Geçmiş

trained

"trained" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 5 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	trained s.	eğitimli
2	Genel	trained s.	talimli
3	Genel	trained s.	eğitilmiş
4	Genel	trained s.	yetişmiş
5	Genel	trained s.	yetiştirilmiş

"trained" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 54 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	trained reflex i.	şartlı refleks
2	Genel	trained dogs i.	eğitilmiş köpekler
3	Genel	a trained soldier i.	eğitimli bir asker
4	Genel	trained worker i.	kalifiye işçi
5	Genel	trained worker i.	vasıflı işçi
6	Genel	be trained f.	terbiye görmek
7	Genel	be well trained f.	iyi eğitilmek
8	Genel	be trained abroad f.	yurtdışında eğitilmek
9	Genel	be trained abroad f.	yurtdışında yetiştirilmek
10	Genel	be trained f.	eğitilmek
11	Genel	trained from the cradle s.	çekirdekten yetişme
12	Genel	poorly trained s.	az eğitimli
13	Genel	poorly trained s.	iyi eğitilmemiş
14	Genel	poorly trained s.	tam eğitilmemiş
15	Genel	poorly trained s.	az eğitilmiş
16	Genel	half trained s.	yarı eğitilmiş
17	Genel	half trained s.	yarı yetişmiş
18	Genel	well-trained s.	idmanlı
19	Genel	self-trained s.	kendinden yetişmiş
20	Genel	highly trained s.	iyi eğitimli
21	Genel	highly trained s.	yüksek eğitimli
22	Genel	house-trained s.	ehlileşmiş
23	Genel	house-trained s.	terbiye edilmiş
24	Genel	house-trained s.	(özellikle tuvalet alışkanlıkları ile ilgili) eğitilmiş (hayvan)
25	Genel	potty trained s.	tuvalet eğitimli
26	Genel	fully trained s.	tam eğitilmiş
27	Genel	ill-trained s.	yetersiz eğitim almış
28	Genel	ill-trained s.	az eğitimli
29	Genel	ill-trained s.	idmansız
30	Genel	ill-trained s.	az idmanlı
31	Genel	toilet-trained s.	tuvalet eğitimi almış
32	Genel	toilet-trained s.	tuvaletini yapmayı bilen
33	Genel	pot-trained s.	tuvalet eğitimi almış
34	Genel	pot-trained s.	tuvaletini yapmayı bilen
35	Genel	potty-trained s.	(çocuk) tuvalet eğitimi almış
Idioms
36	Deyim	have one's sights trained on something f.	amacı olmak
37	Deyim	have one's sights trained on something f.	amaç edinmek
38	Deyim	have one's sights trained on something f.	gözüne kestirmek
39	Deyim	have (one's) sights trained on (someone or something) f.	amacı (biri/bir şey) olmak
40	Deyim	have (one's) sights trained on (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) amaç edinmek
41	Deyim	have (one's) sights trained on (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) gözüne kestirmek
42	Deyim	have (one's) sights trained on (someone or something) f.	bir amaç doğrultusunda ilerlemek
43	Deyim	have (one's) sights trained on (someone or something) f.	bir amaca odaklanmak/yoğunlaşmak/yönelmek
Trade/Economic
44	Ticaret/Ekonomi	well-trained staff i.	iyi yetişmiş kadro
Media
45	Medya	trained seal i.	dikkat çekici konu hakkında renk getirmesi için bir gazete tarafından işe alınan yazar, ünlü veya uzman kimse
Technical
46	Teknik	heating system not requiring a trained operator i.	eğitimli operatör gerektirmeyen ısıtma sistemi
47	Teknik	trained operator i.	eğitimli işletmen
Computer
48	Bilgisayar	last trained i.	son eğitim tarihi
49	Bilgisayar	never trained s.	hiçbir zaman eğitilmemiş
Food Engineering
50	Gıda	trained panelist i.	eğitilmiş panelist
Education
51	Eğitim	trained nurse i.	eğitimli hemşire
Military
52	Askeri	trained strength in units i.	askeri kuvvetlerdeki eğitilmiş ihtiyat kuvveti
53	Askeri	specially trained enlisted man i.	uzman erbaş
Art
54	Sanat	trained artist i.	mektepli sanatçı