medikal | veterinary s. | pençiyari | ||
Veterinary | ||||
Veterinerlik | veterinary i. | baytar | ||
Veterinerlik | veterinary i. | hayvan hastalıklarıyla ilgili |