tepeler - Türkçe İngilizce Sözlük

tepeler

"tepeler" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 6 sonuç

Türkçe İngilizce
General
tepeler hills i.
I dreamed I saw a great wave climbing over green lands and above the hills.
Rüyamda yemyeşil alanların ve tepelerin üzerinden yükselen büyük bir dalga gördüm.

More Sentences
Geography
tepeler hills i.
Ireland offers everything from lavish green hills to vibrant, metropolitan cities.
İrlanda, yemyeşil tepelerden canlı metropollere kadar her şeyi sunuyor.

More Sentences
General
tepeler heights i.
Anatomy
tepeler coronae i.
Geography
tepeler hts (heights) kısalt.
tepeler hts. (heights) kısalt.

"tepeler" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 32 sonuç

Türkçe İngilizce
Literature
uğultulu tepeler wuthering heights i.
I just finished reading Wuthering Heights.
Ben Uğultulu Tepeler'i okumayı yeni bitirdim.

More Sentences
General
dağ eteğindeki tepeler foothills i.
inişli çıkışlı tepeler rolling hills i.
alçak ve düz bir arazide belirgin olan tepeler mountain i.
tepeler arasındaki geçit slack [dialect] [uk] i.
tepeler arasındaki geçit slap [dialect] [uk] i.
tepeler oluşturmak enridge f.
Idioms
ben çocukken okula gidip gelmek için dağlar tepeler aşardım when I was a kid, I walked to school uphill both ways expr.
ben senin yaşındayken okula gidip gelmek için dağlar tepeler aşardım when I was your age, I walked to school uphill both ways expr.
Politics
hakim tepeler commanding heights i.
Geography
almanya'nın kuzeybatısındaki vestfalya bölgesinde yer alan ormanlık tepeler teutoburg forest i.
almanya'nın kuzeybatısındaki vestfalya bölgesinde yer alan ormanlık tepeler teutoburger wald i.
batı ingiltere'de, worcester'in güneybatısında yer alan tepeler malvern hills i.
güneybatı zimbabve'de, bulawayo'nun güneyinde yer alan granit yönünden zengin tepeler matopo hills i.
güneybatı zimbabve'de, bulawayo'nun güneyinde yer alan granit yönünden zengin tepeler matopos i.
ingiltere'nin doğusundaki humber nehri'nin iki kıyısı boyunca uzanan kireçtaşından oluşan tepeler wolds i.
yüzey erozyonu sonucu oluşmuş tepeler hills of circumdenudation i.
kuzey kutbu'nda meydana gelen buzul çarpışmalarında buzdan tepeler oluşması hummocking i.
sıra tepeler ridge i.
tepeler arasındaki düz alan cove i.
Geology
genelde kireç taşından oluşan ağaçsız yuvarlak tepeler downs i.
genelde kireç taşından oluşan ağaçsız yuvarlak tepeler downland i.
Ornithology
avustralasya'da yaşayan ve kuluçkaya yatmak için çalı çırpıdan tepeler yapan, iri ayaklıgiller familyasına mensup kısa kanatlı kuşlara verilen ad mound-bird i.
avustralasya'da yaşayan ve kuluçkaya yatmak için çalı çırpıdan tepeler yapan, iri ayaklıgiller familyasına mensup kısa kanatlı kuşlara verilen ad mound builder i.
avustralasya'da yaşayan ve kuluçkaya yatmak için çalı çırpıdan tepeler yapan kuşları içeren, tavukgiller takımına mensup bir familya megapodiidae i.
avustralasya'da yaşayan ve kuluçkaya yatmak için çalı çırpıdan tepeler yapan kuşları içeren, tavukgiller takımına mensup bir familya family megapodiidae i.
(kuş kafasında) tepeler pilea i.
Entomology
avrupa ve amerika'ya özgü yuvalarının üzerine tepeler yapan bir karınca hill ant i.
avrupa ve amerika'ya özgü yuvalarının üzerine tepeler yapan bir karınca red wood ant i.
avrupa ve amerika'ya özgü yuvalarının üzerine tepeler yapan bir karınca formica rufa i.
avrupa ve amerika'ya özgü yuvalarının üzerine tepeler yapan bir karınca southern wood ant i.
avrupa ve amerika'ya özgü yuvalarının üzerine tepeler yapan bir karınca horse ant i.