trene - Türkçe İngilizce Sözlük

trene

"trene" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
General
trene aboard zf.

"trene" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 39 sonuç

Türkçe İngilizce
General
yetişmek (trene/vapura/uçağa) catch f.
We ran fast to catch the train.
Trene yetişebilmek için hızla koştuk.

More Sentences
binmek (vapura/trene/otobüse/uçağa) board f.
We should be boarding the plane any minute now.
Şu andan itibaren uçağa biniyor olmalıyız.

More Sentences
trene binmek board the train f.
I boarded the train bound for London.
Ben Londra'ya giden trene bindim.

More Sentences
trene binme entraining i.
askerleri trene bindirme entraining i.
trene bindirme entraining i.
öküzün trene baktığı gibi bakmak gawk f.
öküz trene bakar gibi bakmak gape f.
trene binmek ride in a train f.
trene atlamak jump a train f.
trene binmek entrain f.
trene bindirmek entrain f.
öküzün trene baktığı gibi bakmak gape f.
trene atlamak jump on the train f.
trene binmek hop on the train f.
trene atlamak jump aboard the train f.
trene binmek get on the train f.
aynı trene binmek take the same train f.
öküzün trene baktığı gibi bakmak gaup [uk] f.
trene yüklenmiş entrained s.
trene bindirilmiş entrained s.
trene binmiş entrained s.
öküzün trene baktığı gibi gapingly zf.
Colloquial
para ödememek için trene gizlice binmek hop f.
bölgesel trene binmek local f.
Idioms
(gemiye, trene, uçağa birini veya bir şeyi) almak take aboard f.
trene, gemiye veya uçağa binmek get aboard something f.
biletsiz trene, tramvaya, metroya binmek ride the rails f.
öküzün trene baktığı gibi like a cow looking at a new gate expr.
Transportation
ücretsiz olarak istasyona teslim edilip trene yüklenen (konsinye mallar) free on rail s.
Railway
trene verilen ileri işareti highball i.
(britanya'da) 19. yüzyılda çıkarılan bir yasayla yolculara uygun ücrete hizmet veren trene ait veya ilişkili parliamentary s.
Military
trene bindirme subayı entraining officer i.
trene binme sahası entraining area i.
trene bindirme sahası entraining area i.
trene bindirme çizelgesi entraining table i.
trene bindirmek entrain f.
trene binmek entrain f.
Slang
(figüratif) demirden korksak trene binmezdik I wasn't brought up in the woods to be scared by owls expr.