İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Idioms | ||
Deyim | tie (oneself) in knots f. | (kendini) çıkmaza/çözümsüzlüğe sokmak |
Deyim | tie (oneself) in knots f. | çok endişeli olmak |
Deyim | tie (oneself) in knots f. | (kendini) üzmek |
Deyim | tie (oneself) in knots f. | (kendi) elini kolunu bağlamak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Idioms | ||
Deyim | tie oneself (up) in knots f. | sorunlarla başı dertte olmak |
Deyim | tie oneself (up) in knots f. | çok üzgün olmak |
Deyim | tie oneself (up) in knots f. | çok endişeli olmak |
Deyim | tie oneself up in knots f. | çıkmaza/çözümsüzlüğe düşmek/sürüklenmek |
Deyim | tie oneself in knots f. | dokuz doğurmak |
Deyim | tie (oneself) in knots [uk] f. | (kendi) aklını karıştırmak |
Deyim | tie (oneself) in knots [uk] f. | (kendi) kafasını karışmak |
Deyim | tie (oneself) in knots [uk] f. | (kendini) işin içinden çıkamaz hale getirmek |