tedbiri - Türkçe İngilizce Sözlük

tedbiri

"tedbiri" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

Türkçe İngilizce
General
tedbiri precautionary s.
Their use must therefore be suspended, at least provisionally, as a precautionary measure.
Dolayısıyla bunların kullanımı, en azından geçici bir tedbir olarak askıya alınmalıdır.

More Sentences
tedbiri preemptive s.
tedbiri pre-emptive s.

"tedbiri" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 53 sonuç

Türkçe İngilizce
General
tasarruf tedbiri sequester i.
The sequester led to budget cuts in various government departments.
Tasarruf tedbirleri çeşitli devlet dairelerinde bütçe kesintilerine yol açmıştır.

More Sentences
emniyet tedbiri security measure i.
emniyet tedbiri safety measure i.
emniyet tedbiri measure of safety i.
emniyet tedbiri safeguard i.
azaltma tedbiri mitigation measure i.
tasarruf tedbiri stretch-out i.
güvenlik tedbiri almak take safety measures f.
güvenlik tedbiri almak take security measures f.
güvenlik tedbiri almak take safety precautions f.
güvenlik tedbiri almak take security precautions f.
Phrasals
tedbiri elden bırakmamak leave up f.
Proverb
takdir tedbiri bozar man proposes god disposes
tedbiri elden bırakma anlamında bir atasözü forewarned is forearmed
Colloquial
tedbiri elden bırakmamak be on the safe side f.
Idioms
tedbiri elden bırakmamak err on the side of caution f.
tedbiri elden bırakmak let one's guard down f.
tedbiri elden bırakmak throw discretion to the wind f.
tedbiri elden bırakmak throw discretion to the winds f.
tedbiri elden bırakmak leave (one's) guard down f.
tedbiri elden bırakmamak always be on (one's) guard f.
tedbiri elden bırakmamak always be on (one's) guard f.
tedbiri elden bırakmak toss caution to the wind f.
tedbiri elden bırakmak toss caution to the winds f.
tedbiri elden bırakmak toss discretion to the wind f.
tedbiri elden bırakmak toss discretion to the winds f.
tedbiri elden bırakmak let down (one's) guard f.
tedbiri elden bırakmak let guard down f.
takdir tedbiri bozar man proposes, and god disposes expr.
takdir tedbiri bozar man proposes, but god disposes expr.
Trade/Economic
emniyet tedbiri measure of safety i.
ekonomik politika tedbiri economic policy measure i.
tasarruf tedbiri austerity measure i.
tasarruf tedbiri savings measure i.
teşvik tedbiri incentive scheme i.
Law
adli kontrol tedbiri judicial review measure i.
emniyet tedbiri safety measure i.
Politics
koruma tedbiri protection measure i.
Technical
emniyet tedbiri safety precaution i.
şev koruma tedbiri slope protection measure i.
Marine
alternatif veya ilave güvenlik tedbiri olarak gemi güvertesinde bulundurulan sal life-raft i.
Medical
halk sağlığı tedbiri public health action i.
halk sağlığı tedbiri public health measure i.
Biology
hava bulaşımı tedbiri airborne precautions i.
Environment
muhafazaya alma tedbiri containment precaution i.
Military
hava sahası kontrol tedbiri airspace control measure i.
savunma tedbiri defensive measure i.
silahların kontrolü tedbiri arms control measure i.
tek taraflı silahları kontrol tedbiri unilateral arms control measure i.
kara taktik komutanının engel bölgesinde kullanımını sınırlayıp savunmaya odaklanmayı planladığını gösteren bir komuta ve kontrol tedbiri obstacle belt i.
bir alandaki engellerin türünü veya sayısını sınırlamak için kullanılan bir komuta ve kontrol tedbiri obstacle restricted areas i.
düşük rütbelilerin taktik engeller kullanmasına izin verilen belirli kara alanlarını belirleyen bir komuta ve kontrol tedbiri obstacle zone i.
atış desteğine ilişkin koordinasyon tedbiri fire support coordinating measure i.