to-break - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

to-break

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"to-break" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç

İngilizce Türkçe
General
to-break f. tamamen kırmak
to-break f. parçalara ayırmak

"to-break" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 24 sonuç

İngilizce Türkçe
General
likely to break off f. yol ayrımına gelmek
cause to break f. kırdırmak
cause to break f. kırılmasına neden olmak
cause to break f. kırdırtmak
(fire) to break out f. yangın çıkmak
storm to break out f. fırtına çıkmak
the traffic jam to break up f. trafik açılmak
one's nose to break f. burnu kırılmak
Proverb
you have to break eggs to make an omelet bir şeyi başarmak için bir şeylerden vazgeçmen gerek
you have to break eggs to make an omelet (figüratif) bir şeyleri başarmak için birilerini incitmek/kırmak zorunda kalabilirsin
you have to break eggs to make an omelet yumurtaları kırmadan omlet yapamazsın
Idioms
(one's marriage) to break down f. evliliği bitmek
(one's marriage) to break up f. evliliği bitmek
(one's marriage) to break up f. yuvası yıkılmak
(one's marriage) to break down f. yuvası yıkılmak
last straw to break the camel's back expr. bardağı taşıran son damla
I hate to break it to you expr. sana kötü haber vermek istemem (ama)
I hate to break it to you expr. bunu sana söylemek istemezdim (ama)
I hate to break it to you expr. bunu sana söyleyeceğim için üzgünüm (ama)
I hate to break it to you expr. bunu sana söylemek hoşuma gitmiyor/çok zor (ama)
Speaking
I want you to break up with my sister expr. kız kardeşimden ayrılmanı istiyorum
I hate to break it to you, but expr. sana kötü haber vermek istemem ama
I don't want to break up with you expr. senden ayrılmak istemiyorum
Automotive
push to break switch i. durdurma butonu