| Türkçe | İngilizce | |||
|---|---|---|---|---|
| Technical | ||||
| Teknik | uzay-zaman | space-time i. | ||
|
Before space-time, there was nothing. Uzay-zamandan önce hiçlik vardı. More Sentences |
||||
| Biochemistry | ||||
| Biyokimya | uzay-zaman | continuum i. | ||
| Türkçe | İngilizce | |
|---|---|---|
| Technical | ||
| Teknik | uzay-zaman dokusu | fabric of space-time i. |
| Teknik | uzay-zaman süremi | space-time continuum i. |
| Statistics | ||
| İstatistik | uzay-zaman kümelemesi | space-time clustering i. |
| Physics | ||
| Fizik | uzay-zaman hacmi | phase-space volume i. |
| Fizik | uzay-zaman sürekliliği | space-time continuum i. |
| Fizik | evrende uzun yolculuklar için kısayollar oluşturabilen uzay-zaman içerisindeki teorik geçitler | wormhole i. |
| Fizik | geleneksel uzay-zaman ilişkisinin geçerli olmadığı varsayımsal bir boyut | hyperspace i. |
| Fizik | uzay-zamanın eğriliği | spacetime curvature i. |
| Fizik | uzay-zamanın bükülmesi | warping of space-time i. |
| Fizik | küresel olarak simetrik uzay zaman | spherically symmetric spacetime i. |
