Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
tanzmücken
trene
Geçmiş
Cümleler
"trene"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
trene
aboard
zf.
"trene"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 39 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
yetişmek (trene/vapura/uçağa)
catch
f.
We ran fast to
catch
the train.
Trene
yetişebilmek
için hızla koştuk.
More Sentences
2
Genel
binmek (vapura/trene/otobüse/uçağa)
board
f.
We should be
boarding
the plane any minute now.
Şu andan itibaren uçağa
biniyor
olmalıyız.
More Sentences
3
Genel
trene binmek
board the train
f.
I
boarded the train
bound for London.
Ben Londra'ya giden
trene bindim.
More Sentences
4
Genel
trene binme
entraining
i.
5
Genel
askerleri trene bindirme
entraining
i.
6
Genel
trene bindirme
entraining
i.
7
Genel
öküzün trene baktığı gibi bakmak
gawk
f.
8
Genel
öküz trene bakar gibi bakmak
gape
f.
9
Genel
trene binmek
ride in a train
f.
10
Genel
trene atlamak
jump a train
f.
11
Genel
trene binmek
entrain
f.
12
Genel
trene bindirmek
entrain
f.
13
Genel
öküzün trene baktığı gibi bakmak
gape
f.
14
Genel
trene atlamak
jump on the train
f.
15
Genel
trene binmek
hop on the train
f.
16
Genel
trene atlamak
jump aboard the train
f.
17
Genel
trene binmek
get on the train
f.
18
Genel
aynı trene binmek
take the same train
f.
19
Genel
öküzün trene baktığı gibi bakmak
gaup [uk]
f.
20
Genel
trene yüklenmiş
entrained
s.
21
Genel
trene bindirilmiş
entrained
s.
22
Genel
trene binmiş
entrained
s.
23
Genel
öküzün trene baktığı gibi
gapingly
zf.
Colloquial
24
Konuşma Dili
para ödememek için trene gizlice binmek
hop
f.
25
Konuşma Dili
bölgesel trene binmek
local
f.
Idioms
26
Deyim
(gemiye, trene, uçağa birini veya bir şeyi) almak
take aboard
f.
27
Deyim
trene, gemiye veya uçağa binmek
get aboard something
f.
28
Deyim
biletsiz trene, tramvaya, metroya binmek
ride the rails
f.
29
Deyim
öküzün trene baktığı gibi
like a cow looking at a new gate
expr.
Transportation
30
Ulaştırma
ücretsiz olarak istasyona teslim edilip trene yüklenen (konsinye mallar)
free on rail
s.
Railway
31
Demiryolu
trene verilen ileri işareti
highball
i.
32
Demiryolu
(britanya'da) 19. yüzyılda çıkarılan bir yasayla yolculara uygun ücrete hizmet veren trene ait veya ilişkili
parliamentary
s.
Military
33
Askeri
trene bindirme subayı
entraining officer
i.
34
Askeri
trene binme sahası
entraining area
i.
35
Askeri
trene bindirme sahası
entraining area
i.
36
Askeri
trene bindirme çizelgesi
entraining table
i.
37
Askeri
trene bindirmek
entrain
f.
38
Askeri
trene binmek
entrain
f.
Slang
39
Argo
(figüratif) demirden korksak trene binmezdik
I wasn't brought up in the woods to be scared by owls
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of trene
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy