tetikleyen - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

tetikleyen



"tetikleyen" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

Türkçe İngilizce
General
tetikleyen triggering s.
tetikleyen trigger s.

"tetikleyen" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 27 sonuç

Türkçe İngilizce
General
geçmişe özlem duygusunu tetikleyen şey madeleine i.
depresiflikten zevk alma duygusunu tetikleyen kasvetli sanat miserabilism i.
depresiflikten zevk alma duygusunu tetikleyen kasvetli sanat miserablism i.
alarmı tetikleyen yangın scarefire i.
mukus salgılanmasını tetikleyen mucific s.
Idioms
birbirini tetikleyen kötü olaylar zinciri death spiral i.
fikirleriyle/pozitif kişiliğiyle tetikleyen kimse spark plug [us] i.
Technical
kendini tetikleyen program self-triggering program i.
içinde uranyum 239 bulunan patlayıcılar ile sıkıştırıldığında nükleer fisyon tepkimelerini tetikleyen çelik veya berilyumdan yapılmış küre plutonium trigger i.
yoğunlaşmayı tetikleyen condensative s.
Medical
emilimi tetikleyen ilaç veya ajan absorbefacient i.
tetikleyen hastalık triggering disease i.
(hastalığı) tetikleyen faktörler triggering factors i.
emilimi tetikleyen absorbefacient s.
Psychology
uykuyu tetikleyen hypnogogic s.
Physiology
meme gelişimini tetikleyen mammogenic s.
salgılamayı tetikleyen secernent s.
(sinir) salgıyı ve salgılanmayı tetikleyen secreto-motory s.
Pathology
gutu tetikleyen gouty s.
Pharmaceutics
safra akışını tetikleyen ilaç emulgent i.
Biochemistry
vücuda girince antikor üretimini tetikleyen maddeler antigens i.
patojen tarafından değişime uğradığında koruyucu bir proteine bağlanarak bağışıklık tepkisini tetikleyen protein guardee i.
Botanic
kök oluşumunu tetikleyen rhizogenic s.
kök oluşumunu tetikleyen rhizogenetic s.
kök oluşumunu tetikleyen rhizogenous s.
Archaic
tetikleyen şey pabulum i.
Modern Slang
adrenalini artıran/tetikleyen şey adrenalating i.